akonitin

• bogan otundan cikarilan ve tipta kullanilan zehirli bir madde.
• kanıt izledikten sonra öğrendiğim ve hakkında biraz araştırma yaptığım madde.
  
  zehirlerin kraliçesi olarak bilinirmiş. cilt üzerinden teması halinde bile hızla emilerek solunum bozukluğuna; yüksek dozlarda ise kalp krizine yol açabilirmiş. zehirlenme durumunda; ağız çevresinde karıncalanma, uyuşma başlar ve tüm vücuda yayılırmış. sonrasında uzuvlarda his kaybı, aşırı terleme, mide bulantısı ve çok ciddi spazmlar şeklinde kurbanının canını teslim alırmış. bilinen bir panzehiri yokmuş ve sadece yan etkilerini azaltan toksinler kullanılırmış ki, sadece bu toksinler bile ölüme neden olabilirmiş.
  
  bugüne kadar bilinen sadece 1 vakada, kalp ritmi bozukluğu tedavisinde kullanılan lidocaine kullanılarak başarıyla tedavi edilmiş.
  
  kaynak;
  
  http://en.wikipedia.org/wiki/aconitine
• bruce wills'in çakal filminde, arabanın arka kısmına sıktığı zehrin içeriğini oluşturan maddedir.
  o sahneyi hatırlarsanız, spreyi eldivenle ve nefesini tutarak sıkmıştı.
  
  gerçekten de bitkiye çıplak elle dokunmak, ovuşturmak, havasını solumak dahi kısa sürede ölüme neden olur.
  2014 yılında ingiltere'de 33 yaşındaki bir bahçıvan, bu otu elinde ovuşturması sonucu hayatını kaybetmiştir. ülkemizde erzurum ve kars bölgesinde yetişmektedir.
• boğanotundan çıkarılan ve hekimlikte kullanılan zehirli madde.
• bu bitkinin zehirli olmasının sebebi mitolojiye göre şöyle anlatılır: herkülcehennemin kapısını beklemesi için cerberus denen 3 başlı kurt benzeri devasa canavarı alt dünyalara sürgün eder. canavarın ağzından bu bitkinin üzerine zehirli köpüklü salya damlar.
  
  başka bir inanışa göre akontinin yunanca'da dart anlamına gelen akon kelimesinden türetildiği, ve bu bitkiyi dartın ucunu öldürücü yapmak amacıyla kullanıldığı söylenir.