sekonder
-
dokuzuncu nesil çaylak.
-
ilk anda görülen değil sonradan görülen
-
zamanında her kim çevirmişse o şekilde kalmış bir yanlış çeviri ürünü, adeta bir galat-ı meşhur.
mesela şu cümleyi ele alalım:
"deformity secondary to neurologic conditions or spasticity"
bu cümleyi "nörolojik rahatsızlıklar veya spastisiteye sekonder gelişen deformite" şeklinde çevirdiğimizde tıpçılar için bile muallak bir ifade ortaya çıkıyor.
halbuki, bu ifadenin "nörolojik rahatsızlıklar veya kaslarda spastisitiye bağlı deformite" şeklinde çevrilmesi gerekiyor. -
bilhassa tıp eğitimi almış kimi insanların sadece tıbbi konularda değil bütün konularda konuşurken kullandığı sözcük.
bu şahıslardan "şu işi yapmamın sekonder sebepleri de vardı tabii" gibi cümleler duyabilirsiniz, şaşırmayınız.
bu dediğim primer için de geçerli elbet. -
ingilizcede second ( ikinci )kökünden gelir.. güç transformatörlerinde elektriğin çıkış voltajı, seconder voltage ( sekonder voltajı ) anlamında kullanılır, ilaç sanayisinde de sık kullanılan bir kelimedir.
-
-
ikinci anlamına gelen ifade. örnek vermek gerekirse sağlıkçılar olay yerine gittiklerinde sekonder kazaları engellemek için önce olay yeri güvenliğini sağlarlar sonra hastalara müdahale ederler.
-
-
(bkz: tali)
-
(bkz: primer)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap