rakı içmeyen erkek

• (bkz: şalgam içmeyen erkek)(bkz: ice tea içmeyen erkek)
  
  rakı içince delikanlı mı olunuyor. topkekler sizi
• içtiği içkiye göre karakter tahlili yapanlardan evladır.
• yorumları okumadım ama bunu garipseyen varsa net gerizekalıdır. ben alkol kullanmıyorum mesela, tek sebebi tadını sevmiyorum. konu kapandı. tadını sevmediğim bir şeyi içmiyorum diye beni eleştirecek adam varsa anca gülerim.
• tadını bastırmak için devasa bir sofra kültürü oluşturulan içkiye tapanların hakaretlerine maruz kalırlar.
• rakı sofrasına oturup nevaleye salça olmuyorsa tertemiz adamdır şahsi nazarımda.
• rakı içenler bilimsel düşünemez genellemesini yapmama neden olan başlık
• ben severek içmeme rağmen yadırgamadığım adamdır.
  tadını beğenmiyordur, içmez.
  midesini bulandırıyordur, içmez.(içtikten sonraki gün olan bulantı içerken olan değil.)
  pahalı buluyordur, içmez.
  diğer içkileri daha çok seviyordur, içmez.
  ben anlayamıyorum insanları bir şeyin tadını beğenmekle kadın olmanın erkek olmanın bağlantısı nedir?
  mesela ben brokoli sevmem sevgilim bana ben kadın halimle yiyorum senin gibi erkek olmaz olsun derse ağzına sıçarım.
• hayatındaki her hamleyi, ''erkeğim beni taşıyabilmeli...'' kadınlarına kendini kanıtlamak için yapan kişileri rahatsız etmiştir.
  
  türkiye'de ciddi bir kadın çoğunluğu hayatının bir bölümünü babasının koruması altında geçiriyor, devamında ise kocalarının himayeleri altına giriyorlar. bu dişi kişilerin tek yaptığı süslenmek, gezmek ve ataerkil düzenin onlara verdiği yemleri yiyerek hayatlarını sürdürmek.
  
  burada mesele, okumak, çalışmak değil. sürekli altın günü peşinde koşmak da değil, hayatta en iyi başardığı şey, erkek egemen ögeler ile hayatını sürdürmek olan dişiler var. konu bu kadınlar olunca, mesele özünden sapıyor. buradaki sıkıntı, söz konusu dişilerin, babalarının banka hesabı değil, eşlerinin yanında kukuman kuşu misali otudukları cip değil. mesele para değil.
  
  konu çok dar bir çerçevede, ''sabahları işe gitmeyen kadın'', ''üniversite mezunu çalışmayan kadın'', ''toplantı yerine altın gününe giden kadın'' şeklinde inceleniyor. bu kadınlar kültürsüz, içleri boş bile değil. hayatlarını, erkek adam şunu yapar felsefesi üzerine kurmuşlar. erkek adamın yapacağı işlerin içerisinde zaten fabrika ayarı olarak ''kadınını taşımak''^*da olduğu için, bütün felsefe, kendilerine verilen pay adına ataerkillik şakşakçılığı yapmak oluyor. bir kadın okumayabilir, çalışmayabilir, bir erkek de aynı şekilde bunları yapmak zorunda değil. sıkıntı, zihniyetin iğrençliğinde. çocuklarının okuldan dönmesini beklerken, fırında köfte yapan zeliha teyze ile bir alıp veremediğim yok. hayatın içerisinde kaldığı sürece okumuş, okumamış, akıllı, başarılı, vasat her kim varsa, çalışmak zorunda değil ama zihniyetini düzgün kurmak zorunda.
  
  birileri de var ki, işte tam bu kadınların istediği erkekler. ''rakı içmeyen erkek'', ''alkol kullanmayan erkek'', ''futbol seyretmeyen adam'', ''araba kullanamayan erkek''... bunlar bir erkeğin erkek olduğunu göstermeyen veriler değildir. erkekler, erkek olduklarını kanıtlamak zorunda değildir. bir takım kişiler sürekli olarak erkekliğini sürekli kanıtlamak istiyor. çeşitli sınavları geçtikten sonra ise elde ettiği kadını bir ödül olarak görüyor.
  
  (bkz: nil erkoçlar/@rocknroll 2)
  
  rakı içtim, futbol seyrettim, göğsümde kıl var, kıskancım... öyleyse bir erkeğim zihniyeti kadar dar kalıplara sığdırılmış bir cinsiyetçilik zor bulunur. erkekliğinizi çeşitli yollarla kanıtlamak zorunda değilsiniz. yaşamınız, ''erkek adam şunu yaparsa erkektir...'' zihniyetine indirgemiş kadınlara adanmış bir sınav değildir.
• kadınlıkla nasıl rakı içildiğini anlamayan bir erkek de olabilir.
• içecek adam bulamamıştır.
  
  herkesle içilmez bu meret.