• almora'nın rüzgarın kızı isimli şarkısını ithaf ettiği hişi.
  • occupation 101 adlı belgeselde de bahsi geçen cesur kız.

    80 li yıllarda amerikada bir ilkokul mezuniyet töreni. dünyalar güzeli bir küçük kız konuşuyor ;

    "i am here for other children
    i am here because i care
    i am here because children everywhere are suffering because 40.000 people by each day dying from hunger. i am here because those people are mostly children.
    we have got to understand that the problem is al around us and we are ignoring them.
    we have got to understand that these are preventable. the kids in 3rd world countries think and care smile and cry like us.
    we have got to understend that they are us we are them.
    my dream is to stop hunger by year 2000. my dream is to save 40.000 people each day. my dream can and will come through if we are looking to the future and see the light that shines there. "

    ve o güzel kız henüz 23 yaşındayken, gördüğü ışığı kovalerken, dünyanın diğer ucunda filistinde canını feda ediyor.

    (bkz: occupation 101)

    not filmden duyabildiğim kadarıyla yazdım konuşmasını hatalar olabilir
  • ismi gectiginde utancimdan yerin dibine girerim, neden bizden de bir rachel cikmaz diye. sebebi boldur aslinda, say say bitmez.

    (bkz: toplumsal got korkusu)
    (bkz: turklerin araplara karsi besledikleri antipati)
  • bildiğim en asil, en cesur, en güzel kadın, hepimizden daha gerçek, bu dünyanın çok az'larından birisin rachel corrie.
    fakat seni gittikçe daha sık bu kadar utançla hatırlamak zoruma gidiyor.
    bize gösterdiğin insanlığı ve ulaştırdığın haberleri kendi ülkenin sağırlığına, "çekimser"liğine, körlüğüne, duyarsızlığına yem etmişiz.
    kimse korkmasın diye, kimse ölmesin, kimse evini kaybetmesin diye önüne çıktığın tankların altında insanlığımız kurudu. yandı, bitti, kül oldu.
    her yer toz duman, kan ve çığlık. senin o genç bedenin, koskocaman insanlığın da yetmedi ya, bu korkunç alev toplu canavarı durdurmaya hiçbir şey yetmeyecek galiba. ne kana doyuyor, ne çocuk çığlığına.
  • annesine yazdığı mektuplarda tanık olduğu zulmü şöyle anlatmış, 23 yaşında ölümsüzleşmiş barış gönüllüsü:

    "... gerçekten de dünyada böyle bir zulmün kıyamet koparmadan geçiştirilebilmesine inanamıyorum. canımı yakıyor, geçmişte de yaktığı gibi, dünyanın böyle korkunç bir hale gelmesine göz yumuşumuza tanıklık etmek... yukarıda sıraladığım onca durum ve dahası usul usul, çoğunluk örtük ama son derece güçlü bir biçimde, belirli bir insan gurubunun hayatta kalma yeteneğini elinden almaya yönelik. burada gördüğüm, bu... bunun sona ermesi gerek. hepimizin her şeyi bir yana bırakıp hayatımızı, bunun sona ermesi için çabalamaya adamanın iyi bir fikir olduğuna inanıyorum."

    ve son satırları:

    "bu sabahtan sonra kendimi çok daha iyi hissediyorum. oturup uzun uzun, ne kadar büyük kötülüklere muktedir olduğumuzu ilk elden keşfedişimin verdiği düş kırıklığı üstüne yazdım. oysa en ağır koşullarda bile insan kalabilme gücü ve yeteneğini keşfetmekte olduğumu da yazmalıydım, ki bunu daha önce bilmezdim. galiba aslolan, onur..."

    çoğumuz hatta aslında hiçbirimiz, bu kadar duyarlılığa ve cesarete sahip olmadık. içimizde hissettiğimiz acının peşinden gitmedik. durduk. sonuçlarına katlanamazdık çünkü. televizyondan seyretmesi daha kolaydı. gazetelerden okumak da öyle. oturduğumuz yerden bir şeyler karaladık en fazla. öfkelendik, kaleme/klavyeye davrandık... ha, şu anda ben de farklı bir şey mi yapıyorum? hayır... bu durumda seyircilerden biri miyim? evet... insan olmak, en çok böyle durumlarda acı geliyor işte. onurdan çok zulme yakın olup bu olanlara alıştığımız zaman... umursamamaya, gazetede görünce sayfa çevirip televizyonda denk gelince kanal değiştirmeye başladığımız an... orda ölenler biz olmadığımız için mi bu kadar rahatız? yoksa kanıksadığımız için mi? ölen her herde ölüyor, giden hiçbir yerde geri gelmiyor oysa...
  • yüreğimizi dağlamasının 6. yılını yaşadığımız melek. keşke bu kadar kibar, asil ve onurlu olmasaydında biz umarsız bir 16 martı diğer günler gibi dangalakça yaşasaydık.. keşke sen ölmeseydinde, parçan olan bu toprakları kirletmeseydi şu gözyaşları..
  • allah`in selami merhameti uzerine olsun ey guzel insan...
  • her haltin filmini yapan hollywood'un nedense es gectigi son yuzyilin en buyuk kahramani. gerci, filmi cekmek icin arastirma yapip gorgu taniklarina falan basvurmak lazim ama saniyorum israil ortada hic gorgu tanigi birakmamistir.
    (bkz: tom hurndall)
  • kanı hala filistin topraklarında olan ve kimsenin hesap sormadıgı bir ölümle aramızdan ayrılan genç kadın. rachel'i düsündükce, binlerce yillik tarih boyunca böyle fazla üzerinde durulmayan, tarihsel kayıtlara geçmeyen ne kadar güzel insan ve kahraman vardır diyorum kendi kendime. rachel de oyle. medyaya 2 haber oldu ve bu vahşi ve göz göre göre devlet tarafından işlenen cihanet tarihin unutulmus sayfalarına gömüldü. iyi ki rachel gibi insanlar var.
hesabın var mı? giriş yap