• bir gece içinde kadının teki ayakkabılarınıza kusup travestinin teki kulağınıza tükürebilir. suratıma sıçmaları an meselesiydi, kaçtım.
  • 2008'den beri en azından ayda bir gittiğim kabaca bir "elektronik müzik klübü" burası. yani kendimi az çok müdavim gibi düşünebilirim, her müzikle ilgilenen bir insanım da. entrynin amacı kendimi tanıtmak değil elbette, gelelim machine ile ilgili kısmına.
    geçen hafta almanya'dan misafirimle gittik machine'e. klasik bir cumartesi gecesi saat 2, piyasa patlıyor, hatta biraz fazla, ilkin küçük beyoğluna doluşan tüysüz kolej bebeleri şimdi de burayı doldurmaya başlamış, nese. vestiyere üstümü bırakacağım, üzerimde de black metal t-shirt ü* var, o gün öylesine sabahında üstüme geçirmişim. vestiyerdeki aldı ceketimi filan, ve son derece küçümseyerek "o üzerindeki black metal tshirtü mü?" dedi, evet diye karşılık verdim. "aşın artık bu işleri yaaa" diye alay etti ve yanındakine de kaş göz yaptı.
    normalde siyah tshirt bile pek giymem de diyelim ki hep giyiniyorum, hiç sevmediğim gerzek bir muhabbettir bu, içimde de kaldı, o yüzden buraya yazdım. kimin ne dinleyip ne giyindiğinden sana ne lan? hele ki çalıştığın yerin mantalitesinde böyle bir yadırgama yok her şeyden önce..

    sen elektronik kelimesini duymadan prodigylere aphexlere kopuyorduk süt.. *

    zöe: (bkz: inanılmaz)
  • geçen sene miydi neydi. iki erkek girmeye çalışmıştık da almamışlardı. şevki yılmaz gibi giyinirsen almazlar tabi amk.

    sonra gittik rakı içtik.
  • izmir'de kendisinin ayarında 1 tane bile mekan yokken afedersiniz ama anarşizme, devrime koyim, machine'e bişey olmasın dediğim mekan. insanların zaten müzik dinleyip, eğlenmek, hoş vakit geçirmek için geldiği bi mekanken "oraya gidenler çok goygoycu yæææ, kapitalismin, sistemin kölesi olmuşlar" demek stalin iyiydi ama çevresi kötüydü demek gibi bişeydir. ne bekliyodun? machine e, dirty ye ,pixieye giden insanların dubstep, nu rave eşliğinde diyalektik materyalizm falan tartışacaklarını mı umuyodun?

    3 sene sonra gelen edit: "oraya gidenler, sistemin, kapitalizmin kölesi, yaşasın devrim, anarşizm yeaaa" tadında bi entry vardı burda da o entry gidince bu entry de biraz havada kalmış, şimdi son oylananlarda görünce farkettim.
  • müzikleri bir başka güzel olan mekandır. bol miktarda alkol alınarak gidilmesi tavsiye olunur. çünkü normal kafayla kaldırılabilecek bir mekan olduğunu sanmıyorum. en azından kendi adıma konuşursam öyle.

    not: machine'e giden ne kadar çok homofobik varmış! geyse gey, lezbiyense lezbiyen sana ne lan?! biz mekanlara gidip burada da ne çok heteroseksüel varmış, ıykh kız erkek nasıl da öpüşüyorlar diyor muyuz?
  • ilk gittiğim zamanlarda pek nefret etsem de dün fark ettim ki bir düzelme var burda. cidden. içeri alınacak tiplere daha da bir dikkat ediliyor sanki. fortçuluk bakımından araf gibi yerler bayrağı alır götürür. burda daha çok "alan memnun veren memnun" ortamı var.

    ha bir de tuvalete eleman koymuşlar. denetliyor adam resmen. insan önce bir garipsese de "burası machine ya, haklılar" diyor. güzel adımlar bunlar. bir de beynim sikilmedi ilk defa. çok mu içmiştim nedir.

    yine de ilk kez gideceklere birkaç şey söyleyeyim ben de:

    sevgilinizle gitmeyin.

    başka yerde içip öyle geçin buraya dans etmeye.

    eliniz yüzünüz düzgünse ve aranıyorsanız bir fuckbuddy çıkabilir buradan. ama hastalık kapabilirsiniz :(

    müdavimler harici ayda yılda bir giden senin benim gibi insanlar da yok değil. hatta epey fazla. korkmayın.
  • belli bir yaştan sonra anca kapı önü geyikleri çekilen mekanmış kendisi. yaşlandıkça insanın alan ihtiyacı da artıyormuş, bir iki yıl evvel koymayan dip dibe olma durumu 27 yaş civarı acı veriyormuş. bu gece bana yaşlandığımı hissettirmiş mekandır kendisi. bayrağı ortamda kol gezen 17 yaşında ergenlere bırakıyorum, benden geçmiş a dostlar.
  • içeride sürekli elektro ve türevleri çalan, gelen tiplerin yarısı başlıbaşına bir araştırma konusu olan başka bambaşka bir mekan.
  • kafayı zirvede tutmak için gidilen mekanların başında gelir.

    (bkz: çatla patla)
  • kapidaki bodyguard abi van damme'a nasil benziyor öle lan?! yabanci arkadaslarimi götürdüm üç beş defa, müziğini çok kaliteli buldular fakat iceride eglenen kitle sikintili. ben daha ziyade sosyolojik gözleme gidiyorum desem inanirlar mi?
hesabın var mı? giriş yap