kıvanç tatlıtuğ

• karanlıkta çok benzediğim oyuncu; ama zifiri karanlık olacak. kapkaranlık.
• 20 yıl sonra bir gençlik dizisinde idealist bir basketbol koçunu canlandıracak oyuncu kişi.
• yakisikli oldugu yetmezmis gibi bi de siir okuyan adam, biz nerden ekmek yiyecez bro?
• programa ciddi ciddi davetsizken baskın yapan kişi. eğer girdiği videodaki kadın sunucunun söylediklerini dinlerseniz anlarsınız.
  
  kadin çok teşekkür ediyoruz iyi yaptın, seninle daha güzel olacak inşallah falan diyor. günlerdir birlikte olduğu insanlar mobbinge uğrayınca cidden kendi rızasıyla davetsizken baskın yapmış. yaka kartı falan olmaması normal yani.
• ben normalde de bu adamın çok bilinçli, farkındalığı yüksek bir insan olduğunu düşünüyorum ama o röportajlardaki mükemmel insan pr'i bi tık fazla kaçmış sanki.
  tamam ennn sensin kivanccim, ennn yakışıklı, en mütevazı, en aşık.. ama şu pr işlerinde sizi takip eden halkla aranızda gittikçe büyüyen sınıf farkı dolayısıyla konuşurken biraz daha mı dikkatli olsanız acaba?
  neye takıldım biliyor musunuz? eşine dünyanın en iyi annesi demiş.. tamam söylesin ama evde karına soylesen bunu da piramidin en altında kalan ezilmiş emekci kadinlarimiz bunu duymasa görmese mesela? mesela ben? kendimi bildim bileli essseklerr gibi çalışırken, giyisi dolapları toplanmak için beklerken, camlar minik parmak izleriyle doluyken ve akşama ve dahi öğlene yemek yetiştirmek, bunu yaparken yüzün üzerinde öğrenciyle bireysel olarak ilgilenmek, sınavlarını okumak ve derslerini yetistirmek zorundayken en iyi anne başak mi gerçekten? hayır biziz en iyi anne. o piramidin en altında kalıp gittikçe daha da otekilestirilen bizler.
  dünyanın en iyi eşidir de sanirim. çünkü sabah eşi hasta yavrunun tonla kusmuk dolu kiyafetini yıkamak için ayırırken gomlegimi ütüler misin dediği için skerm belasını ütünün de diye bı saat zirlamamistir diye düşünüyorum. yoksa biz de çok iyi estik yani. kusuklu çarşafların arasında bı saat agladiktan sonra bordo bereli gibi kalkıp yavruyu hiç bi şey yokmuş gibi sevgiyle uyandırıp tereyağına kadar kendi bizzat yaptığı kahvaltıyla uyandirmamistir. çünkü sizin çarşafları yardımcı ablaniz yikiyo ya o yuzden :)
  keşke sınıfsal farkimiz bu kadar olmasaydı, sizler cebinizi doldururken gittikçe fakirlesen emekcilerin nasıl bir cinnetin eşiğinde oldugunu fark etmenize gerek kalmazdı. biz de basak'in mukkkemel anneligini alkislardik.mukkkemmel hayatınıza kalpler atardık romantik romantik. çünkü yavrumuzu 20kisilik sınıfa bırakıp 12 saat çalışmaya gitmezdik. ya da emeğimizin karşılığını aldığımız bir düzende bu kadar kıskanç olmazdık hayatlarıniza karşı.. basak'a, fahriye'ye, pelin'e falan bilenmezdik bir hengame icinde olmasaydık kim bilir?
  ama şimdi biz bu kadar çalışıp yine de piramidin en altında ezilirken sizler böyle mukemmellikleri gözümüze sokmayacaksiniz. çünkü burası hollywood değil ve sizin kitleniz de american dream falan yasamiyor yani.. esine dünyanın en iyi annesi diye brad diyebilir, survivor gibi takılan halkin içinde siz degil malesef. günlük harçlığı 10 tl olan öğrencim var benim, 13 yaşında çocuğa her gün evde pişirdiği şeyleri koymak zorunda olan o anne en iyi anne, delirtmeyin insanı..
• game of thrones'da oynayan sibel kekilli'den sonra ikinci gururumuz olmuştur!
  
  (bkz: sikmeseler bari)
• 64 yaşındaki annemi sabah yalıkavak'ta çıktığı yürüyüşte selamlayarak lisedeki merve'ye dönüştüren adam. en son arkadaşına “bana bu sabah kim günaydın dedi? kıvaaaaanç!” diye hava atıyordu kikirdeyerek yahu.
  
  tanımadığı insanlara gülümseyerek günaydın diyecek kadar egosuz ve güzel bir insanmış, öğrenmiş olduk.
  
  edit: okuduğunu anlayamayan bir adet parazit türemiş. egosuz ve kibar olmakla altın kalpli olmak arasında bir fark olmalı, örneğin ben gereksiz ve zavallı bir asalak ile çevresinden hep sevgi görmüş birini şıp diye ayırt edebiliyorum. yaşlı da babandır ayrıca.
  
  edit 2: “tanimadigi insana gulumseyip merhaba diyenlerin egosuz oldugunu ogrendigimiz baslik oldu.” diyen ya egonun ne olduğunu bilmiyor ya da mahallesindeki kasap necati amca ile ününün zirvesinde bir aktörü bir tutacak kadar şuursuz bir insan. her iki durum da insana “şu sözlüğe her ipini koparan gelmese keşke.” dedirtiyor.
• bağış programına "kimmiş lan beni almayan?" diyerekten gelen kişi.
• çok acil yardım editi : #148952765 çok acil adıyaman umutkent sitesi, enkaz altından sesler geliyor. ekip ekipman desteğine ihtiyaç var, çok acil. en azından başlığı yukarıya taşıyın, lütfen.
  
  yardım edit 4: #148889420
  hamile bir kadın ve eşi göçük altındaymış. acil destek isteniyor. ekipman ve ekip gerekli.
  
  cumhuriyet mahallesi, adnan menderes caddesi, madenoğlu apartmanı, antakya/hatay
  
  yardım edit 3: enkaz altındalar, hayattalar, bebek de var. paletli ekskavatör kepçe, vinç gerekli. çok ama çok önemli. akevler mahallesi, 4. akevler sokak, ıraz apartmani no9 antakya/ hatay
  
  yardım edit 2: ıslahiye’nin çok ciddi yardıma ihtiyacı var arkadaşlar. bölgeye dikkat çekmemiz gerekli. tekrar ediyorum; her yer çok zor durumda, her yer çok kötü ama “ıslahiye’ye de” yardım gerekli arkadaşlar. lütfen yardım.
  
  yardım edit 1: “ #148664346 bu başlığa da destek olabilir misiniz debeye ekleyebilir misiniz arkadaşımın akrabaları enkaz altında 3 gündür seslerini duyurmaya çalışıyorlar lütfen destek.”
  
  adres: sümerler mahallesi harbiye caddesi kooperatif evleri a-3 blok defne/hatay
  
  debe edit: entry’nin etkileşimi yüksek olduğu için acil yardım mesajlarınızı iletebilirsiniz, entry’yi editleyerek ekleyeceğim mesajlarınızı.
  
  senelerdir toplanan deprem vergilerinin hesabı sorulacağı yerde, bağışladığı 200 bin lira az bulunduğu için eleştirilen kişidir. abi bak senelerdir, ama senelerdir, deprem vergisi adı altında inanılmaz paralar toplanıyor bu ülkede. nerde bu paralar? bir bakan açıklama yapmıştı; “paralar illa deprem için harcanmak zorunda değil, duble yollar da yapıldı o paralarla.” diye. şaka gibi ama evet bunu da dediler. hadi dediler, tamam. ne oldu peki? o yollar da yıkıldı, bak yollar yıkıldı. ulaşılamadı kaç gün boyunca şehir merkezlerine bile. delirmek işten değil, gidin ona hesap sorun, buna hesap sorun ama her felakette hiçbir mecburiyeti olmadığı halde cebinden para veren insanlara hesap sormayın. bu maddi desteği sağlamak vatandaşın değil, devletin görevi. neden bunu anlamıyor kimse? çok mu zor?
  
  edit: (hatay rönesans sitesi acil yardım bekliyor. çok kalabalık bir site. sırf 200 kişinin sığınakta mahsur kaldığı bilgisi var. yangın çıkmış. ekip, ekipman, vinç ne gerekiyorsa yönlendirilmeli bu siteye. lütfen duyuralım. adresi: ekinci, inönü bulvarı / hatay)
  edit2: çalışmalar devam ediyor rönesans sitesinde.
• en son söylediği türküden sonra anladım ki bu adam olduğu müddetçe ben memleketimde ekmek yiyemem. papua yeni gine'ye gidip, bu herifi tanımayan kadınlarla bir gelecek hayal edeceğim. hayır bağlamayı da kendi çalmış gibime geliyor. eğer öyleyse müzik hadisesinde de yetenekli eleman.^*
  
  bundan sonrası senle hesaplaşma sevgili tanrı'm. bana bi' yetenek vermiş değilsin. giderim var mı? yok. belki 3 birayla ama o saylanmaz. kafam mı çalışıyor? e o da yok. en son bu adam bağlama da çaldıysa artık oturur ağlarım. lan ben ıslık bile çalamıyorum. ayıp olmuyor mu? resmen adam kayırıyorsun. adama gani gani vermişsin beni böyle bi' değişik, bi tuhaf şey etmişsin.
  
  ama benim iç güzelliğim daha bi' şey tabii.
  
  beyler:(
  
  edit: entaride komple kendime hakaret etmiş olmama rağmen gg imiş. hayırlısı.