• aşktan ne kadar beklediğinle ilgili istanbul'da ya da başka bir yerde yaşayacağın aşk.
    üstelik aşk, "yer"lerde de yaşanmıyor.
    birlikte oturmus adalari seyrederken, önünden geçenleri görmüyorsan, boğazda balık ekmek yerken şilepleri değil kayıkçıları görüyorsan, beyoğlu'nun arka sokaklarındaki evleri seyretmekteki ortak zevki paylaşıyorsan, vs. vs. vs.
    istanbul'da aşkı yaşayabilen şanslı insanlardansın.
    sadece istanbul'un yaşatabileceği bir aşkı yaşayan insanlardansın.
  • her ikisininde cok fazla ayrintisi vardir, yorar yormasina ama keyif verir.
    her ikiside duzensiz, kararsiz, islaktir cogu zaman ama yine de keyif verir.
    her ikiside uzaklastiginda ozletir kendini, hem de oyle ozletir,acitir ama bu yine de keyif verir.
    her ikiside bilen icin guzeldir.. guzelden otedir...
  • dekor konusunda oldukça fakir bir tiyatro. oyunun hemen başında arkeologların diyaloglarının geçtiği bölümde dekor olarak yer altından çıkarılan tarihi değeri olan taşların bulunduğu sepetler vardı bir yığın, yanlarında bir el arabası ve de koca bir sandık. sahnenin sağ ve sol uçlarında da yığın halinde sepetler vardı. dekor buydu evet ve de arkeologların sözde kazı yaptığı yerde de savcının sorgu yaptığı yerde de dekor aynıydı. ufak ufak dekor değişiklikleri oldu ama mesela dayı rolündeki oyuncu tek başına sahneye çıktığında arkasına 1x1 metrelik 6 tane mukavva kutu yığdılar dekor diye. pardon ama biz ilkokuldan ortaokula geçtiğimizde bıraktık öyle dekorlar yapmayı. koli bandıyla bantlamışlar bir de kutuları. arada bir de masa sandalye kaldırıp kondurdular.

    konusu ise yanlış saymadıysam 22 kişilik bir oyun için oldukça basitti. 22 oyuncunun hemen hemen 10 tanesi ağzını bile açmadı. müzikal olduğu söylenen bir oyunda onların danslara katılacağını düşündüm ama zaten topluca 3 kere 1'er dakika dans oldu. düşünün, 2,5 saat süren bir ''müzikal''de toplasanız en fazla 5 dakika dans edildi. birkaç kez de şarkı söylendi ama ne ritmi ne de nakaratı akılda kalacak kadar neşe katmadı oyuna. senaryosu bir yere bağlandı ama 2 dakika içinde. bağlanmaya çalışıldı daha doğrusu. dayı rolündeki oyuncuya ne gerek vardı oyunda, amerikalı adamın başına niye öyle şeyler geldi bilemiyorum, amacını çözemedim. ayrıca yine amerikalı kadına niye ''bayan sophie'' diye en az yüz kere hitap edildi, ''sophie hanım'' çok mu zor? bayan kelimesi yerine hanım veya direkt kadın demek daha doğrudur, bunu profesyonel sanatçılar neden düşünmez? ayrıca ben bu sophie hanım ne diyor diye çok uğraştım, kadının konuşmasına aksan katacağız diye anlaşılmaz bir hale getirmişler kadını.

    kısaca ''bence'' olmamış bu tiyatro. müzikal deyince ben bir lüküs hayat, bir sidikli kasabası müzikali bekledim, bu ise bir müzikli oyun bile değildi.
  • prömiyerini 26 kasım 2012 tarihinde caddebostan kültür merkezi'nde gerçekleştirerek seyirciyle buluşmuş oyun.

    tarık şerbetçioğlu'nun senaryosunu yazıp aynı zamanda yönetmenliğini de üstlendiği, içinde şarkılar yer alan bu oyuna "müzikal" demek gerçek müzikallere biraz saygısızlık olmuş.

    emeğe saygı olması açısından emeği geçen herkesin ellerine sağlık demek isterdim ama maalesef bunu bile haketmemiş bu proje. öyle ya da böyle performanslarını sergilemeye devam ederler belki ama umarım bunu "müzikal yapıyoruz" ya da "tiyatro yapıyoruz" diye düşüncelere kapılmadan yaparlar.

    boş geçirecek bir akşamınız olursa bununla doldurmaya çalışmayın, varsın boş geçsin efendim.

    ama eğer "tiyatro nasıl olmamalı?" sorusunun cevabını arıyorsanız işte o zaman bu oyun sizin için biçilmiş kaftan.
  • yaşanması gerekenler mutlak yaşanacaktır, yosun kokar, balık kokar, çiçek kokar, is kokar, pis kokar, trafik kokar, kalabalık çöker etrafınıza bu şehirde aşk biraz hüzün, biraz ayrılık kokar tek başınıza kalırsınız başka bir şehirde, yaşanan aşklar koskoca bir mazi kokar istanbul'da
  • (bkz: ates ve barut)
  • surrealist soyledigi cogu seyde haklidir. ama her zaman bir "mucize" yasanir, yasanmaktadir, yasanacaktir...
  • aşkın yer ve mekan tanımadığını düşündürten, ters etki ifadesi.
  • ya$anmasi gereken en guzel duygunun,ve bu duygunun ya$anabilecegi en guzel yerin birle$mesiyle olu$an entry
  • "istanbul kuru kalabalık
    bu kalabalık uymaz bana
    sen yoksun ya yanımda
    her şey bahane.."
hesabın var mı? giriş yap