• kamçılı amip diye bişey varmış. artık geri dönmemek üzere gitti koskoca teori. dünya bilim çevrelerinde toplu intihar haberleri duyuluyor. cnn altyazı geçiyor.
    gitti lan dilberım teori.
  • karşı çıkan arkadaşlar gerçekten birşey bilmiyor, göt acısıyla kendilerini daha da rezil ediyorlar.

    naegleria fowleri denen canlı bir amip türü değil yavrum. beyin yiyen amip diye de biliniyormuş amma, verdiğin linkin sağ tarafına bakarsan bir zahmet, baştan aşağı farklı bir canlı olduğunu göreceksin. amipler farklı bir genus. yahu insan en azından şuna bakmaz mı yahu?

    http://en.wikipedia.org/wiki/amoeba
    http://en.wikipedia.org/wiki/naegleria_fowleri

    neymiş, kamçılı amip yokmuş.
  • henüz bilimsel durum mu, yoksa felsefi bir düşünce mi olduğu kararı verilememiş string teorisine inanan beyinlerin (string teorisi deneyi?), bir çok deney ve gözlem ile desteklenmiş olduğu halde -üstelik yukarıdaki teoriler ile- yine de kendisine karşı çıktığı teoridir. çürüdü gitti.
  • ulan ben alakasiz bi$i yazicam $imdi, espri olsun, hararet sogusun diye. bu teori uzerine sozlukte oyle bir ortam olu$tu ki, kendimi hapishaneye du$mu$ derek vinyard gibi hissettim. (bkz: american history x) naziler tarafina mi gecsem, siyahilere mi sirna$sam yoksa latinlere mi takilsam diye karar a$amasindayim. hey adamim yo!!
    ama $unu yazabiliyorum tekrar tekrar, allah'a inanmak bilimi yok saymak anlamina gelmiyor. kendimden biliyorum bak ben bunu...

    her $eyi gectim, evrim teorisini kabul etmemenizi dahi anlarim ama bu fikri harun yahya kulliyati uzerinden savunursaniz ciddi ciddi uzulurum yani.
  • yine, yeni, yeniden :

    evrim teorisi üzerinde çalışmalar süren, yeni bulgularla sürekli kapsamı genişleyen bir teoridir, bu konuda herhangi bir fikir ayrılığı yok herhalde, geçelim.

    yaratılış ise sabit nitelik gösterir, üzerinde çalışılmaz, ilerleme kaydedilmez, her şeyin zaten önceden "bilindiği" inancı üzerine inşa edilmiştir. bu konuda da inananlar arasında bir problem yok. (bilimi dinin içine yedirmeye çalışanları boşverelim şimdi)

    hal böyleyken "inanan" yani "yaratıcısının verdiği bilgileri kabul eden, onların dışına çıkmayan" şeklinde nitelendirdiğimiz bu insanların (hepsini kastetmiyoruz tabi, bir grup insanın diyelim) evrim teorisinin bir sonuca ulaşamayacağı "bilgisine" sahip olmalarına rağmen sürekli bu teorinin savunucularıyla rekabet halinde olmaları düşündürücüdür. ya gerçekten ellerinde bir bilgi olduğuna inanmıyorlar, ya da bu bilgiler onları kesmiyor, inandıklarını sorgulama gereği hissediyorlar, ki iki durumda da inandıkları şeyle ters düşüyorlar.

    kısacası senin inandığın şeye göre evrim teorisi zaten imkansız, yani boşu boşuna çürütmek için uğraşma. ha diyorsan ki dışarı çıkıp bir hava alayım, o sana kalmış bir şey. ama dışarıdaki kokudan da şikayetçi olmayacaksın.
  • meğerse what the bleep do we know izleyip, wikipedia'dan iki link kopyalayarak çürütülebiliniyormuş. şu an yıllardır bizi ayakta uyutan bilimadamlarına çok kızgınım ve onlara laflar hazırladım.

    – ben evrim teorisini çok net delillerle çürüttüm.
    – öyle mi? argümanlarınızı ve deney sonuçlarınızı görebilir miyiz?
    – buyrun şu linkleri wikipedia'dan kopyaladım. bir de seyredip çok etkilendiğim belgeselimsi filmlerin cd'ler var. nereyi imzalıyorum?
    çıkşarı!
  • curumesi cok kolay olan teori.

    bu teorinin canlilardaki cesitliligi en iyi aciklayan teori oldugunu soyleyen birisi, baska bir konuda farkli bakis acilarindan farkli gorulebilecek bir yorum yapsin; bu, teorinin curudugunu gosterir. bu mantikla bir makale gonderin bakalim nasil yorumlarla karsilasiyorsunuz.

    mesela sekli itibariyle amip olarak nitelendirilebilen ama amipten farkli phyllumdaki bir canliya amip degil desin, bu evrim teorisinin net delillerle curudugunu gosteriyor. bizden farkli phyllumdaki bir canli bulmak icin solucanlara, deniz yildizlarina filan kadar uzaklasmak gerekiyor.

    veya galaksilerin carpistigini gosteren resimler gondersin, yine curudu evrim teorisi. galaksiler carpisir, icindeki yildizlarin birbirleriyle carpisma ihtimali az olabilir tamam ama gaz bulutlarindaki carpismalar yuzunden bu carpisan galaksilerde yeni ve buyuk yildizlar olusma ihtimali artar, bunlardan bol miktarda olusur. bu buyuk yildizlar, kisa zamanda (10 milyonlarca yilda) patladiginda cevrelerine buyuk zarar verirler.

    veya carpisan iki maddedeki atomlar birbirine hicbir zaman dokunmaz, aralarindaki elektromanyetik kuvvet itmeye sebep olur. ama sopayla vurdugumda ister atom dokunsun ister aradaki kuvvet itmeye sebep olsun karsimdaki icin degisen birsey olmayacak. (belki oluyordur, bu cumlede bir yanlis varsa da curudu evrim teorisi)

    butun bunlar da dogayi aciklarken onsezilerimizi degil bilimsel verileri kullanmak zorunda oldugumuzu gosteriyor. kati olarak gordugumuz maddelerin cogu bosluk, cift delikten gecen fotonlar bir ihtimal dalgasi seklinde karsi tarafa variyorlar ve gozlemledigimizde durum degisiyor, isik hizina yaklasirken zaman yavasliyor, butun bunlar onsezilerimize ters. bu kadar degisik canlinin ortak atalardan milyonlarca yilda degiserek olustugu da ters belki onsezine. bunun sebebi gunluk hayatta gordugun ihtimal hesaplariyla, zaman dilimleri ile ugrasman. belki bir arabayi dizayn etmek yillar aliyor ama canlilarin evrimi yillar degil, on yillar degil, yuz yillar degil, bin yillar degil, onbin yillar degil, yuzbin yillar degil, milyon yillar degil, on milyon yillar aldi ki bu sadece bir sinif icindeki degisimler. etkiler carpim seklinde ekleniyor, yani bir degisiklik bir canlinin uremesinde binde 1 avantaj sagliyorsa, uremede binde 1 dezavantaj saglayan bir ozellikle karsilastirildiginda, 100 kusak sonra yani insanlar icin yaklasik 2000 yil icinde yuzde 22 oraninda daha fazla goruluyor bu ozellik.

    bu basligin ilgi cekmesi bilim acisindan gercekten cok guzel. insanlar merak edip quantumdan, atomlardan galaksilere kadar bircok degisik konuya ilgi gosterebilir bu yazilari okuduktan sonra.
hesabın var mı? giriş yap