4 entry daha
  • pek cok ust, orta sinif "modern" turkun orta dogulu, musluman ya da asyali degil batili ve avrupali olduklarini ispatlamak icin yucelttikleri ve sigindiklari bir kulturel kimlik.

    agizlara pelesenk olmus "muzigimiz ayni, yemegimiz ayni" argumanlari, memlektimizde kisi basina yilda sadece 1 litre zeytinyagi tuketildigi ve son 30 yilin turk muzigine arabeskin damgasini vurmus oldugu gercekleri karsisinda birer sabun kopugunden ibaret hale gelmektedir. isin daha carpici kismi ozenilen ve arzulaninlan akdenizlilik taniminin sadece ispanyol, italyan ve yunan halklari ile benzerlik uzerine kurulurken dogu akdeniz kulturunun mirascisi olan, suriye, lubnan, urdun, misir ya da sadece musluman ve/ya da az gelismis olduklari icin listeye giremeyen tunus, cezayir, libya, fas gibi ulkelerin halklarinin bu tanimda kendilerine yer bulamamalaridir.

    yuzlerce yil ayni cografyayi paylasmis kulturlerin birbirlerini etkilemesinden daha dogal bir sey olamaz elbette ancak van'da, kars'ta, urfa'da, corum'da ya da diyarbakir'da hayal edilen bir akdenizliligi aramak abesle istigal etmektir. yunanistan'la ya da italya ile kulturlerimizin yakinligini vurgularken yuzyillardir en yakin komsumuz olan iran'i, cok degil yuz yil oncesinde istanbul'un en onemli ticari ve kulturel baglantilarini kurdugu sehirler olan kahire, bagdat ve halep'i goz ardi etmek "modern" bati kulturu ve hegemonyasi karsisindaki bir acizlige isaret eder yalnizca.

    yolu bir sekilde yurt disina dusen pek cok turk gencinin araplar ya da farsiler ile karistirilmaktan nefret ederken "ayyy italyanlar ayni bizim gibi hep kufrediyorlar, hep bagiriyorlar" diyerek mutlu olmasini anlamak mumkun degildir. akdenizli oldugumuz kadar orta dogulu, orta asyali ve bir o kadar da nev-i sahmiza munhasir oldugumuzu hatirlamak, icinde yasadigimiz topraklar ve kulturler ile daha barisik ve saglikli bir iliski kurmanin onemli adimlarindan biridir kanimca.
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap