31 entry daha
  • çocukluk döneminde çokça yaşadığım bir takıntım vardı ki, eğer aynı durumu yaşayan başkaları da varsa kendisine allahtan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum.

    şimdi efendim diyelim ki elim bir yere yanlışlıkla çarptı. kesinlikle tam aynı yere öbür elimi de vurmam gerekir. hem de öyle zırt diye öbür elimi uzatıp dokundurmakla olmaz. 180 derecelik bir dönüş yapıp vurmalıyım. sadece el değil tabi. vücudumun hangi kısmı dokunduysa o kısmın simetriği olan taraf da çarpmalı oraya. yalnızken pek zararı olmuyordu bu dönüp dönüp elimi, ayağımı, kıçımı sağa sola çarpmanın. ama topluluk içindeyken neler çektiğimi bir ben bilirim. bazen imkanım olmadığı için ikinci dokunma olayını yapamadığım durumlar olurdu. o zaman da içimde büyük bir boşluk oluşurdu. hiçbir şey, hatta voltran izlemek bile kapatamazdı uzun süre o boşluğu. böyle böyle hayatımı zehir etmiş, çocukluğumu yaşamama engel olmuş bir hastalıktı benimkisi.

    bir de merdivenden inerken elimi tavana vurmak zorunda hissetmek, evimizin yanındaki apartmanın önünden geçerken mutlaka yukarıya bakmak gibi takıntılarım da vardı ama konuyla ilgisi olmadığı için anlatmıyorum. (bkz: manyak)
114 entry daha
hesabın var mı? giriş yap