36 entry daha
  • asghar farhadi insan hikâyelerini öyle gerçek, öyle hakiki anlatıyor ki teslim olmaktan başka çaresi kalmıyor seyircinin. sanki olan bitenin tam ortasından gözlüyor olan biteni insan. bunu yaşatmayı başardığı için farhadi'nin dilini seviyorum. "satıcı"dan da, yaşadığımı hissettiren duygularla çıktım.

    --spoiler--
    arthur miller'ın "satıcının ölümü"nü seyretmeden yapacağım yorumlar bu film için hep eksik kalacaktır. miller'ın oyunu, bir alt metin olarak filmle birlikte ilerliyor zira.

    emad ve ekibinin oyunu, sansürden dolayı orijinaline uygun sahnelenemiyor. defalarca makaslanıyor sahneler. ekip vazgeçmiyor. oyunda bir fahişe var, giyinik olduğu halde çıplakmış gibi davranıyor, bu sansürün bir gereği. gerçek hayatta ise emad ve rana'nın yeni taşındıkları evin önceki kiracısının bir fahişe olması, garip bir izdüşüm doğuruyor. hiç görmedikleri eski kiracının eşyaları üzerinden hayatının izi, o evde olduğu gibi duruyor. örneğin yatak odasında eski kiracının karyolasının izi görünüyor duvarda.

    filmin başında rana ve emad'ın eski evlerini çürük olduğu için tahliye ettikleri bir sahne var. orada dikkatimi çeken iki şey vardı: biri emad'ın komşusunun engelli oğlunu dışarı çıkarabilmek için binaya yeniden girmesi, bu sırada engelli çocuğun "gözlüğümü almadım" demesi. ikincisi, onlar binadan çıktıktan sonra bir pencere camının çatlaması. belki aşırı yorum olacak ama "gözlük"ün (dolayısıyla camın) metaforik bir anlamla bu filme dahil olduğunu düşünüyorum. emad, oyununda gözlüğünü takınca william oluyor, gözlüğü çıkarınca öğretmen ve koca. emad ve rana'ya misafir olan küçük çocuğun şişe dibi gözlükleri var. sonra, bindiği dolmuşta emad'ı koruyan öğrencisi gözlüklü. macit'in kayınpederi, o da tipine hiç uyduramadığım gözlüğünü gâh takıp gâh çıkarıyor; bir ara kaybediyor, sonra arkasından getiriyorlar, vs vs. gözlük'le sembolize edilebilecek şeyleri herkesin kendi hayalgücüne bırakıyorum. farhadi de, filmini mutlak bir noktada bırakmıyor zaten. herkese filmin sonunu hayalinde yazma imkânı sunuyor.
    --spoiler--
    --spoiler--
154 entry daha
hesabın var mı? giriş yap