3 entry daha
  • söz konusu bayram ilk olarak, millî hakimiyet bayramıdır. üstüne üstlük çocuk bayramı olması ise 1929'dadır. konuya ilişkin olduğunu düşündüğüm bir ahmet haşim yazısını da şuracığa geçivereyim, tam olsun:

    //-çocuklar için bayram-

    hıristiyanların yılbaşı bayramı -noel- yaklaşıyor. şimdiden bütün resimli avrupa gazeteleri yılbaşı hediyeleri ilânlarıyla dolu. oyuncak fabrikaları yeni nümunelerini dünyanın bütün mağazalarında halka teşhir etmekte.

    bu bayram bilhassa çocuk bayramıdır. noel baba, yani aya nikola, noel gecesi sabaha doğru bacalardan evlere gizlice inerek ocak etrafında sıralanan çocuk kunduraları içine türlü türlü hediyeler bırakıp gider. noel gecesinin sabahı çocuklar için ne ümitler, ne hayretlerle doludur!

    mahiyet itibariyle dinî olmayan bu bayram, milâdî senenin tarafımızdan kabulüyle bizde de teessüs edecekti.

    halbuki yalnız büyük apartımanlarda oturdukları için kibar ismini verdiğimiz balo meraklısı bir halkın kadın ve erkekleri arasında bir gece daha raksetmek ve şampanya içmek vesilesi olmak üzere tatbik ediliyor.

    noeli bilhassa çocuk bayramı olarak resmî bir surette kabul etmeliyiz. bizde çocuklara mahsus ne bir hıfzüssıhha, ne bir giyiniş tarzı, ne bir gıda, ne bir eğlence, ne bir bahçe vardır... çocukların saadetine bir kıymet verdiğimizi iddia edemeyiz. çocuk saadeti nedir? bunu anlamak için çocuk seven memleketleri görmeli.

    noel bayramını adapte etsek, adapte ettiğimiz bunca romanlar, şiirler ve tiyatrolardan sonra fazla aykırı bir iş mi yapmış oluruz?//

    iç. ikdam, no: 11365, 12 birinci kânun* 1928

    söz konusu yazısı haşim'in times'ın zamane muhabiri tarafından yanlış yorumlanmış haşim'in tekzibi yazısına bakılırsa "noel yortusunu dinî mahiyetiyle aynen kabulü" arzusu olarak değerlendirilmiştir.

    //-times'ın hatası-

    geçenlerde bu sütunlarda noel yortusunda hıristiyanların yaptığı gibi, bayramlarımızdan birini çocuklarımıza hasretmemizi temenni tarzında yazmıştım.

    times'ın istanbul muharriri, bu makaleyi manidar bularak, tercümesini gazetesine göndermiş ve makalenin son taraflarında edebiyatımızdaki adaptasyon merakıyla istihza eden satırı, sözde umumî bir hâlet-i ruhiyenin ifadesi gibi anlayarak, birtakım garip mülâhazata esas ittihaz etmiştir. bu hatalı tevil, türkçenin muhabir tarafından iyi anlaşılmadığını gösteriyor.

    bir türkün o türkçe makaleden ne mâna çıkarabileceğini görmek için times muhabirine yeni asır (1) refikımızın o fıkrayı münakaşa eden güzel makalesini okumasını tavsiye ederim.

    ben hiçbir zaman noel yortusunun dinî mahiyetiyle aynen kabulünü ne yazdım, ne de öyle bir şey istedim. hiçbir cereyana zemin ihzar maksadıyla yazılmayan o makaledeki fikir, hassaten çocuklarımızı alâkadar edecek noel yortusu nevinden bir bayramın tecessüsünü veyahut bayramlarımızdan birinin çocuk bayramı haline ifragını temenniden ibarettir.

    makalenin yeniden dikkatle okunmasını ve gazetesine mektubunu yazarken düştüğü hatayı da ona göre tashih etmesini times muhabirinden ümit ediyorum.

    (1) 16 birinci kânun nüshası//

    iç. ikdam, no: 11371, 18 birinci kânun* 1928.

    iç. ahmet haşim (bütün eserleri cilt 2: bize göre / ikdam'daki diğer yazıları), haz. inci enginün/zeynep kerman, dergâh yayınları, 1.b., istanbul-eylül 1991, s. 176-177, 180-181.
2800 entry daha
hesabın var mı? giriş yap