6 entry daha
  • her zaman insanın içini sıkmayan durum!!

    bazen dışarıdaki yağmurlu ve kasvetli havaya bakılır, oradan çalmayan telefona kayar gözler ve akıl ise aranmamak için kayıt edilmiş kişilere o telefonun rehberindeki.. mutsuzluktan zevk alınan, acının yaralayan tadını arzulayanlar için bu anlar uzun sürsün istenir. bir mum yakılır, müzik değiştirilir ortama uygunluk sağlaması için ama en önemlisi bir an önce bir kağıt kalem bulunur bu mutsuzluğun yarattığı gotik hüznü yansıtmak için.

    böyle geçen anlar öyle hoşunuza giderki, insanlarla beraberken ortaya çıkan saçma sapan şeylere gülen, eğlenen, hayatı basit yaşayan kendinize lanet edersiniz. karanlığın mistikliği, bilinmezliği mutsuzluk duygusu ile ruhunuza işlenir yavaşça. ruh ise damarlardaki kanda bir madde gibi etkiler beyni, dumanlı bir kafa, dumanlı gözler.. giderek artan hayal gücü/yaratıcılık.

    sanatçıların kaçı gerçekten mutludur ki? * iyi olanlardan hiçbiri... ama şikayetçi olduklarını sanmam..

    mutsuz olmak günümüz dünyasında bir hastalıktır halbuki. mutsuz insan düşünür, yaratır ama satılabilecek mallar üretemez, 9/17 çalışamaz, sisteme karşıt olabilir. düşündüklerini açıkça söyleyebilir. bunu kim ister ki zaten değil mi? bu yüzdendir ki valium benzeri uyuşturuclar yasaldır eczaneden alırsınız reçetenizde varsa, alınızki çalışın rahat rahat üretin. yada çocuklara yutturulan ritalin...

    insanların mutsuz olmaya hakkı vardır, acı çekmekten zevk almaya..
    (bkz: enjoy the pain)
261 entry daha
hesabın var mı? giriş yap