149 entry daha
  • anlatacağım bu olayda bir kelime abartı varsa ne olayım:

    yıl 2004, thy'nin istanbul-kıbrıs seferi. koltuğum cam kenarı, yanıma da 40-45 yaşlarında tanımadığım bir kadın ve kocası olduğunu tahmin ettiğim bir adam oturuyor. uçak henüz havalanmamış, bekliyoruz. teyze çantasından bir kaç dua kitabı çıkarıyor, birini kocasına uzatıyor. beraber okumaya başlıyorlar. ben camdan dışarıyı seyrediyorum. kocası "hanım, şu hanım kıza da versene okusun" diyor, teyze tabii tabii diyerek bana esma-ül hüsna uzatıyor. ses etmeden alıp, göz gezdiriyorum. tabii çok sürmüyor, kadına geri uzatıyorum. kadın muhabbet fırsatı bularak heyecanla bir şeyler anlatmaya başlıyor. rüyasında ona göründüklerini söyleyip duruyor. "ben gördüm kızıııııım, vallahi gördüm, bana göründüler, içim aydınlandı" filan diyor heyecanla. "hmmm, ne güzel, hayırlısı teyzecim" filan diyorum şaşkınlığımı gizlemeye çalışarak.

    uçak havalanıyor, teyze dua kitabını kapatıp, yasin alıyor eline bu sefer. ve boğulur gibi, hıçkıra hıçkıra nefes alarak, bir gülüp bir ağlayarak okumaya başlıyor. herkes teyzeye bakmaya başlıyor. teyze sanki 20 kilometre koşmuş gibi soluyor, gözlerinden yaşlar süzülüyor. bu bir süre böyle devam ediyor. teyze yasini bitirmeye yaklaştıkça hıçkırıkları artıyor.

    bitirmesiyle birlikte beni hayatımın şokuna sokan o hareketi yapıyor. başındaki eşarbı haykırarak havaya atıyor, eşarp benim üzerime düşüyor. pörtleyen gözlerimi yerinde tutmaya çalışarak teyzeye bakıp eşarbını veriyorum. beni benden alan açıklamayı yapıyor:

    "kızım bana göründüler, ben de yemin ettim, havada, gökyüzünde yasin okuyacağıma.
    çok mutluyum, böyle mezun olur gibi atasım geldi eşarbı".

    ben; "hmmmm..."
353 entry daha
hesabın var mı? giriş yap