49 entry daha
  • akraba, arkadaş, yakın yada uzak çevremde tanıdığım sadece 1 kişinin sahibi olduğu ünvan. o da demin hafızayı iyice yoklayınca aklıma geldi zira mezun olduğundan beri eczaci olarak çalışmıyor. tıpkı onun gibi birçok eczaci da asıl mesleklerini yapmıyor yapamıyorlar çünkü herkesin eczane açacak parası yok, oldu da o parayı topladı ve açtı, sanıldığı gibi delice para kazanma şansı yok. eczacı sadece ve sadece bir sağlık kurumunun civarına dükkan açtığında burada varsayıldığı kadar iyi kazanabilir. her sene mezun olan eczacı sayısı ve her sene mesleği bırakanların mezun olanlar kadar çok olmadığı gerçeği ve sağlık kurumlarının neredeyse tamamının çevresindeki dükkanların çok önceden tutulduğu düşüldüğünde "çılgın kazanıyorlar" savınızı alıp, kendi maaşınızın elverdiği ölçüde bir tatile çıkın derim ben. ama ucuz populizm yapın diye maaş veriyorlarsa orasını bilemem. avukatın, eczacının, doktorun, mühendisin, kısacası yüksek tahsil yapmış herkesin hakkıdır iyi para kazanmak ve olması gereken de odur. eğer bir insan, her gün ama her allahın günü kendisini de keyifle beceren sistemin içinden çıkıp, kendisi ile beraber becerilen diğer insanlardan bazılarının kendisinden daha az çalışıp buna mukabil daha çok para kazanıyor olduğu düşüncesi ile onları arkadan becermeye çalışıyorsa, en başta o kişi o sistemi hak ediyordur, o sistemin onu becermesinden keyif bile alıyordur. yüksek tahsillinin hakkınının verilmediği, kendi hakkını aramak, söke söke almak zorunda olduğu saçma bir sistemde yaşıyoruz ve madem ki sizler eczacısıydı, dktoruydu, mühendisiydi, avukatıydı hepsine birden arkadan yanaşıyorsunuz, durun en azından ben yüzümü döneyim de suratıma konuşun.

    senin alacağın ilacın dozajını eczacı belirlemez, uyarmak zorunda da değildir, doktor belirler dozajı. uyarmak zorunda değildir çünkü doktorun kararıdır. günde 2 ise 2, 3 ise 3, aç karnınaysa aç karnına, makattan alınacaksa makattan, ağızdan alınacaksa ağızdan. yani eczaneden aldığı ilaç yüzünden ölümden dönen varsa ve arkadaşın mı her neyinse yada utanıyor ve söyleyemiyorsan kendinsen o bahsettiğin kişi, daha çok balık yemek lazım, akıl başa gelince de gidip ilacı yazan yada adam gibi yazmayan "aa eczaci öyle vermiş, ucuz atlatmışsınız" diyen doktordan hesap sormak lazım. şu yüksek tahsil gerektirmediği halde bilmiyoruz ayağına yattığınız temel bilgiyi de vereyim, doktor tanı ve teşhis koyar, tedavi planı yapar, tedavi planına göre ilaçları ve dozajı belirler, yazar eline verir. sen de eczaneye gidersin, eğer hazır bir ürünse raftan alır eline verir, değilse hazırlar eline verir fakat sana bu noktadan sonra o ilaçtan dolayı bir şey oluyorsa yada olmuşsa, argo manası ile senin eline veren eczacı değildir.

    ucuz ilaç bulmak için eczane eczane dolaşman da kimsenin derdi değil. acı gerçeklerden bahsedelim biraz, biraz iteleyelim şu arabeski hayatımızdan. ben de senelerdir şehrin bir dolu farklı semtinden hiç eczane gözetmeden aynı ilacı alır dururum. aslında daha pahalı ama hadi de ki fiyatı 1.35 lira olsun, zira vereceğim örnekte rakam çok önemli değil farklar aynı oranda oluyor. şimdi o ilacı 1.30 liraya yada 1.40 liraya satan olmuştur ama daha hiçbir eczaneden 1.5 liraya aldığımı hatırlamıyorum. ayrıca küpürün üstündeki fiyattan satıyorlar diye serzenişte bulunmak ne demek allahını peygamberini seversen?? e doğrusunu yapıyor adam. sen hemen her markette kutusu 1.25 lira olan kolayı başka marketten --son kullanma tarihine 3 gün kala yapılan kampanyaları saymazsak-- 0.6 liraya almayı başarabildin mi bugüne kadar?

    daha yazılır da, arkadaşlar aklınızı başınıza alın. herkes hem haddini hem yerini bilsin, fakir edebiyatı isteyen ibo show seyretsin. bir insanın hayatındaki şanssızlıklardan ve olumsuzluklardan bir meslek grubunun tamamı sorumlu tutulamaz, kendinize gelin. ayrıca bu çağrıyı sadece eczacıları ucuz yoldan mesnetsiz eleştirenlere değil bizzat eczacıların kendilerine de yapıyorum. siz de kendinize gelin çünkü işi laf yetiştirmeye dönüştürmek isteyenler var ve buna, bu en dandik kışkırtma taktiğine tuzu kapıp "elbette varım" şeklinde gitmeye başladınız.

    çıkın ulan biriniz çıkın, sağlık sektorunden birisi çıksın, eczacısını da geçtim doktorunu da, hemşirelere yalvarıyorum artık biriniz çıkın ve diyin ki:

    a) bu adamlar sonsuza kadar ülke yönetiminde kalamayacaklarını kendileri de biliyor ve zaten sonsuza kadar kalmak da istemiyorlar zira birincil gorevleri ülke yonetiminde sonsuza kadar kalmak değil, kaldıkları sürece her alanda maksimum zarar vermek ki daha sonra yıkması kolay olsun

    b) bu adamlar ülke başındayken elde ettikleri bir takım avantajlar var ama ülkenin başından gittiklerinde yerlerine gelecek olanlar da tıpkı bunlar ve bunlardan oncekiler gibi kendi avantajları için çalışacaklar. daimi bir ekmek kapısı lazım. ekmeğin en güzel en temiz yendiği alanlardan birisi sağlık sektorudur. senin yerine gelenler senin yaptığın düzenlemeleri tersine çevirmeye kalksalar 5+5 en az 10 hadi bir 5 de benden 15 sene muthiş ekmek yersin çaktırmadan tekelleştirme uyguladığın bu sektörde.

    c) ülkeyi yönetenlerin birçok özel hastane ve hatta ilaç firmalarında, özellikle de yeni kurulanlarda hatırı sayılır hisseleri vardır, yapılan değişikliklerle bu hastane ve ilaç firmaları resmen tekele döndürecek işi. sağlık sektorunden elde edilen gelir tek kanaldan tek noktaya akar gibi olacak. lan gazeteciler yazsanıza oğlum bunları! lokumcu, fırıncı basıp sağlığımızla oynuyorlar haberi bile yapmaz oldunuz. yazsanıza ulan! hangi hastanede hangi ilaç firmasında kimlerin ortaklıkları var yada karısının kızının oğlunun damadının gelininin amcasının oğlunun dayısının kızının ortaklığı var yazsanıza! bana mı düştü yazmak?

    d) sağlık sektöründe yaşanan bugune kadar gorulmemiş buyuklukteki kadrolaşmadan bahsetsenize

    e) sağlık sektörü çalışanlarının neredeyse tamamının serbest meslek sahibi olmasının önüne geçen düzenlemeleri anlatsanıza. onları anlattıktan sonra tekrar başa dönüp serbest meslek sahibi olmamıza izin vermiyorlar desenize.

    basit anlatsanıza şu halka basit! yok yaşlının düşkünün yanında duran sevgi pıtırcığı eczaneler, yok paragöz doktorlar haline getirdiniz, kendinizi savunmaya durmaktan, asıl nedenleri anlatmaktan aciz hale düştünüz. yazsanıza bugün sadece 1 gecelik yoğun bakımın ilaç maliyeti 1000 lira civarındadır, özel hastaneler sigorta üstünden hüp diye hortumlamaktadır yazsanıza üçün beşin hesabını yapıp eczaneme doktoruma elleme diyene kadar. göt göte versenize, bir şeyler yapsanıza. burda 3-5 adama laf yetiştirmeye kalkıyorsunuz, onlara cevap vermek size mi düştü? gerçekleri ortaya dökün herkes peşinizden yürüsün. dökemeyecekseniz de o açılacak zincir market eczanelerde maaşla eczacı olarak çalışmak boynunuzun borcu olacak. hadi doktorları anladım memuriyet korkusundan bir halta gık diyemediler ama siz neden yanlış yerden giriyorsunuz olaya onu çözemiyorum vallahi bilahi.

    eczaneden gelen edit: yazıyı yolladım, yolladıktan hemen sonra bundan evvel ne yazmıştım hatırlamadığım için güzide "ben" butonuna tıkladım ki ordan da "son"'a tıklayayım. ne gördüm? eczacı yazısı oylanmış. helal ulan, olumlu yada olumsuz oylanması bir tarafımda değil ama merak da etmiyor değilim, bu uzunlukta bir yazıyı bu kadar hızlı okuyabilen insanlara sahipsek bu ülkenin hali niye böyle? işte ülkenin hali neden böyle tam emin olamadığım için ışık hızıyla okuyanlara şu karikatürü göndermeye karar verdim --> http://www.resimler.tv/…i-allah-belanizi-versin.jpg
221 entry daha
hesabın var mı? giriş yap