9 entry daha
  • israilli yönetmen eran riklis'in yönettiği ve senaryosunu yazanlardan biri olduğu, 2008 yapımı film.
    (bkz: etz limon) (bkz: şecere-i limon) (bkz: lemon tree) (bkz: limon ağacı)

    filistin israil sınırındaki bahçesinde limon yetiştirip geçimini sağlayan dul selma'nın hayatı, israil savunma bakanının yanıbaşına taşınması ile değişiyor. bahçesi, bakanın can güvenliğine bir tehdit olduğu için çeviliyor, selma'nın girmesine izin verilmiyor, susuz kalan ağaçları soluyor, kuruyor.

    --- spoiler ---

    kendini yalnız bir kurt gibi hisseden selma, mahkemeye gidiyor. ağaçların kökünden sökülmesi haberi ile yıkılıyor.
    yılmıyor, temyize gidiyor. sokağa çıkma yasağı olan günde mahkemelere koşuyor.
    ve belki mahkeme sonrası, avukatının da dediği gibi "mutlu sonlar sadece amerikan filmlerinde oluyor".

    --- spoiler ---

    tabii içten içe ulusal güvenlik meselesi ile bir insanın geçim kaynağı ve hatta hayatı demek olan bahçe arasındaki mücadelede, hayatın değil güvenliğin galip geliyor olmasına sinirleniyorsunuz. mesele filistinli bir kadının israilli bir adam tarafından alt ediliyor olması değil belki, bürokrasinin hep işe geldiği gibi işlemesi, haklının kim olacağının hep halihazırda belli olması. israilli bakan, tipik siyasetçi konuşmaları ile zaten yeterince sinir bozucu.

    filmde şöyle bir cümle sarf ediyor kendisi, selma'nın mahkemeye gitmesi karşısında:
    "filistinlilerin umut edecek bir şeyleri olduğunda, bizler yataklarımızda huzurlu uyuyabileceğiz."
    bilmiyorum çevirisi doğru mudur? çünkü tahminim, filistinlilerin umut edecek şeyleri tükenmediğinden, israilliler huzurlu uyuyamıyor.

    filmdeki ikinci kadın olan bakanın karısı, bürokrasiye rağmen, her an güzel bir şeyler olabilir hissi veriyor.

    yalnız bir kadının güçlü ve korkusuz olabileceğini anlatıyor bu film.
    yalnız iki kadının tehlikeli olabileceğini.
    anlayana tabii.

    http://www.imdb.com/title/tt1172963/
12 entry daha
hesabın var mı? giriş yap