7 entry daha
  • hayata çok kırgın bakan kitap. hesaplaşan.
    misal:
    "karanlık da bir yargıdır"la benim anlayageldiğim şey, yargının netliğine yapılan vurgudur. düşünün ki bir skala, -monochromo olsun- renkler beyazdan siyaha dizilmiş -hayal etmesi zor değil, deneyin- arada nerdeyse gözünüzün kabiliyetleri derecesinde 41parça renk. -ton mu diyelim?-
    yaşam, yazarımızda aralarda dolanıp durmuş bir tayf gibidir, ne beyaz ne siyah olagelmiştir. -ne siyah ne beyaz- yani hep allahın cezası gri. bir nevi arafta hali. işte vüsat o. bener, siyaha, yani karanlığa, arada olmama, netleşme, netliğe kavuşma, emin olma gibi imgelem yüklemiştir.
    aklıma borges'in yedi gecesi geldi şimdi de, körlerin dünyasından bahsettiği anlatısında. -muhakkak okumalısın- şu mealde: "biz körlerin dünyası, zifiri karanlık değildir, bulanıktır..."
    yine arada kalma hali. hani görürler, körleri kör karanlık bir dünyada yaşıyor sanır ya... onun yanlışlığını bize fısıldar...
    karanlık/kapkaranlık da olsa yargının, yargıya varabiliyor olmanın rahatlatıcı, sevindirici bir yanının olduğu -hiç yargıya varamamakla kıyaslanınca- insanın aradığı bir haldir.
    yaz ayrı, oku ayrı, çöz ayrı...
    tekrar tekrar, usanmadan okunasi anlati.
39 entry daha
hesabın var mı? giriş yap