tanımak
-
bir dizi çarpıtıcı prizma bir başkasını tanımamızı engeller. önce, imge ve dil arasındaki engel var. zihin imgelerle düşünür ama bir başkasıyla iletişim kurmak için imgeleri düşüncelere, sonra da düşünceleri kelimelere dönüştürmek zorundadır. imgeden düşünceye, düşünceden dile doğru bu ilerleyiş ihanetlerle doludur. kayıplar olur: imgenin zengin, yumuşak dokusu, olağanüstü esnekliği ve yoğurulabilirliği, özel nostaljik duygusal renkleri -tümü, imgenin dile tıkıştırılmasıyla kaybolup gider. bir başka neden de neleri açığa vuracağımız konusunda seçici oluşumuzdur. "gerçek" olanına hiçbir zaman yetişemeyecek oluş... tümüyle tanımaya bir diğer engel de paylaşan kişide değil, paylaşanın izlediği sırayı tersine çevirip dili imgeye -zihnin okuyabileceği metne- tercüme etmesi gereken öbür kişide, tanıyanda bulunur. alıcının imgesinin göndericinin özgün zihinsel imgesine uyması çılgınca olanak dışıdır...
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap