• ismin kendisi, aslinda once antik yunanlilar tarafindan "aegyptos" olarak belirlenmistir. daha sonra romalilar da bu ismi kullanmaya baslamislardir. halbuki antik misir medeniyeti, kendisine her zaman kemet adini takmistir.

    (bkz: misir/@spincrus)
  • dio nun sarkisi chains are on diyede bilinir.
    doro bu sarkiyi mukemmel bicimde cover lamistir.
  • ingilizcede mısır, ülke olanından.
  • symphony x'in "v" albümünde yer alan harika parça:

    egypt

    endless sands of alnantees - etched in
    gold, a city lost in time
    and from the sea - a child speaks of
    things unseen,
    before the king - a teller of the rhyme

    five align - hidden in the word a
    message locked in time
    find the key - it draws the final line
    between what is and what should never
    be

    gaze in these eyes my child and see -
    here by my side, you're destined to be
    fears in the night flee with the sun - if
    we are one
    kingdom of gold i lay at your feet -
    ruler of time and space you will be
    rivers of truth forever will run - if we
    are one

    from the ruins of atlantis, the lord of
    night rises from the sands
    he seeks the one - his serpent's tail and
    twisted tongue -
    a bringer of war - destroyer of the land

    five align - hidden in the word a
    message locked in time
    find the key - it draws the final line
    between what is and what should never
    be

    "rise my minions - from within the deep
    abyss
    my disciples - thunder this necropolis"

    gaze in these eyes my child and see -
    here by my side, you're destined to be
    fears in the night chasin the sun - now
    we are one
    kingdom of gold now lay at my feet -
    ruler of time and space i will be
    rivers of lies forever will run - now we
    are one
  • ingilizler mısıra geldiklerinde (valla ne zaman bilmiyorum) bu mısırlılar o kadar açgözlü imişler ki (valla sudanlı dostlarımın yalancısıyım) gibt eh? (ne getirdin?) (aslında cibt eh? de bunlar cim i g olarak telaffuz ediyolar) demişler. yani bize ne getirdin demişler adı da öyle kalmış. bu biraz da kanguru meselesine biraz da temel in trabzonun isminin nerden geldiğini anlatmasına döndü ama neyse. bari onu da yazayım.

    -ula temel trabzon ismi nerden geliyor?
    -adam bir gün tepeye çıkmış fadimeyi arıyormuş. fadimeee! diye bağırmış.
    -eee?
    -işte günümüze kadar değişe değişe trabzon olmuş.
    -nasiii?
  • dio'nun bir başka şaheseri. chains are on olarak da bilinir. dio öyle bir söylüyor ki hayatın tüm yükleri bir zincir vari üstünüze biniyor. üstünüzden atsanız bile izleri asla silinmeyecekmiş gibi hissettiriyor... jorn cover'ı da doro cover'ı da süperdir bu arada.
  • ayrıca soilwork'un coverini yaptıgı, a tribute to mercyful fate albümünde de yayınlanan parca*.
  • okumayi yeni ogrenen cocuklara gosterip okutmaya calismak gayet keyifli olabilir.
  • yun. aigious yptious tan gelir. ege'nin güneyi manasındadır. ingilizce'de mısır(ülke) manasında. türkçe'deki mısır(gıda) da mısırın bu ülkeden anadolu'ya getirilmiş olmasındandır. (kaynak: bülent aksoy[hocamdır kendisi tr201 ve tr202 kodlu etimoloji dersleriniz verir])
  • geçen yaz alanya'da seyyar tezgahta mısır satan amcanın, tezgahın önüne kocaman yazdırdığı ve corn yerine uygun gördüğü kelime. arkadaşlara demiştim caps alalım, bakın bir daha göremeyiz diye de olum o yazdıysa vardır birkaç tane daha kesin görürüz demişlerdi de ortalık corndan geçilmemişti. corn, porn, saat. neyse.
hesabın var mı? giriş yap