• bugün doğumgünüdür. fotoğrafçı ara güler'in el verip çaylaklıktan yetiştirirken en az kendi kadar duayenleştirdiği talebesidir.

    korkusuz, cesur, çetin zamanların aranan iki isimden biri olan savaş muhabiri, sıcak çatışmaların duayen gazatecisi ve belgeselcisi.

    kendi adıyla açılmış ve halen yayın yapan resmî bir youtube kanalı da vardır. güncel yayın ve ropörtajlara oradan da erişilebilir.

    yolun açık, umudun bol olsun coşkun aral; seni türk halkı dualarla kalbine alırken, türk basın yayın tarihi de aynı anda altın yaldızlarla dünya basın tarihine yazdı. ne mutlu sana, ne mutlu bize; iyi ki doğdun ve iyi ki varsın! nice güzel yaşlara, nice sağlık ve huzur dolu yıllara!

    --- debe editi niyetine teşekkür faslı ---

    adettenmiş, bana da nasip oldu işbu debe editi * :

    göze gördüğüne inanamayan meşhur wow! wow! wow! nidalarını bana da çektiren işbu entry'mde kime nasıl teşekkür etsem bilemedim ama, ilkin ve en çok teşekkürü, çocukluğumdan beri (ki; ben diyeyim 80'ler sonu, siz diyin 90'lar boyu) her sıcak olayda, her cehennemvari çatışma hattında kendine hayran bırakan, haber bülteblerini izlerken mithat bereket ve mete çubukçu ile dualarımızdan bir an olsun eksik olmayan, cesaretin timsali isimlerden yalnızca biri olan, gazeteciliğin ve haberciliğin onuru, duayen isme; coskun aral'a sunmakta yükümlü atfederim kendimi. iyi ki var, iyi ki doğmuş; doğmuş da, doğumgünü hediyesini kendi eliyle sanki bana da sunmuş bu debe ile. nasıl simgeleştirsem, nasıl anlamlandırsam bilemedim. hep sağ ve sağlıklı olsun; her daim halkın ve sevenlerinin duasında olsun.

    ikincil teşekkürümü; mesajlarıyla uyaran ama sözlüğü seyrek kullanmaya başlamam nedeniyle çok geç farkettiğim yazarlar doctor watari ve dahstres'e, hede'lemeden kaynaklı kelime tekrarındaki düzeltileri için sunmak istiyorum. sağ olsunlar; her zaman sözünü ettiğim gibi, bazı yazarlar iyi ki var!

    saygılarımla,

    --- worth it ---
  • vaktiyle mfönün yer aldığı bir bp reklamı vardı. şapkasız çıkmam abinin kaynağı olan reklam… bu reklamın tvlerde uzun uzun dönmesinin ardından ne tesadüftür ki mfö yıllar sonra yeni bir albüm patlattı ve ardından klip çekti. mazeretim var... sonra ne oldu. bir gün evde oturmuş yıllar sonra klip çeken ağabeyleri seyrederken odaya giren 10 yaşındaki velet ne dedi “aaa.. benzinciler şarkı da mı söylemeye başladı”

    sinan çetin yine uzun bir aradan sonra propagandayı çekmek için doğuda bir kasabada platosunu kurduğu vakit başlamış köylüler söylenmeye “ulan sunucudan filmci mi olur? film gibiyi sunan herif değil mi bu?”

    time, stern, paris match gibi dergilere kapak olan fotoğrafları çeken, sipa presste yıllarca muhabirlik yapan ve onlarca ödülün sahibi, ara gülerin, öğrencisi coşkun aral yine yıllar sonra, sanal alemde, “bu adamın fotoğrafları da fena değilmiş. tvciliği kadar iyi” sözlerinin muhatabı olmuştur. ancak kendisinin cevabı gayet nettir: “her mesleğin elde ettiği başarı, mutluluk, haz kadar, onun izdüşümü olan acı, gözyaşı, huzursuzluk ve yalnızlık da vardır.”

    ama her şeye rağmen en ucuz yırtanı odur. zira hocası ara güler, sokakta, “turkcelldeki yaşlı amca” sözleriyle hatırlanmaktadır.
  • adam dunyanin gotune parmak atmis, hala uc bes ergen "tatli su solcusu", "bos video cekiyor" falan demis. oglum siz manyak misiniz?

    adam taliban ile ilk roportaj yapan gazeteci. ahmed şah mesud ile ilk irtibata gecenlerden. herif bolgeyi karis karis biliyor. anli sanli christiane amanpour bu adamin roportajindan alti ay sonra roportaj yapabilmis talibanla;

    1 mayıs 1977'de adam foto muhabiri olarak meydana cikmis, o can pazarinda olayi dunyaya duyuran fotograflar cekmis;

    al jazeera beyruttaki meshur commodore hotel icin belgesel yapiyor, adam belgeselin icinde sniper atesi altinda vurulan taksiciyi kontrol edip sonra baska bir arabaya yukleyip arada da fotograf cekiyor;

    ruanda soykirimini takip edip dunyaya duyuran uc bes foto muhabirden birisi;

    time ve newsweek adamin fotograflarindan kapak yapmis;

    dunyada su an yasayan sayili foto muhabirlerinden birisi.

    adam hayatini luks icinde yasayabilecek bir aileye sahipken kendi secimi olarak bu sekilde yasamis ve yasiyor. bize sadece sapka cikarip izlemek duser. hersey ve herkes hakkinda yorum yapmak zorunda degilsiniz.
  • 50 yıl değil, 100 yıllık yorgunluk var üzerimizde dedi. doğrudur. türkiyede pek kimsenin yapmadığı işleri yaptı. ailesi bu işi yapmasını istemezmiş. şipşakçı mı olacaksın derlermiş.

    evet belki de bir şipşakçı. o ses fotoğrafın çekilmesi ânını güzel tanımlar: şip şak. enstantaneyi uzatırsan bu sesi daha iyi duyarsın. coşkun aral yıllarca şipşakçılık yapmış ama işin türü gereği enstantaneyi kısa tutmuş. o enstantaneye bazen ölümler sığmış, bazen makineyi bırakıp ölmek üzere olanı kurtarmış.

    dünyada görmediği 3 ülke kalmış. sanırım tc pasaportu taşıyan hiçbir insan bu kadar çok yer görmemiştir. başka bir ülkede bu kadar çok köşeyazarı yok diyor. "ama ben muhabirim." muhtemelen hayatının sonuna kadar muhabir kalacak.

    tanımadığı insanlar yanına gelip konuşunca onlara daha önce tanıyormuş gibi davranıyor. sanırım tılsımı burada. artık insanı tanıyor ve kiminle konuştuğu onun için fark etmiyor. insanla konuştuğunu biliyor.
  • acun ılıcalı belgeselciyse ben belgeselci değilim, ben "lokomotifim" diyen gazeteci.
  • youtube'da kanalına denk geldim. müthiş videoları var. 10'ar dakikalık videolarin her birinden ayrı belgesel çıkar.

    kesinlikle dünya çapında, evrensel bir gazeteci. netflix'in yerinde olsam coşkun aral'a özel belgesel çektirip globalde yayınlardim. anılarını anlatsa bile yeter.
  • bir zamanlar birlikte çalıştıkları tv tarafından; fatih üniversitesi'nin acun ılıcalı'ya verdiği "en iyi belgesel" ödülünü, acun ılıcalı'nın işi olduğu için almaya gönderilmiş gazeteci. belgeselin adı da "televole".
  • 1 mayıs 1956’da siirt’te doğdu. basın fotoğrafçılığı mesleğine 1974 yılında günaydın ve gün gazetelerinde başladı. 1976 yılında ekonomi ve politika gazetesinde devam etti.

    1977 yılı kanlı 1 mayıs olaylarında çektiği fotoğraflarla ilk kez sipa press ajansı vasıtası ile adını dünya basınında duyurdu. bu olaya ilişkin fotoğraflarıyla time, newsweek dergilerinde yer aldı. bunu izleyen yıllarda sipa ajansının türkiye muhabirliğini üstlendi. bu arada türk basınında da türk haberler ajansı, milliyet, hürriyet gazeteleri ile freelance çalıştı.

    1980 yılında ilk defa sipa ajansı adına türkiye dışında görev aldı. polonya’da ünlü gdansk grevi, iran, irak olaylarına ilişkin çalışmalarıyla uluslararası platformda adını duyurmaya başladı. 1980, 12 eylül darbesini daha önce yaptığı arşiv çalışmalarıyla ünlü newsweek, l’express dergilerinin kapaklarında ve yüzlerce uluslararası dergi sayfalarında yansıttı.

    14 ekim 1980 günü kaçırılan bir uçakta dünyada ilk kez hava korsanlarıyla bir röportaj gerçekleştirerek türk ve dünya basınında adından söz ettirdi. aynı olayla türkiye ve dünyanın çeşitli ülkelerinde ödüller aldı. 1980 yılından itibaren sürekli olarak lübnan, iran, irak, afganistan, kuzey irlanda, çad ve uzakdoğu’da meydana gelen savaşları görüntüledi. time, newsweek, paris-match, stern, epoca gibi dergiler adına savaş fotoğrafçısı olarak mesleğine devam ediyor.

    1986 yılında fotoğrafa ilaveten türkiye’de 32. gün adına başlattığı savaş tv muhabirliğini asıl mesleği ile birlikte şu anda haberci adlı televizyon haber belgeseli yapımcılığını da sürdürüyor. 1983/85 yılları arasında çektiği savaş fotoğrafları paris’te fnac’da sergilendi. aynı yıllarda newyork’ta time life galerisi‘nde savaş fotoğrafları sergilendi. 1988 yılında ara güler ile birlikte danimarka ve finlandiya’da bir sergi açtı. 1993 yılında almanya’nın düsseldorf kentinde yabancılar kültür merkezinde “savaş ve insan” konulu bir sergi hazırladı.

    1983 yılında aralarında national geographic’in ünlü fotoğrafçısı reza ve yan morvan ‘nın da bulunduğu dört savaş fotoğrafçısı ile birlikte hazırladığı “galile’de barış“ adlı savaş fotoğraf albümü edition de minuit tarafından yayınlandı. lübnan savaşını konu alan bu kitap, daha sonra almanya ve cezayir’de basıldı. yine new york’ta pantheon yayınevi tarafından son dönemin en iyi 31 savaş fotoğrafçısını içeren war torn kitabında yer aldı. 1988 yılında türkiye: bin millik büyük serüven adlı macera fotoğraf albümü yayınlandı. 1995 yılında amerika birleşik devletlerinde fielding wordwide yayınevi tarafından biri ‘savaş tehlikeli işık’, diğeri ‘dünyanın en tehlikeli yerleri’ adlı iki kitabı yayınlandı.
    şu anda da yapım ve yönetimini üstlendiği haberci programının türkiye’nin yanısıra uluslararası tv kanallarında da yayınlanmaktadır.
  • super adam modeli

    eski savas muhabiri, simdi haberci programini hazirliyor atvde. super fotografci, komik insan, neseli insan
  • 15.1.2012'de zaman'da çıkan röportajında şunları söylemiş :

    "açıkça söylemek gerekirse eksiklere rağmen bu iktidar döneminde bugüne kadar el atılmayan birçok tabuya el atıldı. yani artık fotoğraf makinesi ile dolaşana casus gözüyle bakılmıyor. fotoğrafçı şipşakçı olarak nitelendirilmiyor."

    gerçekten de bu hükümetten önce cezaevleri boynunda taşıdığı fotoğraf makinesi örgütsel döküman sayılarak cezaevine atılan insanlarla doluydu. hangimiz sağda solda fotoğraf çektiği için çevik kuvvet tarafından karakola çekilip ağzı burnu dağıtılan en az birkaç kişiyi tanımıyoruz ki? hatta hatırlar mısınız bilmem polisin yaptığı rutin aramalarda yanlarında lens, tripot çıkanlar yabancı ülke ajanı oldukları gerekçesiyle sınırdışı ediliyordu. neyse ki adalet ve kalkınma partisi, fotoğraf sanatının geliştirilmesi konusundaki muhteşem adımlarıyla bu sorunları ortadan kaldırdı.

    kimsenin akp iktidarını desteklediğini söylemek şöyle dursun herhangi bir icraatını övmeye bile cesaret edemediği, bunu yapanların da özel yetkili savcılık, medya, polis baskısıyla yıldırılmaya çalışıldığı böyle bir ortamda gerçekleri korkusuzca belirten coşkun aral'dan da allah razı olsun.
hesabın var mı? giriş yap