hesabın var mı? giriş yap

  • deniz çoban canlı yayındayken abdülkerim durmaz'ın yine farkını konuşturduğu program. diğer katılımcılardan soyunma odasına giren başkan oldu mu, arayan siyasetçi oldu mu, bu hakemlerle lig biter mi, hakem hatalarının sebebi ne gibi sorular gelmektedir.

    a.d : benim de bir sorum var.
    e.ş : abdülkerim hocanın sorusu varmış.
    d.ç : buyrun.
    a.d : hakemlikten önce amatörde, süper amatörde falan hiç futbol oynadınız mı ?
    d.ç : evet uzun yıllar amatörde oynadım.
    a.d : tamam teşekkür ederim, buydu benim sorum.

  • 95 yılının kasım ayında meydana gelmiş olan ve izmir'in merkezinde toplam 61 insanın ölümüne sebep olan korkunç bir felaketti. felaketin merkezi karşıyakaydı. yamanlar dağından gelen ahırkuyu deresinin taşmasıyla yamanlar-örnekköy-demirköprü-bostanlı hattında bütün evlerin birinci katları tavana kadar su dolmuş ve onlarca insan boğulmuştu. geceyarısı başlayıp 4 saat sürmüş ve metrekareye 100 kilogram yağmur düşmüştür. eskiden dağdan inen tam yedi dere yatağı vardı. bunlardan biri girne caddesiydi. sonra bu yataklar kapatıldı ve üstüne evler yapıldı. tabii suyun ve tabiatın hafızası insandan güçlü olduğu için böylesi bir felakette su hemen yolunu hatırladı ve denize ulaşmak için saldırmaya başladı.
    sontasında haftalarca ve aylarca insanlar ölüm acısından başka bir de çamurla, ekonomik zorluklarla mücadele etmişlerdi. biz ikinci katta oturduğumuz için kurtulmuştuk ama buna sevinememiştik. güneş doğup manzarayı gördüğümüzde. sabaha doğru komşu evlerden ağıtlar yükseliyordu sonra. en acısı kimi bakkalların o zaman parasıyla bir mumu ve ekmeği 250 bin liraya satmak istemesiydi. bu yerler yine de yağmalanmadı hayret ama çoğuna sonra mühür vuruldu.
    bizim sokağın başından atlar, inekler, rakı kolileri, arabalar üçer beşer geçiyordu. ama en korkuncu yeni doğmuş bir bebekti; kundak içinde.
    sonra tabii yavaş yavaş düzeldi, temizlendi mahalleler. işte şimdi unutuldu.

  • arkadaşlar siz geri zekalı mısınız? madem paranız yok, kazansanız dahi gidemeyeceğiniz eğitimin sınavına girip neden başkasının hakkını gasp ediyorsunuz? kul hakkına girmiyor mu bu? bir de utanmadan sosyal medyadan dilencilik yapıyorsunuz. şu köylü kurnazlığını bırakın artık.

  • bir arkadaşım anlatmıştı:

    “abi, yemin ediyorum en huzurlu olduğum yer servis. ne işin stresi, ne evin stresi, ikisinin arasında arafta gibi, kurtarılmış bölge sanki...”

    adamın servis dediği de yarım saatlik yol amk, o zaman dilimini hayat kabul etmiş. yaptığı bir şey de yok, müzik dinliyor, dizi izliyor falan.