hesabın var mı? giriş yap

  • sevgili sözlükçüler, mesele sadece teknik bir mesele değil.

    uygulama ve servislerin çalışması için yazılan kodun o cihazda çalışabiliyor olması yeterli değil. bir app'in çalışması için aşağıdaki şeylerin yapılması lazım

    1) uyumlu kod. bu web app'ler için tamam, binary app'ler için ise android temelli bir işletim sistemi olması durumunda yapılabilir.

    2) yapılacak app'ler için geliştirici toolchain'ı. eğer düz android olmayacaksa ve bire bir aynı toolchain kullanamayacaksa bu şirketler ve geliştiriciler için ek risk, maliyet çaba demek.

    3) yapılacak app'ler için servisler. bildirm hizmeti ve ödeme sistemleri, konum servisleri ve daha neler neler. bunlar uzaydan gelmiyor, apple ve google gibi şirketlerin kurduğu altyapılarla ve bankalar ve ülkelerle vardıkları anlaşmalarla mümkün oluyor. bu sayfa göstermek dışında bir şey yapmak isteyen web app'leri için de geçerli.

    4) app'lerin tüm bu servislerden yararlanabilmesi ve dağıtımı yapılabilmesi için yasal altyapı. siz şimdi appstore'a uygulama yüklemek istediğinizde bir sürü anlaşma imzalıyorsunuz, bir de üstüne abd'de, brezilya'da kore'de v.s. app'inizin satılabilmesi için bir sürü beyanda bulunuyorsunuz. çünkü neden? çünkü geliştirdiğiniz app ihracat olmuş oluyor ve google ile apple bu işin yasal altyapısını kurmuş ve sizin için hallediyor.

    1.ci madde kolay, android'in özü açık kaynak zaten, onun üzerine kat çıkılır
    2.ci madde birinci maddede android tercih edildiyse kolay olabilir, android'den ne kadar uzaklaşılırsa da o kadar zor hale gelir. imkansız bile olabilir, her yiğidin harcı değildir.
    3.cü madde de daha çok teknik bir konu ve aşılması mümkün olabilir ama zordur, her yiğidin harcı değildir. teknik servisleri halletse ödeme sistemlerini aşamaz yasal sebeplerle.
    4. cü madde ise siyasi ve ticari bir konu. işte bu konuyu huawei dünyanın en iyi mühendislerini toplasa da abd'nin rızası olmadan aşamaz.

  • yurt dışında yaşamadığına göre ikea diye okumasında bir sakınca bulunmayan insandır.
    yurt dışında yaşasa yine ikea diye okuyabilir, nedir yani, insanın kültür seviyesi salt bununla mı ölçülüyor?
    yabancı turistler türkiye'ye gezmeye gelince trt spikeri gibi mi konuşuyor amk?

    ikea, ikea, ikea. okudum işte.
    pardon cehaletten burnum kanıyor şu an 1 sn :(

  • çok sıradan bir futbolcu. kamerun milli takımına bir maç bile kazandıramamıştır.

  • esnafların yaptığı haber sitesinin hoşuna gitmiş olacak ki, ihbarı yapan kişinin ad soyad bilgisini olduğu gibi yayınlamışlar.

    alenen dürüst vatandaşın hedef gösterilmesi hadisesi olmuş.

  • vefakar eşinin serzenişini duymak isteyen sevenlerin içindir, yazacağım tırnak içindeki metin, o da bize emanet...*

    " ahmet kaya hayatı boyunca hiçbir örgüte üye olmadı, bunun aksini iddia edenler belge sunsunlar. dgm savcısı, ahmet kaya için tahliye kararı veriyor. gazete ertesi gün "yanlışlıkla salıverildi" diyor. refüze edilen ahmet kaya değil dgm savcılığı. "ahmet kaya yasal pasaportuyla yurtdışına çıktı, kaçtı" dendi. havaalanı kayıtlarında var. baksınlar, bulurlar. "üç-beş şerefsiz yüzünden arabama bile binemeden buralara geldim" dedi. "türk halkına şerefsiz dedi" diye haberler çıktı. 1993'te "ahmet kaya bölünmüş türkiye haritası önünde konser verdi" dendi. o yıl biz hiç yurtdışına gitmedik. öyle bir konser yapmadık. alevi esnaflar birliği'nin konseriydi. adamlar basına açıklama yaptı, 1994'de yapıldığı söylendi. hukukta fotoğraf delil sayılmaz, çünkü fotomontajdı. nasıl bir başarılı bir senaryo biliyor musunuz? aynı gazete1994'te "bölücü" dediği sanatçıya altın kelebek ödülü verdi. bunları açığa çıkarmakla yükümlüyüm. artık bende savunma değil saldırgan refleks gelişti. mahvolan hayatımızın hesabını sormak istiyorum. çünkü ben eşimi kaybettim, kızımın bir daha babası olmayacak. bu mu medyanın sorumluluğu? haydi 94'de gaflete düşüp ödül verdiniz, aynı gazetenin genel yayın yönetmeni, köşesinde albümü alıp dinlediğini yazıyor.

    ahmet onları kendi vicdanlarıyla başbaşa bırakmaktan yanaydı. basın toplantıları yapılıyordu, ahmet'in ağzından tek satır çıkmadı. şimdi beni ne heyecanlandırabilir ki? gökyüzüne altın harflerle yazsalar ne olacak? sadece şöyle huzur bulabilirim: ahmet'in şarkıları çalınacak ve insanlar bu ülkeden böyle bir adam geçti diye bilecekler....."

    (bkz: gülten kaya)

    güncel ek : bi zamanlar başucu eseri(m) iken zamanın ötesine, bilinmeyen mekana göçmüş entry(m), ne mutlu bana... her ne kadar, alternatif bakış açılarına gözleri tamamen kapalı olabilme düşüncesi can sıkıcı olsa da..