hesabın var mı? giriş yap

  • buyuk dedemin yalanci oldugunu ortaya cikaran onermedir. kendisi ortadogu'daki cephelerde carpisan bir er olarak dedeme anlattiklari su sekildeymis. " araplarin bize yaptigi hainligi kimse yapmamistir. kac tane erin bitlenmeden oturu olup gittigini ben gordum. su bile vermediler. kuyulari tuttular. arap gorunce silaha davraniyorduk. biz onlar icin geldigimizi saniyorduk. hala kalbim kiriktir. "

    iyi sallamissin be dede

  • uzun vadede cok buyuk hasarlara yol acacak bir donum noktasi. acik acik geri gitmeyi tercih etmek. boyle seylerin turkiye'de olmasi cok aci ve uzucu. gelecegini karartiyorlar ulkenin.

  • delfi** kentinde mukim kahin rahibe. ismini apollon'un oklariyla vurdugu ve derisini tapinagina hediye ettigi python canavarindan alir. tanrilarin nefesinden dogdugu varsayilir.
    tanrilarin ulagi olarak oraclelarini delfi tapinagi'nda bulunan bir çesmede arindiktan sonra verir. dedikleri çogu ölümlü tarafindan anlasilamaz, rahiplerin tercümesiyle iletilir.
    kehanetlerine karsilik delfi kentine nice hediye sunulmustur. ondandir ki, bu kent yüzyillar boyunca essiz hazineler barindirmistir.

  • (bkz: ben)
    işsiz güçsüz müyüm lan ? sevgilim yok diye üzülecem.. müzikle yaşıyorum, spordan zevk alıyorum, yemeyi içmeyi seviyorum, sanatın her bir dalıyla ayrı ayrı ilişkim var.. çalışıyorum, okuyorum, arkadaşlarımla geziyorum. kasmaya gerenk yok bence.. akışına bırakın, anı yaşayın.

  • yerli ve milli ürün he mi.

    peki şunu sormak lazım o yerli ve milli ürünler işlenirken fabrikalar, tesisler su mu yakıyor? elektrik yakıyor değil mi. buyurun biraz sektörel bakalım.

    elektrik üretiminin 3 büyüğü, doğalgaz, kömür ve hidro'dur. elektrik fiyatları saatlik belirlenir ve bu bir şekilde ağırlıklı ortalamadan belirlenen tarife ile meskenlere ve doğrudan anlık maliyet ile sanayi kuruluşlarına yansıtılır (son kaynak tedariği deniyor)

    şimdi yerli ve milli kömürümüz yok mu? var aslında ama verimsiz. ithal kömür kullanılıyor. üretimin hemen hepsi dolar endeksli. dolar arttığı her saniye elektrik daha pahalı hale geliyor.

    peki hepsini rüzgar, güneş, su falan yapsak, hayat bayram olsa? ı-ıh neden çünkü yekdem var. yenilenebilir enerji kaynakları destekleniyor. süper. ama dolar bazında destekleniyor, neden çünkü borçlar dolar endeksli. yani suyla üretiyorum bedava diyorsunuz da şu anda mesela 1 mw 185 tl ise, devlet bunu 330 tl'den alıyor su vs olunca. aradaki farkı bilin bakalım kimden tahsil ediyor (tedarikçiden, tedarikçi de kullanıcıdan)

    dolayısı ile dolar tık tık artıyor ya, her artışta o yanan lambalarınız, işleyen makineleriniz daha maliyetli dönmeye başlıyor. dükkanını açan hasan amcadan, dev sanayi kuruluşlarına herkes zarar ediyor.

    tüm üretimi yerlileştirmek buradan tek çıkış yolu. ancak ne öyle bir altyapı ne de tesis var. sadece buna odaklansak herhalde 25-30 yıl sürer. kaldı ki yerli üretim destekleme mekanizması konuşuluyordu. tüketiciye değişen bir şey olmaz yani.

  • ülkede bir şair, bilim insanı, sanatçı veya sporcu yetiştiremeyenlerin "çivi çakıyoz yeaa" diye atladığı köprü.

    insana değil beton dökmeye yatırım yapın: sonra altınızda alman arabası, cebinizde amerikan telefonu, ayağınızda amerikan ayakkabısı, üzerinizde italyan kıyafeti ile fransız-isveç tasarımı, bankadan borçla yapılmış köprüden geçerken miliyetçilik yaparsınız boş boş...

  • bambaşka bir ağırlığı, bir karizması vardır bu hattın otobüslerinin. taksim'de bahçeşehir ve beylikdüzü otobüslerinin yanaştığı merdivenlerde 76-e uzaktan görününce bir hareketlenme olur, heyecan gözlenir. ama asla hızlıca durağa yanaşıp durmaz; ağır ağır yaklaşıp ya ilerde ya geride durur.. ve üst katta yer kapmak isteyen güruhu arkasından koşturur. sabah 10-11 arası 40 dakika gibi bir sürede dağdan şehre ulaşımı sağlayabilmektedir