hesabın var mı? giriş yap

  • normal olandır.

    para duruduğu yerde hegün %10 değer kaybettiği sistemlerde, hiperenflasyon durumunda gerçekleşir.

    herkes parayı şimdiden harcama, alabileceğine alma yarışına girer. bunda garip olan hiçbirşey yoktur.

    tem kavacık kavşağında köprüden önce son çıkış yazıyor ya. he şu anda kriz o noktada, az kaldı ama o kavşak geçildi geçilecek. işte o zaman görürsün kimse bir şey satın alabiliyor mu, evde aç aç oturuyor mu..

    bu krizden çıkmanın artık tek yolu da, erken seçimdir. başka da hiçbir çözümü yoktur.

  • çoğu ürün büyük kapitalist firmalar tarafından özellikle hızla eskiyip yenisini aldırmaya teşvik edecek şekilde üretilmeye başlandı, haliyle birinci el alan eskiyene kadar kullandıktan sonra o ürün artık işlevsiz hale geliyor, ikinci el pazarına düşmüyor.

  • nancy meyers'ın 6 yıl aradan sonra geri döndüğü filmi. inanılmaz tatlı, çok şeker bir film olmuş izlerken büyük keyif aldım. nancy meyers'ın zamanının gerisinde asla kalmaması ve son trendlerden esinlenerek şahane filmler çıkarması bence harika bir şey. 2006'da çektiği the holiday'de de zamanın trendlerinden ''ev değiş tokuşu ve insanların hayatına olan etkisi'' konusunu çok başarılı bir şekilde işlemişti. en sevdiğim 20 filmden biri olabilir, içim ne zaman sıkılsa açar izlerim.

    bu filmde de mutfağında bir e-ticaret devi yaratan bir kadını konu alarak net-a-porter'a ve natalie massenet'e selam çakmış. robert de niro üstad her zamanki gibi yine harika, adamı izlemek dev keyif. anne hathaway ile çok iyi bir ikili olmuşlar, filmi yarısında yakalayıp seyretseniz baba-kız zannedersiniz hatta. pazar günü güzel, çerezlik film izlemek isterseniz kaçırmayın derim çok tatlı olmuş.

    bir de söylemesem olmaz anne hathaway'in karakteri jules bana film boyunca kevin garnett için söylenen şu pasajı anımsattı. hayatım boyunca olmak isteyeceğim ideal iş arkadaşı/patron modeli.

    --- spoiler ---

    ''o inanılmaz. size garanti verebilirim, kevin garnett'le oynamış herkesi kapsayan bir anket yapsanız %98'inin en sevdiği takım arkadaşı çıkacaktır. o öyle bir adam. o tutkal. bir şeyler yolunda gitmiyorsa onun ucundan tutacak adamdır. bir sorun varsa ne olduğunu söyleyecek adamdır. birinin kendine getirilmesi gerekiyorsa onu yapacak adamdır, bir soru sorulması gerekiyorsa ama kimse sormaya yanaşmıyorsa o sorar. o inanılmazdır. size garanti ediyorum, soyunma odasında dolaşın, onun etrafında olanlara, onun eski takım arkadaşlarına sorun, o inanılmazdır dostum. o inanılmaz bir adam. her yıl adamlık ödülü almalı, genç elemanlara verdiği mentörlük, onlara gösterdiği ve içlerine işlettiği çalışma etiği. anlıyor musun ne demek istediğimi? onun personeli video koordinatöründen masözüne kadar nasıl kucakladığı. kevin garnett büyük elçi olmalı. öyle bir insan o, inanılmaz.''

    --- spoiler ---

  • yazarın, okuruyla yemeğe çıkmasının etik olmadığını gördüğümüz yürümedir. bu sonuçla dünyaca ünlü yazarlar bekar olarak ölmeye mahkumdur. *

    haspama bak ya sanki öğretmen–öğrenci ilişkisindeki etikten bahsediyor ahahahaha.

  • memlekette olan biten her şey zaytung haberi tadında olduğundan inanması kolay olmuştur.

    debe editi: gezi şehitleri ölümsüzdür!

    debe'ye girmesini daha çok arzuladığım entrilerim de vardı ancak ilk kez bir entrim debe oluyor çok mutlu oldum durduk yere. teşekkür ediyorum.

    ayrıca tog'a veya halk evlerine benzettiğim şu kampanyaya: (bkz: karanliga kufretmek yerine bir mum yakiyoruz) destek olmak istiyorum.

  • geçtiğimiz yıl gerek ekşi sözlük yazarları, gerekse ekşi sözlük yönetimi çeşitli güzel eylemlere imza attı:

    - öncelikle yazarlar, ziyaretçiler ve sözlük yönetimi olarak van'a yardım ediyoruz kampanyası sayesinde küçük de olsa yüzlerce insanın hayatına bir katkıda bulunduk: (bkz: van'a yardim ediyoruz kampanyası/#27747710) dağıtım fotoğraflarına
    https://www.facebook.com/….426168.5862387854&type=3 linkinden ulaşabilirsiniz.

    ayrıca depremin hemen ardından akut'a yardım sözü vermiştik, bir araya gelip ihtiyaçların üzerinden geçtikten sonra bir beton kesme makinesi almaya karar verdik: (bkz: ekşi sözlük/#27674322)

    -ekşi sözlük cpu power team world community grid'e kayıtlı 28.904 takım arasında 2011 yılı sonu itibariyle üye sayısında dünyada 21. yapılan katkı açısıdan 72. oldu. takımın 1990 üyesi bugüne kadar toplam 582,845,176 puan üretti. bu puanlar kanser araştırmalarından, temiz su kaynakları yaratılmasına kadar bir çok farklı konuda katkı sağladı. takımla ilgili ayrıntılı bilgiye http://goo.gl/u5gzi linkinden ulaşabilirsiniz

    -sözlük olarak uluslararası engelsiz film festivaline sponsor olduk, bununla birlikte sözlük yazarları (bkz: ekşi sinema) bizlere harika bir film hediye etti (bkz: engellenmiştir/#23712343)

    -sözlük yazarları kan aranıyor duyuruları başlığında son bir sene içinde 740 tane kan aranıyor duyurusu yaptı.

    eğlenceli şeyler de yaptık,

    - 25 haziran'da ekşi fest'te bir araya gelip eğlendik, bu sene yine eğleneceğiz.

    - ekşi sözlük futbol takımı olarak bazen başarılı bazen başarısız ama hepsi keyifli maçlar çıkarttık: (bkz: ekşi sözlük futbol takımı/#27751951)

    - sözlük yazarlarının yazdığı ekşi kabare'de son viraja girildi oyunun provalarına başlandı.

    - akbank caz radyo projesinde sourberry altyapısı kullanıldı radyoda sourberry dj'leri dj'lik yaptı. bu açıdan bir reklam projesinde ilk defa sözlük yazarları da aktif olarak yer almış oldu.

    tüm bunların dışında, ekşi duyuru, limon, sourberry, ekşi sözlük birinci pazar ligi gibi oluşumlar üzerinden yazarlar bir araya geldi, birlikte vakit geçirdi, paylaşımda bulundu.

    bugün ayda yaklaşık 9 milyon kişinin ziyaret ettiği ekşi sözlük sadece barındırdığı içerikle değil gerçek hayatta dokunduğu hayatlarla da başka mecralardan ayrılır oldu. bu farklılığı sonsuza (ya da 21 aralık'a) kadar devam ettirmek dileğiyle!

  • nice soğukalgınlıklarından korumuştur bizleri.

    böyle bilimum edevatla korurlar, sakınırlar. sonra mecbur kalır hayata ve istediklerimize doğru salarlar bizleri. lakin, nice kötülüklerle, hoyratlıklarla, sevgisizlikle, öfkeyle doludur hayat, çoğu kez bu ritme kapılır ancak yorulduğumuz yerde gene gider aynı hırkadan, çorbadan, kucaktan isteriz. işte o vakit, "ben sana demedim mi" demeden kollarını açanların şerefine; " ömür boyu giymekten mutluluk duyanların" hırkasıdır.