ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
26.06.1982 sabah saat 11'de doğmuş efsane nesil
amasya'da selfie çeken şehzade heykeli
-
ilginç bir heykel olmuş. ben beğendim şahsen absürtlüğü. robottan dinozordan iyidir.
çükün ucuna yapışan peçete
-
kızılderili ismi gibi. allah belanızı vermesin o ne lan öyle ?
debe editi: ulan o kadar entry dururken kocaman kadını durup durup şu entryle debe' ye sokmaya utanmadınız mı çakallar? madem başa geldi, daha nitelikli entryleri hatırlamaya vesile olmuş olsun:
(bkz: #45839194)
(bkz: #40099150)
(bkz: #47841813)
(bkz: #47407103)
(bkz: #47805164)
(bkz: #17425134)
ve elbette;
28 mayıs 2013 taksim gezi parkı direnişi
aylar sonra gelen edit: zamanında şu entryle debe' ye girmek yetmezmiş gibi bir de başlığı açan da kaçıp düdük gibi başıma bırakmış iyi mi.
en iyi distopya kurgusu
-
(bkz: yeni türkiye)*
facebook'ta doğum günü kutlama samimiyetsizliği
-
pek görüsülmeyen, aslinda dogum gününüzden hic haberi olmayan insanlarin facebook'ta dogum gününüzü kutlamasini bir garip bulsam da, bugüne kadar cok da yadirgamamistim.
ancak bugün 9 ay önce ölen bir arkadasin dogum günüydü. ve kendisinin öldügünden bile haberi olmayan 5 arkadasi duvarina dogum günü dileklerini ilistirmisler. icim acidi... eger bi insanin 8 aydir ortada olmadigini farketmiyorsaniz, öldügünü kimseden duymuyorsaniz, gercekten o insanin arkadasi misiniz?
edit: kiz vefat edeli 4 sene oldu, hala bi kac arkadasi her sene israrla dogumgunu mesaji yaziyorlar duvarina, ne tuhaf insanlar var
jude law'ın yaşlandıkça aşırı çirkinleşmesi
6 mart 2014 rte'nin yayınlattığı montajlar
-
özellikle kılıçdaroğlu'nun görüntüsünü izleyince tatmin oldum ben. özür dilerim sayın başbakanım. yarın hemen türgev'e 50 lira yatırıyorum.
edit: soru gelmiş zekat mı, öbür türlü mü diye elbette diğer türlü :)
fi
-
bu diziyi masumla karsilastiran , masumu beğenip fi yi kucumsemeyi entellektuellik sanan post fanatik arkadaslara kendini daha iyi anlatan bir bolum oldugunu dusunuyorum 8. bolumun.
masumun hikayesinin gucu, oyunculuk ustunlukleri ve "anlattik bitti" ci sekli kalitesinin altini fosforluyla ciziyor. olay aslinda ikisinin ayni kulvarda olmadigini anlamakta
--- spoiler ---
8. bolum itibariyle fi, kurgu genisligi, yan karakter coklugu ve hepsinin hikayesine değinecek zamani bulabilmesi sayesinde toplumsal olaylara etkili sekilde deginebildigini ve deginilebilecegini gosterdi. sadece guzel bir hikaye anlatma amacindan farkli olarak , reele dokunmalari, ses cikarmalari guzel hareket. bence bu sert cikislar gelecek internet dizlerine başlangıç cizgileri olusturuyor.
smk nin gunah gecesi anlatimina paralel olarak gokselin yarali karakterinin sebebinin cozulmesi icerik olarak cok etkileyiciydi.
tecavuze ugrayip yatakta olen cocuk hakkinda cinsiyet belirtmemeleri , sadece bir cocuk olmasinin dehsetini anlatmalari ve smk nin "sesini duyamadim" minvalinde cumlesinin ardindan gokselin baska sahnede "ben o kopegi duyduguma gore birileri de beni duydu. neden gelmediniz ulan!" demesi ve baska bir sahnede duru'nun kirdigi camdan disari "yardim edin!" diye bagirmasi ama kimsenin sallamamasi baglantisinda hem caresiz , hem suclu hissettirdiler. hem kurban hem sahit empatisi yaptik. (bkz: cocuklariniza ciglik atmayi ogretin)
--- spoiler ---
bitmek uzere olan dizide emegi gecen herkese denedikleri tum yenilikler icin , ama en cok da yavan cagan irmak ajitasyonu yapmadan onemli konulara deginme cabasinda olduklari icin tesekkurler.
ps: alevler arasindaki deli bakislarin efsaneydi serenay.*
telefonlarda şarj sorununu çözen dahiyane buluş
-
dedi küçük einstein.