ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
entry girmek için göz altlarına siyah boya sürmek
-
tema ekleme vs. bilgisayarla ilgili pek bilgim olmadığı için yeni temaya getirdiğim mükemmel çözüm.
uncertainty avoidance
-
türkiye'de oldukça yüksektir. sebebi insanların geleceğe kuşku ve korku ile bakmasıdır.
çalışılan pozisyonlar ve maaşları
-
yazılan mayışları, özlük haklarını görünce sinir hastası bir at gibi kişniyorum. kısacık çalışma saatleri, aylık 6-12 bin liretler havalarda uçuşuyor. mayışa ek olarak koynuna hatun koyan patron bile var.
yazarların şöyle geçmişte yazdıklarını bi kurcalasan, donanımhaber ölücülerinden beter yüzlerce entrysini bulursun. çoğunun mendilinin markası blume, evdeki içtiği su sırmadır.
ama ne de olsa türküye'de herkes minimum 1.83 boyunda, geniş omuzlu, yeşile çalan ela gözleri var hatta ağlayınca yeşil oluyormuş ha bi de başı hariç 20 cm değil mi ?
36 sayfa entry'nin şöyle 20 sayfasını okumam sonucu, lüksemburg'ta yaşadığıma kanaat getirdim. birazdan thalys trenimle amsterdam'a gideceğim.
debbe sonucu gelen editinho: minik damla için yardım kampanyası 2
ramazanda sokakta bira içerek sevgiliyle öpüşmek
-
sevgili hemcinslerden seçilerek triple double yapılabilir.
duman'ın soma konseri için 23 bin euro istemesi
-
duman'ın değil tgb'nin halt yemesidir. adamlar fiyatlarını söylemiş senin işine gelmezse cagirmazsin. sanki zorla aldilar parayi. yine tgb'nin bok edip suçu başkasına attigi bir başka olay. bir işiniz düzgün olsun arkadaş ya.
edit:olay hiç tgb'nin anlattigi gibi degilmis. adamlar soma kazasindan önce planlayip anlasmis dumanla. zaten tgb'den de bu beklenirdi. bu adamlara inanip gaza gelmeyin amk işleri güçleri dezenformasyon.
(bkz: #44945415)
8 mart 2014 malezya hava yolları uçak kazası
-
avustralyalıların da saçmalama konusunda inceden malezyaya yanaştığını görüyoruz.
şimdi avustralyalılar geçen gün "biz bişey bulduk galiba" dediler. "ama bulduğumuz yer itin öldüğü yer. dünyanın en izole, en alakasız ıssız yeri" dediler.
şimdide diyorlar ki, " bulduğumuz şeyler bölgeyi yoğun olarak kullanan gemilerden düşen paletlermiş".
nasıl oluyor abi şimdi bu.
lan bulmak istemiyorsanız söyleyin amk. gelip biz arayalım. konyaaltı sahilinde az yunus bisikleti sürmedik zamanında.
annenin çöp diye attığı bazı muhteşem eşyalar
hayata dair gülümseten detaylar
-
özgüven problemi yaşayan bir öğrencim var. ödevini öğle arası inceledim, mükemmel hazırlamış. tesadüfen koridorda görünce yanına gidip ödevini çok beğendiğimi söyleyip "seninle gurur duyuyorum" dedim. allahımm bu sözümü duyunca elindeki koca resim çantası ve sırtındaki birkaç kiloluk okul çantasıyla sektire sektire mutluluktan bir koşuşu vardı koridorda unutmam mümkün değil. küçük bir cümle büyük bir iş başardı sanırım.
neden para basıp borç ödemiyoruz
-
madem para basabiliyordun niye borç aldın yarraam şeklinde çürütülebilecek diş.
ramazan'da sokakta yemek yiyen dayak yer
-
sonra islam hoşgörü dini diye methiyeler düzersiniz. kim bilecek de mi hocam?
müşteriye yapışan tezgahtar
-
geçenlerde sırf empati yapabilmesini sağlamak amacıyla güzelce olanlarından bir tanesini evine kadar takip ettim.
beyoğlu karakolu'ndan yazıyorum şu an. ortam mis.
panda'nın orantısız zeka reklamı
-
"...bu pahalı hediyeleri kazanmak için, milyonda bir olan şansınızı da tepin, çıksa da vergisini ödeyemezsiniz zaten" kısmıyla hem güldürmüş hem düşündürmüştür.