ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
dolmuş diyalogları
-
orta okul yıllarımdan kalma bir anımdır. zoraki minibüse binilmiştir. şoföre yakın ayakta gitmekteyim. para uzattım, olaylar gelişti.
şoför- tamam kalsın, sen verme.
pomolilik- niye abi?
ş- karıştırma işte sen verme tamam.
p- iyi öyle olsun.
ş- sen ahmet'in yeğeni değil misin?
p- hayır.
bütün minibüs bize gülüyor.
p- ee, para veriyim mi şimdi?
ş- yok, hadi sen de verme.
p- sağ ol abi.
evlenmeden olmaz
-
"iyi o zaman evlenince haber ver" gibi bir cevapla hayvanlığın sınırlarını zorlamak da mümkündür.
matematiksel notasyonla yazılabilen atasözleri
üşüdüğünü hissetmezsin oğlum hırkası
-
ne hissettiğini bilmeyen çocukların, onların yerine üşüdüğünü hisseden anneleri tarafından giydirilen hırkadır. bu anneler acıktığını hissetmeyen/bilmeyen kız çocuklarına da zorla yemek yedirirler.
beşiktaş taraftarının mazbata tezahüratı
-
fikret orman tarafından müzik açtırılarak bastırılmaya çalışılan tezahürat.
bu devran dönecek fikret orman...
edit: nereden biliyorsun diyorlar. tahmin ediyorum! çünkü o stadyumda taraftarın tezahüratını fikret orman'ın haberi olmadan kimse bölemez.
edit2: a haber denen çöp, 10 saniye sürdü ıslıkla bastırıldı diye haber yapmış, o ıslık bizim sesimizi bastırmak için açılan müziği protesto etmek için yapıldı.. müziği kapatın diye ıslıkladık.
fifty shades of grey
-
ilk üç tonuna ben de katıldım ama sonradan işin rengi değişti.
entellikte kulak yakan sınır
-
internette tesadüfen rastladığım gelmiş geçmiş en yaran video. bilen bilir edip cansever hastasıyımdır. bezik oynayan kadınlar şiirini ararken serra yılmaz'ın okuduğu bir video gördüm -kendisini severim- büyük bir zevkle tıkladım. sonra gülme krizim başladı. o müzik nedir abi? tamam ikinci yeni, uçuk kafalar, kim bakardı uzağa köpekleri saymazsam, üvercinka falan da abi bu müzik dünyada herhangi bir insana hitap ediyorsa ben çok yanlış gelmişim.
buyrun video
youtube videosu
7 adet suya 875 tl hesap kesen işletme
-
"adamın hizmetinin bedeli bu. aşağı yukarı giden bunu bilerek gidiyor."
kardeşim klavyelerinizde böyle bir tuş mu var? her başlıkta bundan görüyorum aq. nerede satılıyorsa söyleyin ben de alayım.
yaran fıkralar
-
bir ofiste calisanlar aralarinda konusmaktadir..
- benim hatun tatile fransa ya gidecek, gezsin hava alsin dedim.
- benimki de phuket istiyordu, kiramadim gonderiyorum..
- benim esim de fiji ye gidicem diye tutturdu, biletini aldik.
birisi cayciya donup dalga gecer gibi:
- ee ali emmi sen nereye gonderiyosun yengeyi?
- ben bi yere gondermiyorum yegenim, yengenizi kendim s.kecem..
içinin pisliği yüzüne vuran ünlüler
-
(bkz: erkan petekkaya)