hesabın var mı? giriş yap

  • bugun palo alto'da farmers market'te esi ve cocuguyla birlikte gordum. gitti, 5 dolara durum (burrito) satan cadirlardan birinde kuyruga girdi yemegini aldi, sonra oradaki butun insanlar gibi oturdu kaldirimda yol kenarinda efendi efendi yedi. sandalyeye bile oturmadi. gunes gozlugu, sapka falan da takmamis, hic kasma yok. bu alcakgonullu tavri acaip hosuma gitti.

    sonra aklima turkiye'de mark zuckerberg'in binde biri kadar parasi olup koruma ordusuyla dolasan zorbalar geldi. vay be dedim, zenginligi kaldirmak boyle bir sey iste.

  • futbol yeteneğine dair duyduğu özgüvenin ayak bileklerinde cana gelişini, bir kez daha, cümle aleme izletti bu akşam. bambaşka oynuyor. örneğin: messi'si, ronaldo'su da atıyor, bu ve hatta bundan daha zor goller, ama hiçbiri özil'inki kadar estetik gelmiyor. yemin olsun ki türklüğüyle falan ilgisi yok, tamamen tarz & tavır meselesi.

  • ya amk merici gelmis bunu da normallestiriyor. erkekler hep boyleymis de bilmem ne. agzina işesin o kızlar senin.

    t:iğrenç olay.

  • öncelikle ne tarz bir kulaklık alacağınıza karar vermeniz gerekiyor.

    halihazırda popüler 3 çeşit kulaklık var;

    -kulak içi kulaklık
    -kulak üstü kulaklık
    -kulak çevreleyen kulaklık

    kulak içi kulaklıklar genellikle hem taşıma kolaylığı hem de kulak zarına yakınlığı nedeniyle üstün bass performansı sunduğu için tercih edilir. fakat bu kulaklıkların iki temel sıkıntısı vardır. birincisi her takmanızda kulak kirlerini içeri doğru ittirdiği için uzun süreli kullanımlarda kulak tıkanıklığı yapabilir. (bkz: buşon) ikinci problem ise yine uzun kullanımda kulak zarına ciddi zararlar verebilir. çünkü bass sesler kulak içinde basınç oluşturarak kulak zarını bir hayli yorar. baş ağrısı yapar.

    kulak üstü kulaklıklar kulak kepçesinin üstünde duran kulaklıklardır. bu kulaklıklar kulak içi kulaklıklara göre biraz daha hantal yapıda olmaları sebebiyle daha az tercih edilmektedir fakat bu kulaklıkların sürücüleri daha büyük olduğu için sesler daha net ve canlı hissedilir. müzik dinlerken her bir detayı daha keskin alırsınız. yine bu kulaklığın da sıkıntısı uzun süreli kullanımlarda kulak kepçesinde baskı nedeniyle ağrı yapabilir.

    kulak çevreleyen kulaklıklar ise benim favorimdir. ne kulak içi kulaklıklar gibi tıkanıklığa neden olur nede kulak kepçesinde ağrı yapar. çünkü kulağınızı tamamen çevrelemektedir. tek sıkıntısı çok büyük boyutlarda olması diyebiliriz. dışarıda kullanırken biraz kaba durabilir kafanızda.

    sonuç olarak bu artı ve eksileri göz önünde bulundurup hangisi size cazip gelir, hangisi problem oluştur bunları karşılaştırırsanız en doğru sonuca ulaşabilirsiniz. bu arada son olarak kulak üstü kulaklık alırken denemeden almamanızı tavsiye ederim. çünkü kimisi bazı kullanıcılar için çok büyük veya çok küçük gelebiliyor.

  • yıl 1924 atatürk türkiyesi, aynı yıl çıkartılan 407 sayılı "çay, fındık ve turunçgil üretimini teşvik kanunu". rize'de çay üretimi ve çay tarımı ile böyle başladı. çok sevdi rizeyi çay yıllarca gelişti, fabrikalar kuruldu, ekmek yedi, çoluğunun çocuğunun karnını doyurdu rizeliler... ve atatürk'e teşekkürünü böyle ediyor.

    ne diyor şair
    fazla geldiyse size hürriyet cumhuriyet
    özlemini çekiyorsanız saltanatın sultanın
    hala önemini anlayamadıysanız millet olmanın
    kul olun ümmet kalın fetvasını bekleyin şeyhülislamın
    unutun tüm dediklerimi
    yıkın heykellerimi

  • lise 2'ye gidiyorum, market - bakkal bozması bir dükkanımız var, var ama durumlar pert, gökte uçan kuşa borcumuz var. dükkanda mal bitiyor yerine koyacak para yok. gelen para bankaya borç kapatmaya gidiyor.

    yine böyle bir gün, okula gideceğim babam bankadan geldi kasada 10 lira yok, ben de 5 kuruş yok. "paran var mı?" dedi. "var baba" dedim. yok diyemedim, "çıkart ceplerini dışarı" dedi. yok falan desem de zorla çıkarttırdı e haliyle bomboş, hiçbir şey yok cepte, bir paket uç, bir de kalem. "hani paran vardı?" dedi. cevap veremedim sustum kaldım sözlük, boğazıma bir şey düğümlendi sustum kaldım. oturdu "cebine 50 kuruş bile koyamıyorum vay be" dedi. hıçkırarak ağlamaya başladı. yaklaşık 10 sene geçti şimdi biraz daha iyi durumdayız ama 10 senedir babamın o hali gözümün önünden hiç gitmedi be sözlük. işte ilk defa o an ne kadar zengin olduğumuzu anladım. işte o an aslında paranın bir boka yaramayan adi bir şey olduğunu anladım.

  • gram sikimde değil. evlenmeyin siz de dağ ayılarıyla. bu adamın ayılığını göstereceği bu zamana kadar elli tane olay olmuştur.

  • pkknın nasıl büyüdüğünün özeti olan bir görüntü. doksanlarda bu tip olaylar çok yaşandı. bu çocuk ömrü boyunca polisten nefret edecek, korkacak, ülkesini sevmeyecek.

    edit: adının bahoz olmasından dolayı yapılanı normalleştiren, "güneydoğuda askere ve polise bisey olmasında geri kalanı çok da önemli değil" diyen atarlı milliyetçi yazarlar hemen damlamış. bu arkadaşlar o çocuğun yerinde olsaydı veya güneydoğu'da büyüseydi muhtemelen pkklı terörist olacaklardı. bakın arkadaşlar abartmıyorum pkklı terörist değil de milliyetçi olmalarının tek sebebi doğdukları yerdir.

    edit2: neymiş efendim çocuklar polis aracına taş atmış. o zaman filistin’de taş atan çocuklara silah doğrultan israil askerini de destekliyorsun demekki. kafa yapını değiştir kardeşim. benim için çocukların dini, dili, ırkı yoktur. çocuk her yerde çocuktur. filistin’deki de, nusaybin’deki de.