hesabın var mı? giriş yap

  • ankara'da okuduğum senelerde, trabzonspor'da oynuyordu. bir gün otobüse bindim ve bir amca bana umut bulut'un gol attığı bir maçta, umut ile ilgili bir spor manşetini gösterdi. "bak, oğlum bu benim." dedi. kendisiyle o denli gurur duyan, otobüste tanımadığı insanlara bile oğlunu anlatma isteğiyle yanıp tutuşan bir babası vardı ve bu kadar senedir, umut bulut hakkında tek bildiğim şey de bu. sanırım yeter de artar bile. başı sağolsun.

  • ale biralar üst fermantasyon biralarıdır ve en eski bira türleri bu sınıftandır. oda sıcaklığı gibi daha yüksek ısılarda fermente olurlar. fermantasyon ısısının yüksek olması sebebiyle ester olarak ifade edilen çeşitli meyvemsi tatlar oluştururlar. bu tatlar elma, armut, muz, ananas, kiraz vb. olarak ifade edilebilir, ancak bunlar belirgin olmaktan ziyade alt notalarda hissedilen tatlardır. yani kesinlikle yapay meyveli biralarda hissedilen aromalar gibi değildir.

    lager biralara göre daha yoğun ve aromatik tatları ve pek çok çeşitleri mevcut. bunca yıl sadece ithal ale biraları olan ülkemizde sonunda ilk büyük ölçekli ale üretimine efes tarafından başlanmış. kolay içimi ve daha yoğun tadıyla efes’in brewmaster serisi ale birayı türkiye’ye getiren seri olacak gibi.

  • kapalı havuzunun haftaiçi sabah ve bazı akşam seansları kadın erkek şeklinde ayrıldıktan sonra tamamen cam olan bir duvarı buzlu camla kapatılarak kasvetli bir yere dönüştürülmüş okulum.
    üstelik ısınma sorunu var ve haftada 3’er kez dışardan görünmeden yüzecekler diye tüm hafta havuzu kullananları karanlığa mahkum etmişler.
    yüzerken güneş, ağaç, ışık görenler şimdi tabut gibi bir hapishanede yüzüyorlar.
    kadın erkek seansları için geçici paravan/ perde olsa yine anlaşılır ama camları tamamen ve sürekli kapatmak nasıl bir bencilliktir?
    üstelik kadınlara ayrılan sabah saatlerinde daha önce karma gelenler dışında hiç kimseyi görmedim bile.
    siyasal islam nedir? tam olarak budur. kendi inancı için herkesi karanlığa mahkum etmek.
    önce herkesin kullandığı saatleri almak, sonra herkesin gördüğü güneşi ve manzarayı kesmek.
    bıktık.