hesabın var mı? giriş yap

  • bunu diyenin bi anasına sövmediğiniz kalmış. alt tarafı bir kaç saat baska yerde dursun diyor, getir kıymasından kebap yapip yiyelim demiyor az sakin olum kodumun tatminsiz itleri

  • yemekte

    baba : verin bakayım şu köftenin yağına ekmek banayım..
    anne : yapma şunu, sağlıklı değil...
    kardeş : damar tıkanıklığı yapar baba yapma şunu yaw...
    huzursuz : ye baba ye afiyet olsun oh...

    şeklinde diyalogların olmasına sebep olabilecek durumdur.

    (kizinca insan bazen boyle sacma sapan seyler dusunebiliyor. esekligim baki kalsin diye silmiyorum.)

  • bilim-kurgu dizilerinin şahıdır. belki de dünya üzerinde şimdiye kadar çekilmiş en iyi dizilerden birisidir. stargate sg-1 tamamen bambaşka bir gerçeklik sunar. sizi gerçek dünyadan uzaklaştırıp ya da yakınlaştırarak- burada hangisinin doğru olduğunu bilemedim-, alternatif bir gerçekliğin kapılarını açar. sosyoloji, dinler tarihi, mitler, iskandinav efsaneleri, fizik, uzay gibi kavramları farkına bile varmadan size yavaş yavaş zerketmeye başlar. uzaylıların gerçek olduğu ve evrende bir savaşın sürdüğünü anlatır aslında temel anlamda. iyi ve kötünün savaşıdır bu elbette. bilmediğimiz fizik kanunlarını bize anlatır ve "hım evet bu da böylemiş demek ki" dememizi sağlar. alternatif bir gerçeklik sağladığı için dünya üzerinde yaşanmış ya da mitlerde yaşanmış kavramlar orada bir gerçeklik halini alır. sizi yavaş yavaş sarıp sarmalamaya başlar. asgard ın ne olduğunu öğrenirsiniz, furlingsler ve nox dan haberiniz olur. ittifakın son ve bize en yakın üyesi olan kadimleri keşfedersiniz. evrende bizim bilmediğimiz farklı algılayışa göre şekillenmiş teknolojiler olduğunu keşfedersiniz. her kültürün kendine ait naif özellerini daha net kavrarsınız. aslında diğerleri ile ne kadar aynı olduğumuzu görürüz. diğer ırklarla temel anlamda bir farkımız yoktur. fizyolojik farklılıklarımız iyi ve kötünün algılayış şeklini değiştirmemektedir. iyi ve kötü kavramları tüm galakside ya da evrende hemen hemen aynıdır. dinleri algılayış şekliniz bile değişir çünkü o kadar farklı inanış vardır ki evrende, bunu görmek bile şaşırtıcı olabilmektedir. mısır medeniyetinin ne üzerine şekillendiğini anlarsınız ya da iskandinav mitlerindeki tanrı kavramının neye göre şekillendiğini kavrarsınız. elbette gerçek dünyada işler öyle değildir belki ama stargate evreninde işler öyle yürümektedir. siz de "hayır" demezsiniz.

    stargate in de kendine göre yasaları olduğunu anlarsınız. naquadria nın nasıl bir madde olduğunu size anlatırlar. sürekli farklı gezegenlere gidip yeni uygarlıklar keşfedilir. bazıları ile dostluklar kurulur, bazıları ise her zaman ki gibi düşmandır. stargate sg-1 yemek aralarını süsleyendir artık. o kadar fazla izlemişsinizdir ki, artık gerçeklik farklı bir algı olarak gözünüzde canlanmaktadır. stargate sg-1 ile tanışmam inanılmaz kötü bir döneme rastlamaktadır. hayata dair umutlar azalmıştır. herşey kötü gitmektedir. bir anda stargate hayatınıza girer. günlerce stargate izlenir. her bölümde yeni bir bakış açısı kazanılır. hayata dair, yaşamaya dair yeni yeni duygular filizlenmeye başlar. kopamazsınız. erteleyemezsiniz. bir anda huzur yavaş yavaş size doğru gelmektedir. stargate evreni size bambaşka kapılar açmıştır. sizi daha mutlu ve umutlu bir yere doğru sürüklemiştir. açılış müziğini dinlerken bile huzurla dolduğunuzu hissedersiniz. sizi mutlu hissettiren kavramlardan bir tanesidir stargate. stargate sg-1 biter ve stargate atlantis devam eder. daha sonra ise seriye stargate universe katılır. her dizide farklı bir şeyler yakalarsınız. brad wright diye bir adamın varlığından haberdar olursunuz. tüm fikirler aşağı yukarı bu adamdan çıkmaktadır. daha fazla detayı merak edersiniz. dünya üzerinde asgard ı seven, kadimlerin neler yaptığını merak edenin sadece siz olmadığınızı öğrenirsiniz. stargate in kendine göre bir havası vardır. dünyayı kurtarmak üzereyken bile yapılan espriler inanılmaz eğlencelidir. verilen anlık tepkiler çok gerçekcidir. tamamen gerçek bir dünyadır. bu dünyayı görmek isteyen ve bu dünyada bir süre yaşamak isteyenler için açılmış huzur kapıları gibidir. stargate gibi alternatif bir dünyanın olduğu bir gerçeklik , gerçekten yaşanılabilir olandır. o gerçekliği uzun süre yaşamak adına belli periyotlar ile bu dünyaya dönersiniz. bir daha kopmak istemeseniz de herşeyin bir sonu vardır. stargate de sonlanır ama artık eskisi kadar üzmüyordur. umutsuzluk yerine umut veriyordur. hayatı daha yaşanılabilir kıldıkları için bu evrene ne kadar teşekkür edilse ya da minnet duyulsa azdır sanırım. kötü dönemler herkes için vardır, umuda ulaşmak ise bazılarına bir dizi kadar yakındır.

  • ''siz yardım edilmiş yoksullar istiyorsunuz, biz ise ortadan kaldırılmış yoksulluk.''

    seçim olmasa dar gelirli akıllarına bile gelmeyecek kendilerini ve yandaşlarını beslemekten.

    işsizliğe çözüm bulun, enflasyonu düşürün, insanca yaşamaya yetecek ücretler verin. açlık sınırının altında değil! bunları yaparsanız zaten insanların dar bir geliri ve borcu olmayacak

    t: bir seçim yatırımı

  • not: debe olmus herkese teşekkür ederim.
    o kadar güzel yorumlar geldi ki anlatamam.
    uydudan yerini abiyi buldum. telefon da var. sizler de o insanları görmek isterseniz buyurun link

    çanakkale'deyiz.
    geçici işlerle falan para kazanıyoruz ev arkadaşımla. paramız bitmiş dolap bomboş ve günlerden cumartesi. aileler haftasonu nedeniyle para gönderemez kaldi ki hafta arası olsa da çok gönderebilecek durumda değiller . evde sise de az su kalmış ekmek olsa da yesek modundayiz. tüm çantalar cepler karıştırılıyor 1 ekmek parası olan 45 kurusu bulmak için. 15 kuruş çıktı...
    116 nin oradaki malazgirtli abinin simge ekmek fırınına gidip borçla ekmek isteyelim dedim yapacak bisi yok.
    utana sıkıla fırıncıya "abi 15 kuruşu simdi versek pazartesi kalani tamamlasak olur mu dedik"
    yüzümüze baktı "ne diyorsunuz kızlar siz" dedi.
    dediğimize diyecegimize pişman olduk ama laf ağızdan çıkmıştı bi kere.
    firinca abimiz güzel yüreğiyle bir poşete 2 ekmek, 2 simit birkaç pohca koydu. yarın pazar kahvaltısı için de erkenden gelin dedi. oyle paranız yokken utanmak sıkılmak yok gelin birlikte soframızda yer içeriz. paranız olunca ödersiniz demişti.
    simdi o abiyi düşünerek yazıyorum ve ağlıyorum.
    keşke gidebilsem yine içimde kaldı.
    ha bir de biz okuldayken komşumuz seyhan abla kaynanasindan gizlice evden cay , peynir falan koyar bir poşete, kapımıza asardi.
    her birine minnetimi iletiyorum, unutmadım yaptıklarınızı her daim sizleri anıyorum ve yolumuzdan devam etmeye çalışıyorum.

  • sizlerden ricam, yolda gordugumuz her turbanli hanimefendiyi kafalarda yer eden "gerici, haramzadelerin safinda" onyargilarla nitelendirmeyelim. ben bu videoda konusan 2 hanimefendiyle gurur duydum.

  • eğer varsa üniversitelerin hayvan hastanelerine gidilerek aşılabilecek sorun.

    benim oğlanı da kısırlaştırmak gerekti, bir veterinere gittik "%50 yaşar, %50 ölür. fiyat 300 tl" diyince "kasaba söylesek kedinin takımlara satır vursa yaşama ihtimali daha yüksek, dalga mı geçiyorsun sen" diyerek çıktık. üniversite vet. fakültesi hayvan hastanesi'ne giderek 30 tl operasyon, 10 tl elizabeth yakalığı, 5 tl'de ilaç* parasıyla 45 tl'ye çok güzel ilgili ve alakalı bir hizmet aldık.

    fırın gibi ısıtıcının** olduğu cihazda 4 saat kedinin ayılmasını bekleyip 20dk'da bir "narkoz sebebiyle gözü açık olan kedinin gözleri kurumasın" diye suni göz yaşı damlası damlatmaları, sürekli ilgi ve alakaları da ayrı bir güzellikti.

    gelen sorular üzerine edit: izmir ege üniversitesi ve sivas olmak üzere iki farklı hayvan hastanesinde de hizmet çok iyi. ege'nin güncel fiyatları bilmiyorum ama yukarıdaki yazan olay sivas'da 6 ay önce gerçekleşti.

  • suriye sınırları içinde olup adı ayn-el arab olan şehre ayn-el arab demektir. bir ülkedeki yönetim boşluğundan faydalanıp, o şehri ele geçirip, adını değiştiriyoruz demekten çok daha insalcıl ve makuldur.

  • konu atv olunca yanında vantilatör çalışıyor, üstten misket atıyor olabileceklerini düşündüğüm video.