ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
recep tayyip erdoğan'ın cuma namazı konvoyu
-
(bkz: cuma namazı) erdoğan'a gelseymiş daha kolay olurmuş.
birinin kitap okuyup okumadığını anlama yöntemi
-
internet üzerinden konuşun. dilbilgisi size yardım edecektir.
volvo xc60 ve kartal'ın yaptığı kaza
-
büyük bir olay anlatırsın ama bazı insanlar hiç tepki vermez ya işte öyle bir kaza.
volvo bey insan bi tepki verir, en azından farını kır arkadaşım. şahin bey pert olmuş sizdeki bu vurdumduymazlık nedir?
debe editi:
(bkz: haydi birbirimize imzalı kitap hediye edelim)
uludağ'daki aşırı ucuz restoran
-
yukardaki elemanın roma'ya gitmediği ne kadar da belli.roma'nın en lüks yerine gitseniz bile bir dilim pizza 15-20 euro değildir.
6 temmuz 2022 doktor cinayeti yayın yasağı
-
aynı hızı önlem alma konusunda gösterselerdi şu an ne bu kadar doktor öldürülmüştü ne de ülkeden ayrılmıştı.
sözlüktekilerin arabaları
-
(bkz: fiat doblo) arkasında padişah tuğrası da var.
sözlükçülerin yediği tarihi dayaklar
-
yıl 1978 niğde'nin bor ilçesinde lise öğrencisiyim o yıllar. yaz tatilinde kendi dükkanımıza gitmeden önce bir kırtasiyeci kasetçi abimiz vardı. onun gazeteleri motosikletiyle dağıtması için ben onun dükkanını 1-2 saat kadar beklerdim. bir gün benden yaşça büyük bir abimiz dükkana geldi tommiks, teksas, kaptan swing gibi resimli romanlardan üçer tane aldı. bende bu kitapların kim için aldığını sorduğumda " benim çocuklara " alıyorum dedi. bende "bu kitapların çocuklara bir yararı yok şiddete yönlendirir bence sen red kit almalısın hem red kit amerikan toplumuyla kapitalizmle dalga geçer eğlendiricidir " gibisinden bir sürü lüzumsuz laf ettim. adam sinirlendi " sana ne kardeşim, ne kadar bunların parası" dedi aldıklarnın parasını verdi gitti. ertesi gün gene kırtasiyeciye yardım için gittiğimde " aman gelme dün ülkü derneği başkanı dernekte milliyetçi mücadele öğrensinler diye kitap almak istemiş sen dalga geçmişsin red kit önermişsin sana çok kızmışlar aman evine git ortalarda gözükme seni dövecekler" dedi. yirmi gün kadar korku ile evde geçirdim. sonra okullar açılınca bu olayı unuttum bir gün okula giderken ensemden bir yumruk yedim. arkasından karnımdan yediğim yumrukla yere düştüm. bir anda etrafımda neredeyse 20 kişi vardı. tekme tokat öyle bir dayak yedimki gözümü bor devlet hastanesinde açtım. tedavi sırasında sigara içmeye koridoro çıktığımda doktor ve hemşireler başımdan geçeni öğrenmiş elimde sigara gördükleri için adımı red kit koymuşlardı. bu olayda fecaat olan ülkü derneklerinin milliyetçi mücadelenin nasıl olacağını öğretmek için resimli roman kullanmalarıydı.
amerikan film klişeleri
-
telefon çalar ve arayan kişi kanal ismi vermeden yalnızca "televizyonu aç" der.. adamımız da anında doğru kanalı açar.. lan bi kere de farklı bi kanal aç sonra da telefondaki dallamaya "hangi kanal birader?" diye sor! koskoca amerika'da bir tane mi tv kanalı var??
ilk maaşla yapılanlar
-
anneme alyans almak. beni ankara'da okutmak için alyansına kadar satmak zorunda kalmışlardı ailem maalesef, okulu bitirip stajyer avukat olarak ilk kazandığım maaşımla yaptığım ilk iş annemin alyansını almak oldu.
19 litrelik damacanayı sebile yerleştiren kız
-
kendi yerleştirse kıllı, damacanayı getiren abiden rica etse yollu, yapmasa pasaklı, kocasını beklese feminist olacak kızdır.
fakirlik belirten hareketler
-
1990'lı yıllar henüz 8 yıllık eğitim bile yok...
ablam ve ben aynı liseye gidiyoruz. ben ortaokula yeni başlamışım, ablam da lise sonda. ailemin durumuysa kötü... yemek ucuz olduğu halde bir günde en fazla bir yemek parası verebiliyorlar.
ben o parayla gidip yemeği alıp bir güzel yiyorum. sonra "doymadım" diyerek tekrar yemek istiyorum. getirip gizlice masada oturan ablama veriyorum. tabii bazen yemek artmıyor veya ana yemek bitiyor, makarna pilavla idare ediyor ablam.
bir gün hiç unutmuyorum, yemeği almış, ablama teslim etmiş, yemekhaneden çıkmak üzereyken yemekhaneciyle göz göze geldim...
insan çıktı adam, kafasını hemen çevirdi. ama yine de artık her gün yaşadığım ızdırap iki katına çıktı. önüne gelip "ben doymadım" dediğimde biliyor, hiç yüzüme bakmıyor. dolduruyor...
hatırlaması bile can sıkıcı...