ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
metin akpınar
-
ben bir gün bu adamın sohbet ettiği masaya oturdum. masada 12-13 kişi falan var. rakı masası haliyle tabi, kendisi bir oturuşta 2-3 büyük devirdiği için. zaten uzun rakı masalarıyla meşhurdur. 15 saat, 20 saat hatta daha fazla.
neyse abi ben entelektüel bir insan görürüm kendimi. masaya oturdum iki saat içinde ağzım açık dinliyorum kendisini. müthiş bir insan. müthiş bir birikim. bilgi. kültür. entelektüellikte tavan. hikayeleştirerek anlatımlar. beş saat nasıl geçti anlamadım. inanılmaz donanımlı birisi.
sordu bir ara neden hiç konuşmuyorsun diye. dedim benden fazla bilenlerin olduğu yerde susmayı öğrendim. yanlış değil ama eksik öğrenmişsin dedi. senden çok bilenlerin senin bildiklerinin hepsini bilmelerine imkan yoktur. konuş ki biz de senden öğrenelim, dedi. mütevaziliğe bakar mısın.
diktatörlüğü desteklemediği sürece siyasi görüşü umrumda değil. ki entelektüellik muhalif olmakla neredeyse eşdeğerdir.
microsoft türk firması olsaydı olabilecekler
-
-microsoft nakliyat inşaat turizm makine sanayi şarküteri bilişim ve ticaret ltd. şti.
ilginç etimolojik bağlantılar
-
işin esprisi sözündeki espri.
fransızca esprit kelimesinden geliyor. ruh/öz anlamında. "işin özü, işin aslı" anlamında kullanılıyor türkçede cümle içinde.
espri türkçede daha çok ince söz, nükteli söz anlamında. zekice düşünülmüş komik sözler için kullanılıyor günümüzde. gülelim eğlenelim gibi. ama işin esprisi'nde gülünecek bir şey yok. işin aslı kastediliyor.
bir de espri'nin türkçe sözlüklerdeki anlamında yer alan ince ile ingilizce thin arasında bağ var. ti'ye almak'daki ti, thin'den geliyor. inceden alaya almak gibi.
ek: çok güzel bir mesaj geldi
ingilizlerin "spirit"i ile bizdeki "ispirto" da bu bağlamda ilişkili... ruh, bazen varlığın özü olarak addolunmuşken, bazen ondan geçen, onu (varlığı) terk eden, uçucu bir şey olarak betimlenmiştir. ispirto gibi ya da bildiğimiz "ruh"gibi. arapçadaki anlamıyla ruh, gidendir. anlam (espri) da sözün ruhudur.
google maps
-
geçen kış; edirne'de yaşayan ve alzheimer benzeri bir hastalığı olan ihtiyar teyzemin "tepesinde kamera olan araç" gördüğünü iddia etmesi üzerine ailece, "tabi canım, gugıl da edirne'ye bayılıyordu" demiştik.
el birliği ile bizi g.t ettiniz; teşekkürler google, teşekkürler teyzeciğim!
edit: hatırladıkça utanıyorum, ortamda "uzaylı" göndermesi yapan amcalar bile olmuştu. :(
little caesars
-
kezban olana hakikaten kezban derim de bence burada alenen taciz var. tacizin taciz olabilmesi icin illaki adamin "senin uzerine getirdigim karisik pizzadan dokup yalamak istiyorum" demesi gerekmiyor. sen is iliskisi icinde bulundugun bir insani, istemedigi halde, numarasini izinsizce kullanarak rahatsiz ediyorsun. bu rahatsizlik durumu tacizdir. olay bu. bak, kapida verir kiz numarasini sana, eyvallah derim. ama bu sekilde yanlis bir hareket. kezo falan diyip elemani savunmanin mantigi yok.
sözlük yazarlarının yalnızlık dereceleri
-
cuma akşamı işten eve döndüğümde giydiğim pijamaları pazartesi sabah çıkarıyorum.
eski sevgiliyi hatırlattığından dinlenemeyen şarkı
yüzme bilmeden gemiye binmek
-
uçma bilmeden uçağa binmekle aynı şeydir.
gelmiş geçmiş en iyi türk filmi esprisi
-
kibar feyzo - kemal sunal
günlük dağıtımı sırasında kemal sunal'dan önceki personele 300 lira verilirken kemal sunal'a 100 lira verilir ve kemal sunal sorar,
- hepsi bu kadar mı kurban ?
- evet
- benimki niye ötekilerden eskik
- onlar sendikalı
- bende harranlıyam
- git ulan işine
- patronda sendikalı herhalde hemşerisini tutuyor.
polisin murat övüç'e iğrençsin demesi
-
o kadar içim burkuldu ki videosunu izledikten sonra. gözleri dolmuş, hırpalanmış.
adam şu tehlikenin kol gezdiği günlerde kendini tehlikeye atıp kolonya dağıtıyor. özellikle bunu kendisi elden yapıyor, kimseye de yaptırmıyor.
siz nasıl bu adamın yüzüne karşı "iğrençsin!" diyebiliyorsunuz?
vicdan yoksunları sizi.
17 eylül 2018 iş bankası açıklaması
-
iş bankasının öğle menüsünde bolca yürek servis edildiğinin ispatıdır.
sözlükçülerin başından geçen doğaüstü olaylar
-
sıkıntılı bir evliliğin son demleri.
allahın günü evden kovuyor filan. para yok pul yok, sığınacağım kimse yok. düşmanıma bile dilemediğim bir kardeşim var, kocamdan beter. kocam almaya geldiğinde tıpış tıpış geri dönmek zorunda kalıyorum. onur gurur yerlerde.
yaklaşık 3-4 yıl kadar sürdü bu durum. iş bulamadığım için boşanamıyorum, aile evine sığınamıyorum, aşağılanıyorum, psikolojim dibe vurmuş.
kpss'ye filan girmiş, atanamamıştım.
açıktan atamalar vardı, adliyenin sınavına başvurdum.
hiç kızmayın, döne döne referans aradım, bulamadım.
yaradana emanet girdim mülakata.
açıklanan 55 kişilik nihai listenin 55.sırasında ismimi gördüm. mucize kısmı bu.
evraklar toparlandı, istenen belgeler ayarlandı filan, başlayış yapmanız için çağıracağız dediler, başladım beklemeye.
durdular durdular, tam da doğum günümde çağırdılar, memuriyete girişim doğum günümde oldu. bu da doğaüstü olan kısmıydı.
kimilerinin beğenmediği, basit, değersiz bulduğu o kıytırık memuriyet benim hayatımı kurtardı. kelepçelerimden, mecburiyetlerimden, ezilmekten kurtardı. o beğenilmeyen üç kuruş maaşım beni zalime minnet etmekten kurtardı. doğum günüm ikinci kez miladım oldu.
15 yıldır hem doğum günümü, hem mesleğe girişimi kutlarım. doğum günümde aldığım terfim en güzel doğum günü hediyemdir 15 yıldır.
ekleme: ilk debem. çok teşekkür ediyorum.
kocamı boşadım. aile evine de donmedim. kardeşimle iletişimi kestim. kimseye minnet etmeden sıfırdan hayatımı kurdum. muhteşem bir hayatim var.