ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
oy istemeye giden ak partili ablaların yediği ayar
-
yavuz "hırsız" modunda gerçekleşmiştir. utanmadan "at gözlüğu" diyor süprerzekalı ablam.
af edersiniz ama bu ülkede insanlara "at gözlüğünüzü çıkarın" diyecek en son insanlardır akp'liler.
sinan akçıl ve gülşen'in şarkı sözü çalması
-
bu kadar saçma şarkıyı insan yazdım demeye utanır, adam gitmiş dava açmış bi de.
türk müziğine verdiğin zararlardan ötürü bizim sana dava açmamız gerekiyor.
dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar
-
yaşlı teyze otobüse biner.
teyze: (şoföre) evladım biletim yok binebilir miyim?
şoför: yolculara sor teyze...
teyze: (yolculara dönerek) binebilir miyim?
mutlu yıllarımız
-
bu gün festivalde bir dostla izlediğimiz orjinal adı anni felici olan daniele luchetti filmidir. abim evin tek çocuğu filmini de sevmiştim ama bu filmi daha çok beğendim. dönemin avangard sanat arayışlarını, günümüz ilişkilerini, aile yapılarını sorgulayan filmdir. filme italyan estetiği hakimdir; izlerken en çok anımsadığım film cahil perilerdir. filmin sonunda insanın italyanca öğrenesi geliyor.
filmin tek kötü yanı city'sde izlemiş olmam, yoksa çok samimi ve akıcı bir film.
düğün videosunu david lynch'e çektirmek
-
çok az kişi sonunda evlenip evlenmediğinizi anlayabilir, bir çokları için de evliliğiniz önemi olmayan bir ayrıntı olur.
fernando muslera
-
formaya 4. yıldız yerine küçük bir resmini koyalım. adam yıldız zaten.
girmesi kolay çıkması zor olan yerler
insan
-
gecen hafta olcum yapmak icin calve'nin uretim tesisindeydik. sabahtan basladik olcume, her sey normal, ancak aksam uzeri kesif bir sarmisak kokusu yukseldi. refakatcimiz olan calisana sordum, "sarmisakli mayonez mi" uretiliyor. adam soyle yanitladi, "evet, saat beste vardiya degisimi oluyor, arkadaslar da uretimi sonraki vardiyaya birakmak icin bu saatte basliyorlar ki kendileri kokudan etkilenmesin."
"haaaah" dedim, iste insan nedir diye sorsalar tanım olarak kullanılacak bir hadise. ınsan neydi, insan, "kötü koşullardan ben etkilenmeyeyim de benden sonrakiler napiyorsa yapsin" diyen aklievveldi. seni sevmiyorum insan, seni bulacam oglum!
haç işareti gördüğünüz eczaneye girmeyin
-
evet girmeyin ki biz girip rahatça aradığımızı bulalım. destekliyorum.
sözlükçülerin yediği tarihi ayarlar
-
sözlükçülerin herhangi bir zamanda ve herhangi bir mekanda, eşinden, dostundan, arkadaşından, sevgilisinden yediği ve bir daha da unutamadığı ayarlardır.
sözlük hep egonuzu kabartacağınız yer mi olacağıdı ?
benim hikayem bundan 10 sene öncesine tekabül ediyor. düşün işte 10 yıldır unutamadım...
daha 15-16 yaşlarındayım... işbu ayarı veren kız, tüm hayvanlardan korkuyor. kedi, köpek hadi neyse de, dur birazdan söyleyecem... ! çok samimi değiliz, birbirimize açıkçası biraz da gıcık oluyoruz.
ayrıca ortamda bir de başka bir kız var ki, yeni gelmiş (babasının tayini buraya çıkmış… olurdu öyle şeyler, sonra 2-3 yıl içinde giderlerdi. vizonteledeki gibi.), hoşlanıyorum ve bir şekilde onunla daha çok konuşmak istiyorum.
oturmuş açıkhava bir kafede muhabbet ediyoruz, o sırada 5-6 metre öteye bir kuş konuyor ve kız bu kuştan tırsıyor.
bir insanın bir kuştan korkabileceğine ilk kez orda tanık oluyorum ve
-yuh ya, diyorum, senin de korkmadığın herhangi bir hayvan türü var mı ?
-var, sen.
diye kısa ve öz bir kroşeyle işimi bitiriyor orda. masada diğer elemanlar gülemedi bile o kadar ağırdı ki. halbuki gülseler, "off" deseler "abowww" deseler belki de bu kadar koymayacak. hele de hoşlandığım kızın yarı sırıtmalı surat ifadesi yok mu dün gibi gözümün önünde halen... bak yine fena oldum.
300 yıl sonra gelen edit: bu hikayede beni nakavt eden kızın adı birgül’dü. kocası onu terketti (galiba ona da böyle ayarsız bir ayar verdi :) ). hoşlandığım kızın adı da özay. ne oldu ne etti hiçbir fikrim yok. tolstoy okuyunca böyle saçma detaylara giresim geldi. bye.
torpil mektubunu yanlış yere fakslayan akp'li
-
torpilsiz iş bulabilen bir tane akp'li olmadığı için şaşırılmaması gereken haberdir...
adamların kümülatif iq'su bile 90 etmiyor, başka türlü nasıl iş bulacaklar?