hesabın var mı? giriş yap

  • türk deniz kuvvetleri'nde bahriye adeti olarak sürdürülen bir gelenektir. özellikle pazartesi gününün seçilmesi ve pişen yemeğin kuru fasülye olmasının ise iki temel nedeni vardır. birincisi, gemilere erzak haftalık olarak pazartesi günü alınır. çünkü pazartesi tornaçark günüdür ve haftalık mesainin başlangıcıdır. her günün yemeği için de bir önceki günden hazırlık yapılır (bkz: baklagillerin bir gece önceden ıslatılması şartı). pazar günü yemek hazırlamak için yeteri kadar taze erzak kalmamış olduğundan, ertesi güne pişirmek için kuru bakliyat kullanılır ve hazırlaması diğerlerine göre daha kolay olan, kolay hazmedilen ve kolay kolay bozulmayan kuru fasülye bu noktada en mantıklı seçenektir. eskiden gemilerde buz dolabı olmadığından dolayı da etsiz pişirilmiş ve küçük taneli olanı en geleneksel olanıdır.

    ikinci neden ise, savaş gemileriyle haftalarca, hatta aylarca süren uzun seyirlere çıkılmasından dolayıdır. uzun süre denizde kalmak zaman algısını zayıflattığından personele hafta başını hatırlatmak için pazartesi günleri kuru fasülye çıkarılır. ayrıca sürekli açık denizde bulunmak belli bir noktadan sonra taze su tüketimini azalttığından, suni olarak damıtılmış su tüketimi artar. saf su, mineral bakımından zengin olmadığı için, personel hazımsızlık çekebilir. işte bu noktada, kuru fasülye hem hazmı kolaylaştıran bir yemek olduğundan, hem de protein ve lif kaynağı olduğundan pazartesi günlerinin vazgeçilmez ve geleneksel yemeği haline gelmiştir.

    https://www.dzkk.tsk.tr/…e_kuru_fasulye_yenmesi.pdf

  • konuşamayan, yürüyemeyen fakat yattığı yatakta gözlerinin yaşını silebilecek kadar gücü olan bir annenin evladı tarafından söylenen söz. bu insanlar ankara'da yaşıyor. türkiye cumhuriyeti'nin başkentinde. ve devletin bu insanlara verdiği aylık para 130 lira. aslında bunun üzerine söylenecek bir söz yok. birileri insanların vergileriyle kendi evine jakuzi yaparken böyle insanlar çöpten bayat ekmekleri toplayıp karnını doyuruyor. sizin yöneteceğiniz devleti, sosyal devlet anlayışınızı, demokrasinizi, gelmişinizi, geçmişinizi...

    edit: sabah evden çıkmadan önce bunları yazmıştım, meğerse adam sahtekarın tekiymiş. vay be. bütün gün senin için üzülmüştüm be adam. o sümüklü gözyaşların, çocuklar gibi zırlaman. belli ki annen kendi durumuna değil, senin gibi bir evlat yetiştirdiğine ağlıyormuş. şu an senin için daha çok üzülüyorum adam. yalancı olmana, aç kalmandan daha çok üzülüyorum adam. sümüklü adam. terbiyesiz adam. benim duygularımla oynadın lan. hıyar olsan cacığa doğranmazsın bundan kelli. al işte edit'i entry'sinden uzun bir entry daha. bunlar hep senin bok yemen sümüklü adam.

  • elon musk'ın ceo'su olduğu spacex'in küresel internet projesi için ilk uyduyu göndermesi ile hayata geçmeye bir adım daha yaklaşan realite

    kaynak

    proje ile internet hızının ciddi derecede artması ve internet erişimi bulunmayan noktaların da online dünya ile buluşması hedefleniyor.

    not: elon reizin askerleriyiz

    edit: imla

  • mükemmel bir herif ya, gece gorusu programını arayıp baglanması yetmiyormus gibi hande firata "e biraz sus da aciklama yapayim" demis bir kraldir.
    hazir aramisken turk medyasinin ne kadar acinasi bir halde oldugundan bahsedip; ayni zamanda fetonun iadesi icin amerikaya resmi bir basvuru yapilmadigini da ifsa ederek telefonu kapatmistir.

  • ata binip yukarlara çıkma, uyduları ikiye bölme gibi şeylere muhtemelen kimse inanmayacaktı.

    vaazlar kayıt altında olacağından bazı sonradan gelen hikayeler olmayacaktı. elimizde pür-i pak bozulmamış bir kitap olacaktı.

    konuyu üstü kapalı bu kadar anlatabildim. akit kızıyor.

  • bazı durumlarda riskli olabilecek seslenme şekilleridir.

    - köprüyü geçince inebilir miyiz dayı.

    (evet günün birinde dayak yiyeceğimi biliyorum)