hesabın var mı? giriş yap

  • 2. dünya savaşı yıllarında aşk yaşanılacak kadın. savaştan dönen ya da savaşa giden askerlerin tren garında öptükleri kadınlara da benzemiyor değil. bayılırım 2. dünya savaşı yıllarının koyu kırmızı rujlu, şapkalı asil kadınlarına. kalmadı artık böyle kadınlar.

  • cidden acayiptir. adamın neden dokunduğu meçhul kapağın açılacağını da bilemez dokunan kişi. gerçekten son zamanlarda izlediğim en ilginç video.

  • fbi, eleman alımı için duyuru yapar. üç kişi başvurur. fbi binasında adayların hepsiyle tek tek görüşmeler yapılmaktadır. ilk adam içeri alınır ve şu sorular sorulur:

    'karını seviyor musun?'
    'evet, efendim.'
    'ülkeni seviyor musun?'
    'evet, efendim.'
    'pekala, biz karını da getirdik. şu an yan odada.' ve masanın üzerine bir tabanca koyar. 'şimdi odaya gir ve karını öldür!'

    adam silahı alır, yan odaya geçer. 5 dakika hiç ses duyulmaz. adam tekrar ilk odaya geri döner. kravatı gevşemiş, ter içinde kalmıştır.

    'yapamayacağım efendim.' ve orayı terk eder. ikinci adam içeri alınır. aynı sorular, aynı yanıtlar... ve ona da içeri girip karısını öldürmesi söylenir. adam da yapamayacağını söyler ve ayrılır.

    son adam temel içeri girer. aynı sorular. aynı cevaplar. ona da içeri girip karısını öldürmesi söylenir. temel içeri girer. 5-10 saniye sonra içerden silah sesleri gelmeye başlar. 'bam, bam, bam, bam, bam, bam!' derken kısa bir sessizlik ve ardından gürültülü bir cam kırılması duyulur. adamlar içeri girer, temel biraz terlemiştir. fbi personeli sorar: 'ne oldu?'

    temel cevaplar : 'efendum bana verdiğunuz silah kurusıkı çıktı, o yüzden karıyı camdan aşağıya atmak zorunda kaldım.'

  • yere zannettiğinizden daha çok leblebi, fıstık, vs düşürüyor olduğunuz. ne kadar dip köşe temizlik yapılsa da illa bir koltuk minderinin içinden göz kırpan çıkar.

  • yok kardeş 3 kişi 5 kişi değil. 6.000.000 kişi. düşünün ki 18 yaş altı çocuklar, oy kullanmamış kişiler, yaşlılar falan yok. öyle boş yere horozlanmayalım. makul olalım. rasyonel seçimler yapalım.

    12.000.000 chp seçmenini saymıyorum bile.

    danimarka 5.605.836
    kırgızistan 5.551.900
    finlandiya 5.497.302
    slovakya 5.424.058
    singapur 5.310.000
    türkmenistan 5.240.000
    norveç 5.214.890
    lübnan 4.822.000
    kosta rika 4.667.096
    orta afrika cumhuriyeti 4.616.000
    irlanda 4.585.400
    gürcistan[8] 4.483.800
    yeni zelanda 4.472.390
    kongo cumhuriyeti 4.448.000
    filistin 4.420.549
    liberya 4.294.000
    hırvatistan 4.290.612
    bosna-hersek 3.839.737
    ...

    edit : ne demek istiyorum? bu insanlar 'varlar'. havuz medyası istediği kadar yokmuş gibi davransın varlar. ve birkaç kişi değiller. sevelim ya da sevmeyelim. seçimleri doğru olsun, yanlış olsun, seçimleri bize zarar versin ya da vermesin, yok edilemeyecek, ortadan kaybolmayacak, hatta sayıları artacak milyonlarca insan var.

    türkiye'de 20 milyona yakın muhalif seçmen var. hiçbir zaman ortadan kaybolmayacak bu insanlar. bu ne demek?

    çatışma kültürü sürdürülemez. uzlaşı şart. bir seçim değil. mecburiyet. uzlaşmak zorundayız.

    bu ülke eğer çatışmayı devam ettirmek istiyorsa, hınçla, öfkeyle yönetilmek istiyorsa, kaynaklarını hızla tüketecek. iktidarı yönetenlerden bahsetmiyorum. bizzat halkımız rasyonel davranmalı, kamplaştırma niyetinde olan insanlara mesafe koymalı.

    chp: 12.000.000 kişi, 12.000.000 müşteri, ekonomiyi çeviren, örgütsüz, plansız 12.000.000 insan. bu demek değil ki yoklar. varlar kardeşim. seslerini duyuramadıklarına bakmayın. çocukları duyurur, torunları duyurur ama eninde sonunda varlıklarını farkedersiniz.

    ve siz bu insanları zorla örgütlü olmaya itiyorsunuz. inanın bana nasıl dindarlar zamanında bir yere itildiyse, bu insanlar da karşınıza çok daha örgütlü ve hırsla çıkacaklar. siz akıllı davranın. ülkemizin kaynaklarını, insan kaynağını, gençlerimizi boş kavgalar için harcamayalım.

    daha farklı bir çatı kuralım. yeniden biz olmanın bir yolunu bulalım.

    edit 2 : değerli arkadaşlar hala algı operasyonu falan diyorsunuz. ysk sonuçları ortada. 6.000.000 hdp seçmeni yok mu? manyak mısınız nesiniz? gerçek bu. işine gelse de bu gelmese de bu. ne yapayım? dünyanın gerçeklerini mi değiştireyim? var olanı yok mu edeyim. iyi alıştınız.

    gerçeği değiştirmek istiyorsan önce onu kabul edeceksin.

  • dun bir ara markete ciktim yemeklik bi'seyler alayim diye. sebze-meyve reyonundan oylesine aldim bi'seyler. domatesi normalde incelerim filan. cunku; benim icin onemli guzel domates. hic ugrasmadan ilk elime gelenleri aldim eve geldim.
    domatesi bi' kestim, bildigin domates kokuyo cekirdekli filan. tadina baktim, muhtesem.
    dunden beri gidip gelip dolabi acip domatesleri seviyorum. utanmasam gece koynuma alip uyuyacagim.
    aklima gelmisken, gidip biraz daha izleyeyim.
    domates kadar guzel sey var mi su koca kainatta ?

  • didim'de o yazın popüler bir diskosu, tıklım tıklım. "all that'she wants is another baby" türünden eserler icra etmekte dj, içki su gibi akmakta.

    - aaa, bak şu herif şey değil mi ya..
    - izenadır beybi yeeeeee...
    - abi baksana lan, naim süleymanoğlu şu adam.
    - oll det şi vanz, huuuuuuu....
    - başlayayım senin dansına olum, baksana.. koskoca.. ehem, yani küçücük naim süleymanoğlu burnumuzun dibinde, ben bi meraba diyeyim. süper bişey.. geliyor musun?
    - şiz gat tımarrov, oğl det şi vaz....
    - iyi takıl sen, geliyom ben...

    (15 saniye sonrası)

    - haydaa gittim herife, naim abi dedim meraba. değilmiş naim. bi de korumayla geziyo düdük. naim değilsen ne koruması, alla alla. koruma da direk gibi. omzumu çürüttü it.
    - nereye kayboldun sen harbiden?
    - anlattım ya bi saat, şurdaki adam, naim süleymanoğlu'na acayip benz..
    - şu bücür mü, halil mutlu değil mi o. vay be, olm gidip meraba desek mi?
    - hass...