• van depremi için ülkemize gelen japon yardım organizasyonunda doktor olarak görev yaparken meydana gelen ikinci depremde yıkılan otelin enkazı altında kalarak hayatını kaybetmiş deprem değil bina öldürür gerçeğini yüzümüze vurarak aramızdan ayrılmıştır. mekanı cennet olsun.
  • 10 dakikadir dusunuyorum, diyecek soz bulamiyorum; japonya'dan buraya depremzedelere yardim amaciyla gel, sonra yardim ettigin milletin devleti seni 5.6'lik bir depremde yikilacak bir binaya yerlestirsin.. kendi ulkende kendini yetisitir, doktor ol; eşinle, cocugunla, ailenle mutlu bir sekilde yasarken, belki esini binbir turlu lafla ikna ederek kalk buralara gel, guvendigin o yabanci devletin seni yerlestirdigi otelin yikintisi altinda goz gore gore can ver..
  • ''döşemeleri kaldırsak bina sahibine masraf olacaktı, o yüzden dışarıdan baktık'' diyerek kontrol edilen binanın enkazında hayatını kaybetmiştir.

    evet, şimdi katilini kutsamaya kaldığınız yerden devam edebilirsiniz.
  • insanlık şehidi.

    huzur içinde uyusun. utanıyorum, fazlasıyla utanıyorum ama daha çok üzülüyorum.

    12 yıl önce bizim yanımızdaydınız, şimdi van'dasınız. canımızı kurtardığınız yetmedi, canınızı da verdiniz. nasıl ödenir ki sizin hakkınız?
  • dünyanın en bahtsız erkeği. sen o ballandıra ballandıra anlatılan ülkenden buraya, bu si?ik ülkeye, depremzedelere yardıma gel, sonra da kaldığın otel depremde yıkılsın ve bu senin ölümüne sebep olsun. diyecek bir şey bulamıyorum. van'da insanlık dramı.

    http://gundem.milliyet.com.tr/…/1461159/default.htm

    edit: muhendis uyardı. erkekmiş.
  • şimdi hatırlayamadığım bir haber bülteninde, "kendi ülkesi*nde bu şiddette bir deprem olsa uykusundan uyanmayacak olan" şeklinde sunulan kişi.
  • zaten çok severdim miyazaki ismini. (bkz: hayao miyazaki), şimdi daha da çok seviyorum artık.

    bizi biz bile umursamazken, o kalkmış gelmiş taaa nerelerden.

    kendi ülkesi bizimkinden kat kat büyük bir fekalet yaşamışken hemde.

    teorik olarak kendi ülkesinde ki felaket daha büyüktü belki ama, pratikte geldiği yerdeki felaket daha da büyük. çünkü japonyada hasarı veren, öldüren doğaydı. burda biziz, insanlar verdi zararı.

    onlar orada doğaya karşı ellerinden geleni yaptılar. yine de ölenler oldu, ama görece çok az.

    biz burada kolon kestik 1 araba fazla sığsın diye, kerpiç kullandık ucuz olsun diye, dere kumundan çimento yaptık. derenin kumu derede bile duramazken, akıp giderken alüvyon olup, biz ondan ev yaptık, otel yaptık. çocuklarımızı da doldurduk içine...

    sen yine de geldin buraya.

    kendi ülkende deprem oldu çok şiddetli. tsunami oldu, biz ne olduğunu bile bilmiyoruz adamakıllı. nükleer facia oldu, sen yine de geldin.

    ama burda, kendi ülkende varlığını bile hissetmeyeceğin bir deprem yüzünden pisi pisine öldün.

    seni öldüren, ne deprem, ne de yıkılan bina.

    seni biz öldürdük. devletin aymazlığı ve beceriksizliği, milletin fırsatçılığı ve açgözlülüğü.

    sen öldün, biz kaldık...
  • bende bazı durumları din mevzusuna bağlama huyu gelişti son zamanlarda, ve bağlıyorum:

    bu japon gencinin inancı şinto. yani inandığı milyonlarca tanrı var. özetle biz müslümanlara göre göre bir putperest. buna rağmen tüm şintolar gibi insana ve insan yaşamına inanılmaz bir önem veriyor. o yüzden kalkıp buralara kadar geldi, çok sayıda insanı hayata döndürdü. aslında belki de çoğu yeni nesil japon gibi ateist de olabilir, yahut çoktan budizm'e yelken açmış da... bilemiyorum...

    biz ki, bir yüce yaratıcıya; onun yaptıklarımızın karşılığını cennette ödül, cehennemde azap ile vereceğine inanan ve inancıyla müthiş bir biçimde övünen bir milletiz. buna rağmen, ne insan hayatına, ne de zerre kadar dürüstlüğe önem vermiyoruz.

    bu insan, buralara kadar gelip bizim için öldü. ona göre ölmeye değerdi ama, sizce bizim için ölmesine değer miydi?
  • dış yardımları kabul etmek / etmemek değil de; tsunami'leri, 8'lik 9'luk depremleri burnu kanamadan atlatan bu adamın, ülkemizdeki 5.6'lık depremle hayatını kaybetmesi bizim için utanç vericidir. resmen öldürdük adamı.

    edit: kadın değil erkekmiş.
  • türkiye'de öldürülmüştür. silahla filan değil; umursamazlık ve günü kurtarma çabalarıyla öldürülmüştür.
hesabın var mı? giriş yap