• bir grup birbirleriyle iyi arkadaş avukatın öykülerinin yer aldığı dizi, ancak olaylar çoğunlukla diziye de adını veren ally mcbeal çevresinde dönüyor. ally ördek dudaklı, patlak gözlü, anoreksik, kronik depresif, şımarık, egosantrik, nevrotik, kimi zaman şizofrenik, artık kırkına yaklaşmasına rağmen hala ebedi aşk, sevgi, yalnızlık, aman orda bebek gördüm, aman burda hayali oklar kalbime saplandı, ay gene gaipten sesler duyuyorum diye dolanıp duran aslında temiz bir sopa yese aklı başına gelecek bir bayandır; kaç sezondur bir arpa boyu yol ilerleyemedin be kadın, sevdiğimiz diziden de soğuttu anasını satayım.. gene de richard fish'e dikkat..
  • ne çabuk unutuldu bu dizi. imdb de puanına baktım: 6.9 a inmiş. üzüldüm doğrusu.

    ally mcbeal , 90 lı yıllar uçup gitmeden bize son hediye idi. herkes gibi ben de çok sever, cnbc-e'de izlerdim.. özellikle ilk 3 sezonunu büyük bir ilgiyle takip etmiştim. hem de evimdeki küçücük 37 ekran tv ile. duru boston görüntüleri, evlere şenlik mahkemeler, güzel müzikler, başarılı yan karakterler, ilginç bir mizah. ally'nin deliliklerini saymıyorum bile. ama üzerinde duracağım bunlar değil.

    en çok da o insanların iş çıkışı bir yerlere gidip eğlenmelerine imrenirdim.. dizi hakkında altını çizdiğim tek yorum budur...bahsettiğim "iş çıkışı eğlenmeler" bizde pek olmaz. yapanlara da hovarda ya da "gözü dışarda, evini ihmal ediyor" falan derler. oysa kadın-erkek mesai arkadaşları ile iş çıkışı bir yerlere gidip nefeslenmek, o günü yorumlamak, biraz patronu eleştirmek vs vs..keyifli olur gibi geliyor bana. bizim milletin aksine yunanlılar bunu çok yapıyorlar. neyse.

    yine çok sevdiğim başka bir dizi olan the practice in "anti" si olan allymcbeal çok çok güzel bir dizi idi. dünyamıza hızlı girdi ve hızlı bitti.
  • yayınlandığı dönemlerde her bölümünü ve her tekrarını izlediğim dizi.
    başarılı avukatımız otuz yaşına girmiş olduğunu kabullenmeye çalışıp, kabullendikçe daralmaktadır. izlerken 23 yaşında olan ben ise zavallı kadıncağıza 30 yaşında diye acımaktaydım. acınacak birşey yokmuş * bu sene anladım.
  • ally mcbeal'in güzel ve sancılı hayatını anlatan dizidir. ally'nin erkekler ile ilişkisindeki başarısızlıkları, kıskançlıkları, kırışmamak için gülümsememesi, işteki başarıları, zayıflığı, döpiyesleri, hayal dünyası, larry ile romantik ilişkisi, vb pekçok şey bizi 30lu yaşlarımıza hazırlamıştır.

    --- spoiler ---

    billy öldüğünde arkadaşlarımla telefonda bir yakınımızı kaybetmiş gibi dertleşip saatlerce ağlamamıza sebep olan dizidir aynı zamanda. bir de artık hepimiz 30.yaş günümüzde botox yaptırmamamız gerektiğini biliyoruz.

    --- spoiler ---

    sex and the city, seinfeld ve friends ile bugünkü espri anlayışımızı ve hayata bakışımızı etkilemiş dizidir.
  • cnbce'de yayınlandığı zamanlar üniversite yıllarıma tekabül eden, o zamanlar izlediğimde beni ally gibi bunalımlardan bunalımlara sürükleyen, robert downey jr. diziden ayrıldıktan sonra eski tadını vermeyen ama yine de en sevdiğim diziler arasında yerini alan bir dizidir kendileri. tabii bir vonda shepard faktörü de vardır ki tadından yenmez.
  • bölümlerden birinde bu sakar hatun, tam asansöre binecekken asansör kapanıyordu. kapanan kapılar arasında bir sağa bir sola savrulunca asansör tekrar açılıyor, ally biniyor ve bu durum asansördeki erkeklere pek sevimli görünüyordu.

    dün aynısının tıpkısını yaşadım. hiç sevimli görünmedim. iki tane erkek vardı evet ama "ay, vah" gibi sözler duydum. acıdılar bana resmen bi de ahaha.

    inanmayın dizilere, filmlere.
  • billy'nin 2. sezon 15. bölümde müthis bir tesbiti vardı ally için.bazı insanlar böyledir, asla mutlu olmayacak, asla boğulduğu hüznünden çıkamayacak, hep ayakları geri geri gidecektir. bugün bunu ben de vazgeçtiğime ithaf ederek tekrarlıyorum ki;

    --- spoiler ---
    i did love you. problem was you couldn't recognize it. love is wasted on you because you'll always be unhappy, that's why i left. you may go through your good times, but we both know the place you'll always go back to. i couldn't have pulled you out of your world, you would have pulled me into yours.

    --- spoiler ---
  • adliyelerde süründükçe kendisine bol bol küfrettiğim dizi karakteri kadın.

    bir neslin ağzına sıçmıştır bu dizi. tahminen 23-28 yaş aralığında bir grup kadın henüz orta okul-lise çağlarında ally kızımızdan etkilenip avukat olmaya karar vermiştir.

    hayır güzel, eğlenceli, izlemeye değer. yeniden yayınlanmaya da başlamış. sevinsem mi üzülsem mi bilemedim. şimdi bir nesli daha etkileyecek belki. dizinin başlarken bir uyarı yayınlansa bari; türk hukuk sistemiyle ilgili olmadığı gibi dünyada da yok böyle şeyler, kanmayın sakın diye.
    zamanında bunları diyelerdi biz hiç bu yollara girer miydik? suçumuz neydi bizim?

    --- spoiler ---
    tanrıya dava açmışlardı bir bölümde. bundan etkilenmeyecek bir insan evladı var mıdır yahu!

    --- spoiler ---
  • en güzel bölümlerinin robert downey jrin oldugu bolumler oldugunu düsündügüm, dizideki isimleriyle richard, john ve elaine'in de muthis oynadigini söylemeden edemeyecegim güzel dizi...
  • 4. sezon 2. bölümden:

    "evcil hayvan istemeyen bir arkadaşım vardı.çünkü öldükleri zaman çok zorlandığını söylemişti.belki ilişkiler için de aynısı geçerlidir.bilmiyorum." (ally)
hesabın var mı? giriş yap