mütevazi
-
ks. ilyic mutevazi. 1968'de yugoslavya'da dogan ve sol ayagi ile gonullerde taht kuran unlu futbolcu.
-
sanıldığının aksine paralel demek.doğrusu mütevazıdır.
-
mütevazı ile sıkça karıştırılan sıfat; anlamı da, "birbirine paralel olan".
-
(bkz: bakışık)
-
alçakgönüllü demektir.
kolayca ve alışılmış şekilde mütevazi demek varken, "ben ayrımı ve doğrusunu biliyorum" edasıyla ağzını eğip büzerek mütevazı demeye çalışan yarım aydınları ele veren sözcük. bu yüzden işlevsel ve sevilesidir.
ayrıca velev ki doğrusu mütevazıdır, o vakit (bkz: galat-ı meşhur lügat-ı fasihten evladır)
şimdi efenim bu sözcüğü eskiden herkes mütevazi diye kullanırdı. sonra bir gün (yaklaşık 30 yıl evvel) çok okunan bir gazetenin (hürriyet, sabah, milliyet olabilir), çok okunan bir köşesinde (böyle ortalarda bir sayfada, sağ sayfanın en sağ ve en üstünde) yazan bir zat-ı muhterem (hıncal uluç, yalçın doğan vs olabilir) "efenim onun doğrusu mütevazi değil, mütevazıdır" deyu bir yazı yazdı. o vakit bu vakit bu taşı kuyudan çıkaracak 40 akıllı bulunamadı maalesef.
sanki türkçeye yabancı dillerden geçmiş her sözcük o dildeki doğru yazılışıyla/okunuşuyla/anlamıyla kullanılıyor. -
(bkz: tevazu)
-
nefret ettiğim yanlış kullanışların başında gelen ve anlamı "paralel" olan kelime.
doğrusu "mütevazı"dır. -
alçakgönüllü o.. (sanırsam dışardan bakana öyle işte, ne güzel.. bir avantaj olarak..)
ama, bir yandan da; can sıkıcı kişi sanki.. (tabii bir dezavantaj olarak, of) -
sürekli mütevazı kelimesiyle karıştırılan bir kelimedir. birbirine paralel olan manasındadır.
-
kendine güveni olan insan ile ezik insan arasındaki ince çizgi
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap