• cüneyt arkın ve türkan şoray'ın başrolleri paylaştığı 1964 yapımı ülkü erakalın yönetiminde siyah beyaz türk filmi. sinema benim aşkım programına konuk olan cüneyt bey bu filmle ilgili bir anısını anlatmıştır ki şuradan izleyebilirsiniz. cüneyt arkın'ın ilk filmlerindenmiş bu yüzden çekingenliği üzerinde, tüm alçakgönüllülüğü ile şu lafı ediyor: "orada susmuş bile olsanız ben yara alırdım..."
  • giriş sahnesinde kötü adam ekrem bora cüneyt arkın'ın oynadığı suat karakterinden bahsederken "para babası meşhur bir piyanist" der, bu fantastik tasvir bile ne güzel bir film olduğunun göstergesidir. yalnız genç cüneyt arkın film boyu bulmuşken öpücük manyağı yapıyor türkan şoray'ı. cüneyt abi'nin canlandırdığı en am biti karakter olabilir piyanist suat. fakat bunları değil türk sinema tarihinin en süpersonik ve en çok güldüğüm diyaloğunu yazmaya girdim bu başlığa tabii.

    --- spoiler ---

    türkan şoray gayet melankolik bir ortamda, meyhanenin barında demlenmektedir. içli bir şekilde yaşlı meyhaneciye döner;

    - sen gözleri ömre bedel kadın gördün mü hiç?

    - nerde o talih? ilk karım şaşıydı. ikincisi de körmüş ki benimle evlendi.

    --- spoiler ---

    ahahahah amınakoydun ambinyansın senarist abi, ama iyi ki de koydun.
  • kemal sunal'ın üç kağıtçı filminde nizam ergüden'i kastederek sarfettiği söz. geçtiği sahne itibariyla çok komiktir.
  • cüneyt arkın'ı bu denli genç görmenin çok tuhaf olduğu, sanırım türkan şoray'ın da burnunun estetiksiz olduğu, kötü adam rolüyle ekrem bora'nın da oynadığı, senaryosunu sadık şendil'in yazdığı 1964 yapımı türk filmi. bir sosyete dolandırıcısı çetenin kadın elemanının zengin piyaniste aşık olası ve akabinde gelişen olayları anlatıyor. bence çok naif bir film, belki arka planda sürekli gözleri aşka gülen çaldığı için bilmiyorum ama izlemesi huzur veriyor.

    türkan şoray burada 19 yaşında ve estetiksiz de çok güzel, sahiden de gözleri ömre bedel.
  • (bkz: yanılgı)

    onun da öyleydi. sürmeli, güzel bakan gözler. derdi ki, "sürmeli gibi oluşundan ötürü uzun süre bakamazlar".

    ben bakmıştım. hep bakabilirdim.
    ama gitti.
    göremiyorum artık o gözleri.
  • tatlı gülüş pek yaraşır deyip devam ettirdiğim, üniversite zamanlarında soğuk kış aylarında kızılay konur da içilen çayları aklıma getiren güzel parçadan bir kupledir
  • sabri amca.

    (bkz: üçkağıtçı)
hesabın var mı? giriş yap