devlet gazetesi

• hürriyet gazetesi...
  
  hürriyet bazen failleri gizlemektir... (02 şubat 2007 - haber 7)
  
  dün ortaya çıkan ogün samast'la jandarma ve polisin çektirdiği 'kahramanlık' pozları gazetelerin duruşunu ortaya çıkaracak bir haberdi. nitekim öyle de oldu.
  
  dün tgrt haberde yayınlanan görüntüler, daha önce star gazetesinin manşetten verdiği atatürk posteri önünde çekilen ve ajanslara servis edilen ogün samast'ın fotoğrafının kimler tarafından çekildiğini ortaya koydu. görüntüler, samsun ve istanbul emniyet müdürlüğü ile jandarma arasında 'biz çekmedik' tartışmasına dönüşen kahramanlık pozunun polis-jandarma işbirliği ile çekildiğini kanıtladı.
  
  henüz nerede çekildiği henüz netlik kazanmayan 'özel prodüksiyon' görüntüleri hürriyet gazetesinin haberi veriş biçimiyle, nerede durduğunu gösterdi. büyük gazetelerin çoğu manşet ya da sürmanşetten verdiği haberi görüntüleri çeken jandarma ve polisin fotoğraflarıyla 'skandal' dozunda verirken hürriyet gazetesi, sadece ogün samast'ın elinde bayrak tuttuğu fotoğrafı kadrajlayarak verdi. gazete birinci sayfasında daha önce ortaya çıkan poster fotoğrafın üstüne yeni görüntünün kadrajlanmış halini tgrt logosuyla daha küçük kullanmayı tercih etti. gazete, cinayet zanlısı ile fotoğraf çektirilmesinin vahameti yerine, tgrt'nin ortaya çıkardığı görüntülerin ortalığı karıştırdığını vurgulamayı tercih ederken, birinci sayfasında jandarma'nın 'bu görüntüler maksatlı sızdırma' tepkisini vererek de jandarma adına savunmaya geçen tek gazete oldu.
  
  jandarma'da çekilmedi kaygisi
  
  hürriyet'in diğer gazetelerin tgrt logosuz ve kadrajlamadan kullandığı fotoğrafları jandarma ve polisleri kadrajdan çıkararak samast'ın daha önceki posterine benzeyecek şekilde kadrajlayarak, skandalın faillerini gizlemesi şaşırttı. gazete sadece birinci sayfasında değil, haberin devamında habere bakış açısını hiç değiştirmedi. birçok gazete kare kare skandal görüntülerin farklı fotoğraflarını kullanırken, hürriyet, birinci sayfadaki tutumunu haberin devam sayfasında titizlikle korudu. gazete, görüntülerdeki saat ve tarihi kimliği belli olmayan bir uzmanın yorumuna dayanarak (ki, uzmanlık gerektirmeyen bir tespit) olayın emniyette geçtiğine kanıt olarak gösterdi. gazete görüntülerin resmi görevliler tarafından çekilmesinin skandal boyutundan daha çok jandarma'da çekilmediğini kanıtlamaya çalıştı. halbu ki emniyet genel müdürülğü sözcüsü ismail çalışkan, daha önce samast'ın poster fotoğrafının samsun emniyeti'nde çekilmiş olabileceğini, bu yönde kanıt olduğunu açıklamıştı.
  
  diğer gazetelerle karşılaştırmalı manşetler ve haber için kaynak link: http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=216419
• (bkz: resmi gazete)
• aydın doğan'ın hürriyet'i tanımlamasıdır.
  
  bu başlığın isim babası odur!
• (bkz: hürriyet/#11254643)
• bu sıralar sabah gazetesi. ne de olsa tmsf yönetiminde.
• aydın doğan'ın nuriye akman'a verdiği röportajda, gayet gururla ve keyifle söylediği;
  hürriyet'in gerçek yüzünü ve asıl görevini ortaya koyan müthiş ifşaat!
  
  şöyle diyor:
  
  nuriye akman: siyasi görüşünüzü açıklarken, “mek parmak soldayım” dermişsiniz.
  
  aydın doğan: evet, ben onu milliyet gazetesi için söyledim.
  
  n.a. :nedir mek? bir kelkit lafı mı?
  
  a.d. :evet, çok az demek. biraz kelkit lafı da olabilir; ama biliyorsunuz, türkiye’de 1917 solcuları var, 1968 solcuları var, bir de 1990’dan sonraki solcular var. 1917 solcuları hâlâ japon askerleri gibi şeyde bekliyorlar.
  
  n.a. :savaşın bitmesini.
  
  a.d. :ama hâlâ aynı şeyleri söylüyorlar. 68 solcuları değişmeye çalışıyorlar; ama tam değişmiyorlar. ben 90 solcularındanım diyebilirim, yani mek parmaktan kastım o.
  
  n.a. :milliyet mek parmak soldaysa, hürriyet nerede?
  
  a.d. :hürriyet devlet gazetesi daha çok.
  
  n.a. :güzel! demin devlet gazetesi olduğunu kabul etmiyordunuz, şimdi itiraf ettiniz. (kahkahalar)
  
  a.d. :bunun için fazla konuşmamak lazım. (kahkahalar) ben bir kadeh içmiş olsaydım, sen beni felaket konuşturacaktın demek.
  
  n.a. :hürriyet’i herkese verirler mi derken, bunu demek istiyordum.
  
  a.d. :iyi ediyordun. (kahkahalar) ne diyeyim.
  
  ........
  
  röportajın tamamı: http://216.239.59.104/…ete&hl=tr&ct=clnk&cd=1&gl=tr
• alper görmüş'ün tv'de, hürriyet yazarı tufan türenç'i rezil edip, ofsayta düşüren, hürriyet'le ilgili "belgeli iddia"sı.
  
  .........
  
  'hürriyet devlet gazetesi' iddiası
  
  türkiye'nin en büyük gazetelerinden hürriyet gazetesi ile ilgili ortaya atılan bir iddia yenilik yutulur cinsten değil; hürriyet devlet gazetesi mi? bu iddiayı ortaya atan gazeteci alper görmüş bir de delil gösteriyor..
  
  işte iddianın ayrıntıları...
  
  cafesiyaset.com (özel haber)
  
  ahmet hakan'ın hazırlayıp sunduğu tarafsız bölge'de başörtüsü tartışmaları ekseninde gazetecilik etiği tartışıldı.
  
  tartışmaya hürriyet gazetesi başyazarı oktay ekşi, radikal yazarı haluk şahin, gazeteci-yazar alper görmüş, hürriyet gazetesi yazıişleri müdürü tufan türenç ile sabah yazarı nazlı ilıcak katıldı.
  
  tartışmaya damgasını vuran konu ise 'devlet gazetesi' tartışması oldu.
  
  gazeteci alper görmüş, konuşmasının bir yerinde "bu tartışmalarda yoğun olarak dile getirilen konu, bir tarafın laiklik elden gidiyor söylemini dile getirmesidir. bu şu anlama geliyor, laiklik elden gidiyorsa imha edilecek bir taraf var demektir. karşı tarafın imha edilmesi lazım bu durumda..."
  
  görmüş'ün bu sözlerine oktay ekşi ve tufan türenç itiraz ederken görmüş'ten bir bomba daha geldi...
  
  "hürriyet devlet gazetesi..."
  
  tufan türenç , "çok ayıp bu da nereden çıktı?" şeklinde itirazlarını yükseltirken alper görmüş bu sözlerine dayanak yaptığı kaynağını açıkladı;
  
  "aydın doğan, nuriye akman'a verdiği röportajda hürriyet'in devlet gazetesi olduğunu dile getirdi.."
  
  görmüş, hürriyet gazetesi'nin necip hablemitoğlu cinayetinde gösterdiği tavrın buna bir önrek teşkil edeceğini de ileri sürdü; "hablemitoğlu öldürüldükten sonra 3-4 gün büyük gazetelerin hiçbirinde cinayeti kimin işlediğine ilişkin bir şey çıkmadı. ama 4. gün hürriyet 'cinayet iran kaynaklı' diye manşet attı. bu bile yeter..." dedi.
  
  oktay ekşi, başbakan erdoğan'la ilgili söylediği ve 'sonun sonra menrderes gibi olur' sözlerine de açıklık getirdi. ekşi, erdoğan-menderes benzetmesi yapmak istemediğini, sözlerinin yanlış yorumlandığını bildirdi.
  
  ......
  
  tamamı: http://www.cafesiyaset.com/…et-gazetesi-iddiasi.php
  
  .
• (bkz: divlit gazetesi)