• üzerinde türkiye cumhuriyei pasaportu taşımasına rağmen, "türkiye cumhuriyeti" ilkeleriyle bağdaşmayan icraatlara imza atan, oturduğu koltuğun ağırlığının farkında olmadan kahve jargonuyla dış siyaset yapmaya kalkışan, karşında iki şakşakçı bulunca gaza gelip ucunun nerelere varacağını tahmin etmediği içi boş tehditler savuran, ülkesinin vatandaşları katledilirken seyirci kalmaktan ve boş boş bağırmaktan öte bir adım atamayan, diplomasiden anlamayan, ekonomiyi sadece kendi yandaşlarının cüzdanı çerçevesinde değerlendiren, halkına hakaret etmekten ve aptal yerine koymaktan çekinmeyen, kendi halkını birbirine düşürecek, herkesi ötekileştirecek ve yaftalayacak hamleleri açılım diye önümüze seren, yok yere gencecik yaşında ölmüş kişiler hakkında "kelle" demekten çekinmeyen, vatandaşına hitap ederken küfür etmekten çekinmeyen, bu ve benzeri birçok icraatin altına imza atan bir adam gelip karşıma dese " recep ben, bundan böyle senin başbakanınım" işte o vakitte vereceğim beyanattır efendim. aslında ona "ananı da al git" derdim ama terbiyem müsade etmez sözlük. ben o kadar terbiyesiz miyim?
  • türkiye cumhuriyeti'ne yakışmayan hatta, bırak bizim sevgili ülkemizi, hiçbir ülkenin siyasetçisi bu karakterde olmasın dedirten rte karakterine ve icraatlarına bir yanıt, içeriden gelen bir tepki.
    bu kabusa karşı, mustafa kemal atatürk türk gençliğini yıllar öncesinden uyarmıştı, hatırlayalım:
    "...bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler... "
hesabın var mı? giriş yap