*

  • guzel gecmiş bir yolculugun tum izlerini silmek uzere basiniza gelebilecek olay.1 sene icinde 1kere yasadigim bir kere de ucundan sıyırdıgım durum.
    663 07 70 nolu telefonla kanka olmanıza sebebiyet verebilir.
  • korkunc can sıkıcı bir olay. aktarmalı yolculuklarda çokca yasanır. bir keresinde havayolları görevlilerinin kıtlıktan çıkmıs gibi valizlere saldırıp içinde ne var ne yoksa kaptıklarını görüp hayretler içinde kalmıstım.
  • su siralar ozellikle amerika'ya olan ucuslarda sik sik karsilasilan sorun. gecen hafta benim, gecen ayda 2 arkadasimin basina gelen olay. bu kadar kisinin basina gelince insanin aklina kasit geliyo. teror olaylarinin arkasindan bu kadar kisinin bavulunun kaybolmasi/alikonulmasi, ustune de gunlerce en ufak bi bilgi verilmemesi akla alinir sey degil.

    kisacasi bu aralar amerika, kanadaya ucuyorsaniz cantanizi bi sure gorememeniz normal. bu sorun lufthansa ve british airways ucuslarinda gozlenmistir.

    madem bize boyle davraniyolar bende acisini cikarmanin yollarini aramaya basladim basarili olursam buyuk bir zevkle burdan duyurcam.
  • türk hava yolları tarafından bulunamayandır.

    04 ağustos 2008 tarihinde tk-255 ve devamında tk-1153 sefer sayılı uçaklar için bagajımı verdim. havalimanına indiğimde bagajımın bir tanesi yoktu. gerekli tutanakları tutturdum. daha sonra bitmek bilmeyen 444 0 849 nolu telefon ile maceram başladı. işim gereği yanımda getirdiğim ve yaklaşık 4.500 tl değerindeki malzemelerim de bagajım ile birlikte sırra kadem bastı.

    444 0 849 nolu telefonda kayıp bagaj konusunda bana yardımcı olmaya çalışan hanımefendi, benden bagajın içeriğinde bulunan eşyaların listesi ve yaklaşık değerlerini istedi. bununla birlikte, bagaj fişi, bilet fotokopisi gibi beraberindeki evrakları mail ile yollamam gerektiğini, ilgili dosyanın en kısa sürede açılacağını ve en geç 15 gün içerisinde bana tekrar döneceklerini söyledi.

    tam 20 gün haber gelmedi, ne telefon ne mail. sonra tekrar aradım. yine aynı saçma cevaplar veriliyordu. hiç bir yerde bilgisi olmamasına rağmen genel müdürlükten bir telefon buldum. karşıma çıkan kişiye şikayetim olduğunu ve kayıp bagaj biriminden daha üst bir makama şikayetimi bildireceğimi söyledim. sonunda yetkili bir hanımefendiye bağlandım. sorunumu dinledi ve o an için çok yoğun olduğunu, 30 dakika içerisinde beni arayacağını söyledi. ben hemen itiraz ettim tabi; aramazsınız biliyorum diye, yeminler ederek telefonu kapattı. neyse 1 saat kadar sonra beni aradı ve dosyanın halen açılmadığından bahsetti. mailleri tekrar istedi. sineye çekip yolladım mailleri tekrardan. aradan yine uzun bir süre geçti, yaklaşık 2 ay. yine ses yok. ben tabi zaman zaman internet sitelerindeki ekrandan ve 444 0 849 nolu telefondan bagajın yada ödemenin durumunu soruyorum. ne bagaj bulunuyor, ne de sigorta kapsamındaki ödemeden bir haber çıkıyor. kaç kez aradım bilmiyorum ama, yurt dışından aradığım için bu lanet numarayı; sanırım en az 200 euro kadar fatura ödemişliğim vardır.

    4 aylık izin sürem gelince tekrar türkiye'ye döndüm. dönüşte yine peşine düştüm. ve nihayet bir tanıdık vasıtasıyla ulaştığım bir yetkili ekrandan durumuna göz attı dosyanın. sigortanın bana "280 dolar $" ödeyeceğine dair talimatın çıktısını verdi. evet; bunca kaybımın karşılığı tam ikiyüzseksen amerikan doları. hesapladım; sigorta için verilen kilo karşılığı ödenen tablosuna bile uymuyor. çok daha aşağısında bir rakam teklif ettiler. daha önce söylenene göre; itiraz hakkım varmışmış... ama tabi illallah dedirttikleri için en azından 280 doları alayım diye düşündüm ve 20 gün sonra dönüşte o parayı verecekler bana. tabi o zamana kadar başına bir iş gelmezse ve bagajın bir yenisini daha kaybetmezsem...

    iki elim yakasında bu adamların, sistemleri çok kötü olduğu gibi, yetkilileri de bir o kadar vurdumduymaz. nasıl beceririm bilmiyorum ama, thy'nı zarara uğratmak için elimden geleni yapacağım. mutlaka bir fırsat çıkar karşıma...
    http://vincasports.blogspot.com/…j-kaybetmeyin.html
  • gecen gün ilk defa basima gelen olay.

    thy ile istanbul aktarmali geldigim münih havaalaninda sirt cantamin boy göstermesini uzun uzun bekleyisim mal gibi ellerim bombos kalakalmamla sonuclandi. lufthansa önderliginde yürütülen "bagajim nerde, napacagim ben" sikayetlerinin muhattabi merkeze kosturup gerekli numaralari, cantamin esgalini vs verdikten sonra, bir de görevli amca tarafindan "merak etme, biz arayacagiz seni, evine getiririz cantani" diye teselli de edildim. ertesi gün sabahin köründe cat telefon geldi cok sevgili lufthansa görevlilerinden, saat 11-1 arasinda getirecegiz cantani diye. isimi gücümü birakip cok gec gelmemelerini umarak evde cantami beklemeye gittim. tam saat 11de evin önüne gelmistim ki bir baska sevecen amca kapinin önünde bekliyor, elinde telefon beni aramak üzere.

    cantami kaybeden thy calisanlarina söylenmeyi, sirf bu alman olmalarina ragmen sevimli ve isik hiziyla calisan lufthansa calisanlari sebebiyle biraktim. her zaman kötü sonuclanmayabiliyormus. bulunabilen bagajlar da varmis diye kayitlara gecsin efenim.
  • insanın canını son derece sıkabilecek bir sorun, hele ki benim gibi ilk defa yurt dışına çıkarken başınıza geliyorsa.

    yaklaşık bir ay önce türk hava yolları ile almanya'ya geldim fakat bavulumu getirmeyi başaramamışlar. bunda ankara'dan istanbul aktarmalı gelmemin ne derece etkisi var bilemiyorum ancak gelen bütün bavulların alınıp da sizinkinin ortada olmadığını görmek gerçekten çok boktan bir durummuş.

    ben bavulu beklerken, orada çalışan elemanlardan biri geldi ve "bavul mu bekliyosunuz, eğer öyleyse hepsi geldi. üzgünüm" dedi. ve beni "lost and found" denilen kayıp bagajlarla ilgilenen yere yönlendirdi. beni yönlendirdikleri yer de lufthansa'nın. sanırım thy ile anlaşmalılar. bu arada geldiğim havaalanı tegel. sonra, bu lost and found' u aramaya koyuldum. en az 5-6 kişiye sormuşumdur yerini. adamlar tarif ettikçe ben bulamıyorum. şerefsizler öyle bir yere yapmışlar ki, yani böyle aralarda bi yerde gizlenmiş. zar zor buldum. güya lost and found olacak ismi. ulan daha yerinizi bulamıyoruz ki şikayetimizi iletebilelim.

    lost and found' u bulduktan sonra içeriye girip bavulunuzun gelmediğini söylüyorsunuz. sonra biniş kartınızı ve bagajınızla ilgili şeyi(yani uçağa bindikten sonra binişle ilgili ne var ne yoksa) istiyor sizden, son derece asabi alman lufthansa çalışanı. ulan ben mi mağdurum yoksa onlar mı belli değil. daha sonra orda size yaklaşık 15-20 tane bavul tipi olan bir şey gösteriyor ve onların içinden sizinkine benzeyeni seçiyosunuz; dışı sert mi yumuşak mı, tipi nasıl falan filan. rengini de söylüyorsunuz. gideceğiniz yerin adresini veriyorsunuz. benim gibi ilk defa gidiyorsanız tabii ki ezberlemeniz zor olur. o yüzden bi kağıtta yazılı olursa daha iyi olur. ben de iyi ki yanıma almışım, o yüzden verdim kağıdı da oradan girdi bilgileri. daha sonra size hangi ülkeden geliyorsanız oradaki adresinizi ve şu anda kullandığınız telefon numarasını soruyor. telefonu yazarken başına 009 koymayı unutmayın.

    bagajınızla, kalacak yerinizle ve kendinizle ilgili bilgileri verip, bu işleri hallettikten sonra size ufak bir çanta veriyorlar; içinde tişört, çorap, şampuan, diş fırçası, diş macunu, jilet, köpük vs vs olan. bu çanta, eğer bir gün sonra bavulunuzu getirirlerse gerçekten işe yarar. ama benimki gibi tam tamına 5 gün sonra getirirlerse hiçbir işe yaramaz.

    evet bavulumu tam 5 gün sonra getirebildiler. o da benim buradan ve babamın türkiye'den her gün arayarak, bavulun akıbetini sorduğumuzdan dolayı 5 günde oldu. belki de daha geç getireceklerdi. attığınız maillere cevap vermiyorlar zaten. bir şekilde arayıp ulaşmanız gerekiyor. ama bir kere arayıp bırakmayın. çünkü gerçekten çok fazla üstüne gitmezseniz pek fazla uğraşmıyorlar. 00902124440849 bu numarayı arayarak şikayetinizi bildirin, hatta çok fazla paranızın gitmemesi için, türkiye'den bir yakınınızın daha sık araması daha karlı olacaktır. tekrar hatırlatmakta fayda var, bu söylediklerim türk hava yolları için geçerli.

    ben bir ay için buraya geldim, ve bu bir ayımın 5 gününü resmen yedi adamlar. bavul gelecek diye doğru düzgün hiçbir yere gidemedim. hiçbir kıyafetimin ve eşyamın olmamasından dolayı çektiğim eziyet ise gerçekten çok sıkıntılıydı. hadi ben 1 aylık geldim de geri kalan günleri güzelce geçirebildim. ya bir haftalık ya da 3-5 günlük tatile gelen bir insan olsaydı da başına böyle şeyler gelseydi. o tatilleri nasıl bir eziyete dönüşürdü hayal bile edemiyorum, ki eminim böyle şeyler de yaşanmıştır.

    son olarak, size o lost and found'dan bir kağıt veriyorlar, tutanak gibi bir şey. o kağıtta referans numarası var, o numara ile thy'nin sitesindeki kayıp bagaj takibinden bagajınızı takip edebiliyorsunuz. hiçbir boka yaramadığını söylememe gerek yok sanırım, sadece bagajınızı sizin geldiğiniz ülkeye değil de hangi ülkeye gönderdiklerini öğreniyorsunuz. bana bu güzel anıları yaşattığın için teşekkürler thy. umarım bu yazdıklarım, bagajını kaybetmiş şanssız insanlar için ya da bu gibi durumlarla daha önce karşılaşmamış insanlar için fikir sahibi olması açısından faydalı olur.
  • zehir zıkkım eder yolculuğu.gidip,gördüğün,eğlendiğin yerler fos olup gider geriye tek şey kalır bavulum nerde ya bulunur mu? pegasus havayolları bavul kaybetmede bir dünya markası 2 kez başıma geldi.barcelonadan döndüm aktarmasız direk uçuşla yine bavul yok yine yok. çift bilet alıp yanımıza oturtmamız lazım kanımca.!
  • son yurt dışı yolculuğumda arkadaşımın başına gelendir. air france ile parise inildikten sonra valiz beklenmeye başlanır. valizin istanbulda kaldığı öğrenilir. işin kötü yanı 2 gün sonra belçikaya geçilecektir. ingilizce bilmeyen air france yetkilileri ile en az 10 telefon görüşmesi yapılır, arkadaşın 2 günü bok olur. tam belçikaya gitmek için otelden çıkıldığında valiz gelir. ve mutlu son. ben mi? bazen obsesif olmam işe yarıyor. bagaj kaybetme fobimden dolayı çok gerekmedikçe yani seyahatim 10 günden fazla değilse valiz almam, genelde backpacker kafasında olduğumdan valiz bana yük gibi gelir. 2 gün aynı kıyafeti giydim diye ayıplayacak halleri yok ya, yeter ki kafam rahat olsun.
  • türk hava yolları'nın bugün ikinci kez bana patlattığı can sıkıcı hede.

    iki sene önce bavulum milano'ya inmesine rağmen banda çıkmamış, bana ultra sinir stres ve havalimanına git gel meblağsı 40€'ya mal olmuştu. bugün de atina'da aynı olayı yaşattılar. bagaj istanbul'dan yüklenmemiş.

    şu patates ülkesinin başkentinden her yurtdışına çıkmak istediğimizde istanbul aktarması yapmak durumunda olmamız sebebiyle bu gerizekalılık yaşanıyor ve hiçbir şekilde de önlem alınmıyor.

    yarın sunum yapacağım. kıyafetim yok. günlük bakım gereçlerim yok. ben ne yapacağım elin diyarında, o da türk hava yolları'nın çok bir tarafında tabii...

    aktarmaları adam gibi yapamayacaksanız, ankara'dan en kötü günde bir sefer açın. reklam yaparken iyi.
hesabın var mı? giriş yap