• ingilizce konusan psikanalistler arasinda belirmis tanim. lacan 1968 yilinda verdigi seminerlerinde (acte-acting out-passage a l'acte)üçünü ayirdiktan sonra freud'un dora ve kadin escinsellii makalelerinde belirttiklerini bu üç katli hiyerarsiye gömer. lacan'a göre acte anlamli olandir ve apre coup davranir. ama acting out bir eylem degildir. baskasina hitap eden sembolisasyon talebidir. bir tür delilik.. tedavi sirasinda acting out, analizin bir cikmazda bulunduguna isarettir, yorumlanamaz.. passage a l'acte freud'un "agieren" dedigi bu öylesine güclü bir sembolizasyondur ki iliskileri bitirme durumunda objet petit a sembolik çerçeveye giremeyen nesneyle özdeslesir ve özne mesela intihar eder; zaten bunu yaparken bir sahne yaratmis olur (deleuze gibi pencereden atlayiverir).
  • bastırılan, söze dökülemeyen, bilinçdışının sözü olarak görülebilcek, eylem veya gösterge acting out olarak yorumlanabilir. örneğin bir ergenin evden kaçışı, sembolik dünyası oldukça fakir bir kadının yaşadıklarını psikosomatik semptomlarla ifade etmesi, bir psikotiğin kendine zarar vermesi gibi şekillerde ortaya çıkabilir. anlamlandırılması çok önemlidir. çoğu zaman psikanalize başka bir malzeme sunamayan kişilerde tek yararlı bilgidir analist için.
  • düşünmeksizin veya olumsuz sonuçlarını dikkate almaksızın kişiyi harekete geçiren uyumsuz bir psikolojik savunma düzeneği. bilinç dışı dürtü ve uyarıların oluşturduğu ruhsal gerginliğe karşı, geçici, kısmi bir rahatlık sağlayan davranışsal yanıt.
  • aynı zamanda beverly hills 90210 dördüncü sezon yirmi sekizinci bölümünün adı.
  • aynı zamanda will & grace ikinci sezon on dördüncü bölümünün adı.
  • bünyede hızlı araba kullanma hissi uyandıran enerjik bir ashley tisdale şarkısı. sözlerini de verelim eksik kalmasın. hepsi kopi pest lan 1 gram alın teri yok valla.

    up above the surface i was,
    just a perfect child
    but underneath it all i was,
    craving to be wild
    don't judge by the cover it's so,
    far from what you see
    i'm losing all my patience waiting,
    on ya to believe

    i'm suffocating,
    i can't breathe

    [chorus]
    let me out this cage,
    i'm not gonna hold back
    gonna break these chains,
    i'm taking control now
    gonna giva you something to talk about
    it's another side of me,
    i'm acting out
    set me free,
    i'm ready to show you
    this is what i need
    it's time to get dirty
    i'mma show you what i'm talking about
    it's another side of me
    i'm acting out

    welcome to a new beginning,
    it's time to start the show
    no i don't think it matters if it's,
    real or just a role
    once you get a taste of it you'll,
    be begging me for more
    i'll giva you something to remember,
    once i hit the floor

    i'm letting go,
    of what you know

    [chorus]
    let me out this cage,
    i'm not gonna hold back
    gonna break these chains,
    i'm taking control now
    gonna giva you something to talk about
    it's another side of me,
    i'm acting out
    set me free,
    i'm ready to show you
    this is what i need
    it's time to get dirty
    i'mma show you what i'm talking about
    it's another side of me
    i'm acting out

    i've been waiting just to drive you crazy
    now it's my time and yes it feels amazing
    there's nothing left of what you've seen before
    life's too short just to do what you're told
    just to do what you're told
    just to do what you're told
    do what you're told
    just to do what you're told
    do what, do what you're told

    [chorus]
    let me out this cage,
    i'm not gonna hold back
    gonna break these chains,
    i'm taking control now
    gonna giva you something to talk about
    it's another side of me,
    i'm acting out
    set me free,
    i'm ready to show you
    this is what i need
    it's time to get dirty
    i'mma show you what i'm talking about
    it's another side of me
    i'm acting out

    life's too short just to do what you're told
    i'm acting out
    life's too short just to do what you're told
    i'm acting out
    life's too short just to do what you're told
    i'm acting out
    yeah, yeah
    i'm acting out
  • çılgınlığın verdiği haz.
  • freud’un çalışmalarındaki en temel ayrımlardan biri tekrarlama ve hatırlama arasındaki karşıtlıktır. bu iki durum basit şekilde geçmişi şimdiye getirmek olarak tanımlanabilir. eğer geçmiş yaşantılar baskılanırsa, bu yaşantılar kendilerini kişinin eylemlerinde bir şekilde gösterecektir. kişi geçmiş yaşantısını hatırlayamadığı durumlarda, yansımalarını davranışta tekrar tekrar göstermeye mahkumdur. psikanalitik tedavinin en temel amaçlarından biri de bu döngüyü kırıp kişinin bastırdığı o yaşantıyı ortaya çıkarmaktır. burada dikkat edilmesi gereken nokta tekrarlama her insan eyleminde karşılaşılabilir fakat eyleme dökmek ise kişinin sebebini anlayamadığı ve dürtüsel bir şekilde sürekli olarak ortaya çıkan davranış biçimleridir. lacanyen bir açıdan baktığımızda, freud’un eyleme dökme tanımı doğru fakat eksiktir, tanım eylemin büyük ötekinden etkilendiği boyutu göz ardı eder. yani lacan eyleme dökmenin geçmişin başarısız bir şekilde anımsanmasından kaynaklandığını ve bu eyleme dökmenin özneler arası gelişen bir boyutu olduğundan bahsetmiştir. başka bir deyişle, anımsamak sadece bir şeyleri bilinç düzeyine getirmek değil aynı zamanda bunu büyük ötekiyle paylaşarak yapmasıdır. büyük ötekinin anımsananı dinlemeyi reddetmesi durumunda ya da ‘sağır’ olduğunda özne mesajı sözcüklerle anlatamaz bu durumda eyleme dökme mecburiyetinde kalır. bu durumda özne ne mesajın içeriğini ne de bunun bir mesaj olduğunu anlar. yine de eyleme dökmenin büyük ötekini hedef alan şifreli bir mesaj olduğunu düşünebiliriz. şifreyi çözmek büyük ötekine kalan bir iştir ama bu da mümkün değildir.
    lacan bu konudaki düşüncesini örneklemek için freud’un hastalarından biri olan genç dora’yı örnek vermiştir. eyleme dökme analize başlamadan önceki süreçten önce olmuştur ve bu gibi durumlar analizsiz aktarım olarak adlandırılabilir. birçok analist eyleme dökmenin analiz yoluyla aktarım hale gelebileceğini ve ilişkinin analiz sürecinde anlamlandırılabileceğini ifade eder. freud ise psikanalitik tedavinin temel prensiplerinden olan hafızayı olabildiğince zorlamak ve tekrarlamayı mümkün olduğu kadar azaltmanın öneminin üzerinde durmuştur. yani analizanın terapi dışındaki eyleme dökmeleri tedaviye karşı bir direnç olarak görülebilir. fakat analizanın gösterdiği her direnç aslında analistine karşıdır ve genellikle analist tarafından yapılan bir hatadan kaynaklanmaktadır. analistin büyük öteki konumundayken analizanın konuşmasına karşı sağır olması ya da söylediklerini uygun olmayan bir şekilde yorumlaması dirence yol açan sebeplerdir. bu noktada lacan ego psikoloğu ernst kris’in vaka örneğine işaret eder. lacan kris’in yaptığı yorumlamanın bir boyutta doğru olduğunu ama duruma tamamıyla bir açıklama getiremediğini bu sebeple de eyleme dökmeye sebep olduğunu belirtiyor.
  • türkçesi eyleme vurmaktır.

    (bkz: eyleme dökmek)
  • kişilerin acı verici duygulanıma düşmemek için yaptığı şeylerdir. kısa sürede zevk ve mutluluk veren, uzun vadede zarar veren şeyler eyleme vurmadır.
hesabın var mı? giriş yap