• studio live'da gerceklesecek ve de super gececek konserdir.

    edit: bekledigimden de super gecmistir. paramin bosa gittigi jay jay johanson konserinden sonra boyle bi performansi belese seyretmek oldukca datmin edici oldu tabii. alex'i sahneden asagi ceken dallamaya da selam ediyorum buradan.

    bu arada, what's that coming over the hill??
  • the automatic'in sahne enerjisine hayran kaldığımız, bi avuç insanın şahit olduğu enfes konserdir. zıpladık, crowdsurfing stagedive yaptık, rotten'a benzeyen keyboard/vokalin vahşi şovuyla punk'a, genel olarak punk rock'a alternatif rock'a doyduk. diğer yandan alternatif rock tayfasının azlığına şaşırdık, bu kadar mtv hit'i çıkarmış bir grubun binleri coşturabilmesi için illa ki rock'n coke'a mı çıkması gerek diye sorular sorduk içimizden. aman neyse... süperdi işte. son zamanların en eğlenceli şarkısı the monster konserin zirvesiydi.
  • tanıdığım herkesin beleşe girdiği ve suitcase'i "yeter hadi inin" şeklinde izlediği konser olmuştur. ayrıca pennie'nin kalabalıktan biri tarafından nerdeyse boğazlandıktan sonra "fuck you man!! fuck you!" şeklinde cinnet geçirmesi ve tam bir ruh hastalığı örneği göstermesiyle hatırlayacağımız konserdir.
  • bilet satışı olayında acemiliklerin yaşandığı bir konserdi. (evet beleş biletim yoktu malesef!)

    gerçi olay benim salaklığımdan kaynaklı da olabilir. durum şöyle ki: adı geçen konserin biletleri biletix'in sitesinde öğrenci 15 ytl ve tam 25 ytl olarak açıklanmıştı. genellikle bu tarz organizasyonlarda biletix, öğrenci biletlerini gişelerinden satmıyor, konser verilen alandaki gişelerden bizzat mekan sahibi tarafından bu biletler satışa çıkarılıyordu. ben de durum böyle böyledir diyerek konser öncesi herhangi bir bilet alma girişiminde bulunmadım. konser gecesi içeriden suitcase'in sesi gelirken-ki bence fena da değillerdi- mekanın üst kattaki girişine kız arkadaşımla beraber geldik.

    dedim ki
    -"hanimiş öğrenci piletleri?"
    dediler ki:
    -"öğrenci yok"
    dedim ki:
    -"nası yok? işte ben! öğrenci! bak işte bu da öğrenci!"
    dediler:
    -"öğrenci yok. tam var."
    dedim:
    -"mnskyim. ne kadar?"
    dediler:
    -"otuz"
    dedim(kendi kendime)
    -"kafamıskeyim" (yanımızda kız var delikanlılığı elden bırakmıyoruz) ve ekledim "ver ordan iki adet, çek şu karttan"
    dedi:
    -"kart yok, peşin"
    bişey demedim... ufak bi sessizlik oldu. sanırım ufak tefek saydırdığım galiz küfürler kulaklarına gitti. dediler ki:
    -"abi bi dakka şurda bizim pos makinasi var"
    dedim:
    -"getirin o makinayi bana, ya da ben gideyim bitsin bu eziyet"
    dediler:
    -"hay hay, buyrun"
    -"al kart"
    -"ver"
    (sok, tuşla, çıkart vs.)
    -"hay ben...."
    -"iyi eğlenceler abi"

    bu sinir bozucu hadiseden sonra içeri girdik, izledik, beğendik. konserin başlıca falsosu olan ortalıkta dolanan, gereksiz yere yeterinden fazla taşkınlık yapan bazı arkadaşlara selam ederim. herhangi bir yerde bir daha karşılaşmamayı da temenni ederim. be hayvan eğlenmeyi bilmiyosun tamam da bari zararın kendine olsun, müzik dinlemeye gelmiş insanların üzerine ne bok yemeye atlıyosun, bok mu var senin yarı kilondaki kızlarla pogo yapmaya çalışıyosun?

    konserle ilgili bir ekleme: pennie denen garip insanın seyircilerin arasına indikten sonra kalabalıktan birisi tarafından tacize uğramasının-ne oldu tam göremedim açıkçası- ardından sahneye zıplayıp zıvanadan çıkması elindeki mikrofonu seyircilere doğru sertçe -iki kere- fırlatması ortamı bir hayli gerse de temiz yüzlü vokalist kardeşimizin ortamı yatıştırarak konsere devam edilmesini sağladığını da notlarımız arasına ekleyelim.
hesabın var mı? giriş yap