şenol demiröz

• ahmet necdet sezer tarafından, trt genel müdürlüğüne atanması veto edilen insan.
  sezer, veto gerekçesi olarak rtük’le ilgili yasa değişikliğinin yapılmamasını, rtük’ün aday tespiti konusunda yetkin olmamasını göstermiştir.
• ahmet necdet sezer tarafından trt genel müdürlüğüne atanması onanan^* insan.
  (bkz: hayırlı uğurlu olsun)
• trt genel müdürlüğü’ne atanan şenol demiröz, 1950 yılında adapazarı’nda doğdu. sakarya lisesi ve ankara üniversitesi siyasal bilgiler fakültesi basın yayın yüksekokulu’nu bitiren demiröz, maliye bakanlığı gelirler müdürlüğü halkla ilişkiler müdürlüğü’nde halkla ilişkiler uzmanı görevinde bulundu.
  başbakanlık toprak ve tarım reformu müsteşarlığı’nda basın müşavirliği görevini de yürüten demiröz, trt program planlama dairesi, radyo program yapım ve yayın dairesi’nde uzman olarak görev yaptı.
  film yapımcısı ve yönetmen olarak serbest çalışmalara da imza atan şenol demiröz, istanbul büyükşehir belediyesi kültürel ve sosyal işler daire başkanlığı, istanbul şehir tiyatroları repertuar kurulu başkanlığı ile taksim sanat galerisi jüri başkanlığı görevlerinde bulundu.
  yapımcı olarak “hattat hamid”, “bedia muvahhid” ve “tezhip sanatında iki usta” ile “türk vakıf medeniyeti” isimli 4 bölümlük belgeselin yapımcılığını üstlenen demiröz, “dünyada türk vakıf medeniyeti”, “eski zaman kolyeleri”, “vaktin son töreni”, “veda çizgisi”, “sabahın ilk kapısı” gibi yapımların da metin yazımı, yapım ve yönetimini gerçekleştirdi.
  “kuş sayfaları” adlı televizyon dizisinin yapımcılığını da gerçekleştiren demiröz, çok sayıda uluslararası ve ulusal ölçekli festival ve etkinliğe de imza attı.
  
  (bkz: http://www.ntvmsnbc.com/news/251760.asp )
• "kadın semazen olmaz" diyerek mevlevileri şaşkına çevirmiş trt genel müdürü.
• daha goreve yeni gelmesine ragmen eurovision sarki yarismasinda trt'nin gosterdigi performans ile alkisi hakeden insan.
• genel müdür olmasıyla trt'nin seviyesini düşüren kişi. trt'nin eskiden çok iyi olduğunu falan iddia etmiyorum ama şenol demiröz geldi geleli bilimum şarkıcılara yaptırılan abuk subuk show programlarından geçilmez oldu ortalık. üstüne üstlük özel kanallardan transfer yapma iddiasıyla geldiği görevde en büyük icraatı ayşe özgün ve haldun domaç'ı transfer etmek oldu. televizyonlardan yaklaşık 10 sene önce silinmiş olan ve en popüler zamanında bile anchormanlik yapamadığını kanıtlayan uğur dündar'ı haber dairesinin başına getirip ana haber sundurmak gibi dahiyane fikirleri olan demiröz'ün son icraatı ise faik çetiner'i spor dairesine transfer etmek. maçları almakla trt iyi iş yaptı derken hayatta tek sermayesi kalın sesi ve fenerbahçeliliği olan çetiner'in gelmesiyle o işin de suyu çıkmış oldu. trt kaç senedir ilk kez wibmledon'u yayınlamadı bu sene. belli ki şenol demiröz'le daha çok wimbledon'lar beklenecek. oldu olacak olimpiyatları falan yayınlamayı da bıraksınlar. zaten faik çetiner'in kafası basmaz öyle şeylere.
• rating alan özel televizyon kanallarıyla yarışabilmenin yolunun onlara benzemekten geçtiğini düşünen, ancak bunu gerçekleştirirken devlet televizyonunun prensiplerinden ciddi ödünler veren kişi...örneklemek gerekirse:
  
  trtnin içinde bulunduğumuz dönemde yayın akışına eklediği üç adet futbol programı var: stadyum^*, tele lig ve futbolvizyon^*...bu üç programın trtye bölüm başına maliyeti toplam 74 bin ytl...aynı yayın döneminde kültür, sanat ve drama alanında yaptırılan 22 programın trtye maliyeti ise futbol programlarına kıyasla oldukça düşük, bölüm başına 9,4 bin...program başına değil elbette, toplam miktardan bahsediyoruz...madem özel kanallara karşı önceliğiniz futbol, bu kadar masrafa rağmen neden kaliteli değil bu programlar...ayrıca geçtiğimiz sene wimbledon izleyemedik trt ekranlarında, trt geleneğinde görülmemiş bir hata olarak kazındı bu hafızalarımıza...
  
  sezon başında digiturke milyonlarca dolar ödeyerek birinci futbol liginden her hafta bir maçın yayın hakkını almıştı trt, pekçok futbol seyircisi için güzel bir haberdi bu...ancak atlanan ciddi noktalar vardı, bu maçlar genelde öğlen saatlerine denk geliyordu ve de aynı saatlerde avrupa liglerinden maç yayınları vardı...aynı saatte yayınlanan avrupa ligi maçları elbette daha çok seyirci çekecekti, hem seyir zevki açısından hem de iddaa ve illegal bahis başını alıp yürümüşken...tek maç yayın hakkı yerine la liganın yayın hakkı tekrar alınmış olsaydı kanımca aynı ratingleri çok daha ucuza kapatırdı trt...
  
  trt geleneğinden yetişmiş büyük spikerler şu anda özel televizyonları pekçok alanda taşıyor, hepimiz farkındayız bu gerçeğin...fakat şu anda trtde spikerlik yapan memurlar, dışarıdan yaptırılan programlardaki sunuculara oranla çok düşük ücretlerle çalışmakta...örnek vermek gerekirse ikbal gürpınarın aylık maaşı bir trt spikerinin maaşının neredeyse 5 katı...bu da kurum içinde huzursuzluk yaratıyor...
  
  ramazan aylarında yapılan programlarla iftar ve sahur saatlerinin modernleşmesi hedeflendi, ancak bu programların belli bir formatı var mıydı şahsen ben anlayamadım...konuklarla muhabbetler edip bazı illerle telefon bağlantıları yapıp zamanı doldurmak gibi göründü çoğu zaman, ki bu programa katılan konukların da dışarıdan getirildiğini hesaba katarsak bu da kurumun üstüne şık bir kambur olarak eklenmiş olmalı...
  
  eurovisionda yakalanan başarıların ardından tekrar eski sisteme dönüş yapılmasının nedenini de hiçbir zaman net bir şekilde açıklamadı kendisi trt genel müdürü olarak...athena ile birlikte yakaladığımız dördüncülükte her zaman zafer karelerinde yerini almıştı kendisi, yapılan sorunsuz yayın ile de takdirleri kazanmıştı...ingilizce sözler ve kaliteli besteyle gelen başarıları neden devam ettirmediğini gerçekten merak ediyorum, bu konyla ilgili bir açıklamayı hala bekliyorum kendisinden...
  
  hepsini alt alta ekleyince çıkan sonucu söylemeye pek de gerek yok kanımca, ki bir çırpıda aklıma gelenler bunlar...trtdeki dizi alımlarındaki usulsüzlük ve kalitesiz dış yapım haber programlarının yüksek maliyetleri başbakanın da dikkatini çekmiş olmalı ki, gönderdiği başbakanlık teftiş kurulu yetkililerince sıkı bir biçimde mercek altına alınmıştı kurum...demek ki ters giden bazı şeyler olduğu sadece izleyicilerin değil, yetkililerin de gözünden kaçmıyor...
• disaridan spiker alinmasina dair elestrilere karsilik "kurumdan sunucu arıyoruz bulamıyoruz. tipleri nasıl görmek istedim. seyrettirsem korku filmi sanırsınız. öyle çirkin tipler var" diyebilmis ve trt calisanlarinin son derece hakli tepkilerine hedef olmus, enteresan bir insan.
• (bkz: #7777778) bu demeci vermiş olan, lakin bir kere de dönüp aynaya bakmasını tavsiye edeceğim kişi.
• trt nin belki de kuruldugundan bu yana yayınlanan en igrenc dizileri bu adam zamanında cekilmistir.
  karanlıkta kosanlar,yeditepe istanbul,sasıfelek cıkmazı,cesur kusku,nasıl evde kaldım gibi diger kanallardan farklı guzel diziler ceken trt senol amca geldikten sonra donme dolap,fırtınalar(ucuncu sınıf bi arabeskci oynuyodu yeminlen) gib bi yıgın mahsun kırmızıgul,alisanın dizilerinden bile igrenc diziler yayınladı.
  ustelik senol amca yakın dostu unal kupeli'ye bu salak diziler icin 4 trilyona yakın para bayılmıs.
  akp liler bile harcanan gereksiz paralara isyan etmisler,basbakanlık mufettisleride gerekli incelemeleri yapıp fisini cekmisler kendisinin.