• eğer ki bu maç için satış ifadesi kullanılacaksa, bu ifadenin muhatabı 14 numaralı gol kaçırma kişisi guiza'dır. ulan aşırtma atttığını bilmesek kazmasın diye yutucaz da, kaleciyi kabak gibi yatırma şansın varken, ligin en kritik maçlarında, inönü deplasmanında yaptığın gibi aşırtma yapma durumun varken göstere göstere üstüne vurdun? bu maç berabere bitseydi o nevri dönen arkadaş gibi bende '' güiza'nın son yıllardaki en büyük satışı yaptığı maç '' falan diye yazıp zamanın ötesinin dibine vuracaktım büyük ihtimalle.

    allah korudu.

    ha ayrıca, istatistikler + pozisyonlar + direkten dönen toplarla fenerbahçe'nin sonuna kadar hakettiği maçtır. son 5 yıldır hiç bir maç için bu kadar içten söylememiştim bu sözü. değildi diyenleri insafa davet ediyorum. '' fenerbahçe şöyleydi, antalya aslında bırbırbır '' diye televizyonda konuşanları da reyting canavarının yemesini diliyorum.

    edit: bak hala delirmişim ki 14 numara demişim, semensima saolsun hatırlattı. evet 9 giyiyor malum kişi.
  • mactaki kalecinin ugur borala yaptigi penaltiya en guzel yorum justintv chatten geliyor;

    -abi bayramla$mayi macta yapti herif!

    hakikatende o nasil bir a$k, sevgiyle sarilmi$sin polatcim.
  • daum formsuz güiza'yı yine bu maçta da ısrarla ilk 11'de oynattı, yine taraftara ve basına yem etti futbolcusunu. kadro geçen sezon gibi dar olsa tercihini anlamak mümkün fakat kadro belki de son yıllarda ilk kez bu kadar genişken, zorlama ve alternatifsiz, değişmez bir 11'le sahaya çıkmayı aklım almıyor bazen. takım üst üste ligde maç kazandı ve rakipler artık bu duruma son vermek için sert ve acımasız bir futbol oynuyor. haliyle fenerbahçeliler yıprandı hatta çok gergin ve yorgun. bunu gökhan gönül, andre santos ve özellikle de güiza da gözlemlemek zor olmasa gerek.

    yunus yıldırım'ın suratındaki bas git lan ifadesi yeni taktiği herhalde. ilk kez beşiktaş'la oynanan süper kupa finalinde dikkatimi çekti bu sevimsiz ve samimiyetsiz ifadesi, futbolcuları azarlaması. bir de artık şu gözünü işaret etti diye futbolculara sarı kart gösterilmesin. adam görmüyor musun diye isyan ediyor ve edebilir de... sonuçta performansı sergileyen o, ve haliyle isyan hakkı da var. hakemin işi oyunu gerginlikten uzak idare etmekken, yan hakem ısrarla yunus yıldırım'a kazım'a sarı kart göster diye sesleniyor mikrofonundan. artık yalvararım kart göster ve görmüyor musun gibi hareketlere kart çıkmasın. yok böyle bir kural. standartları uygulayalım.

    arma forma giyilmiyor, puan kaybetme olasılığı yüksek bir deplasmanda giyilip heba edilecek diye korku içerisindeydim, semih kurtardı formanın geleceğini. teşekkürler.

    (fenerbahçe her galip geldiğinde, aziz yıldırım'ın 3 yıl üst üste vaadi gündeme geliyor. vay be iyi bağlamış hakemleri deniyor. buna da bir son verilsin, hakikaten kabak tadı verdi.)
  • son zamanlarda fenerbahçe oyuncularının gördüğü kartların tamamı itirazdan, hakemle atışmadan, kararlara gösterilen tepkilerden.
    ilk anda, yüzeysel olarak bakıldığı zaman, bunun sebebinin fenerbahçe'nin emre gibi, lugano gibi hırçın oyunculardan kurulu olması gösteriliyor. buna diyecek bir şey yok. ne emre, ne de lugano aziz değil.

    ama bugün bu maç gösterdi ki, işbu hırçınlıkta hakemin ve futbol oynamaya değil oynatmaya çıkan yağız anadolu delikanlılarının payı çok büyük.
    fenerbahçe gibi, galatasaray gibi takımlar sahaya öncelikle futbol oynamaya çıkar. golü düşünürler ve rakibin kim olduğu ile pek ilgilenmezler. ama anadolu takımı için böyle değildir. seviye farkı yüzünden onlar büyük takımlara çıkarken futbol oynatmamaya çıkar.

    eyvallah, buna denecek bir şey yok. adamda ne arda var, ne alex. mecbur yenilmemek için böyle oynayacak.

    ama arkadaş biraz insaf be! nedir o vedersonların, gökhan gönüllerin yediği tekmeler o sahada. gizli diz darbeleri, gizli dirsekler gırla gidiyor. bırakın, biraz oyun oynasınlar. eğer elinden geliyorsa durdur. ama bunu bu şekilde yapmak hangi futbolcu etiğine sığar yahu?!
    birisi şakayla karışık bir başlık açmıştı messi ile ilgili. bu adamı sakatlayacak adama hapis cezası verilmesi lazım diye.

    geçen hafta kasımpaşa-galatasaray maçında aynı olaydan keita muzdarip oldu. herkes, tıpkı fenerbahçeli oyuncularda söz konusu olduğu gibi "keita yumruk salladı!" diye elinde meşaleler kelle istedi.
    kimse de durup düşünmüyor ki, keita gibi sakin bir adam o hale nasıl geldi? adam kaç tekme yedi de yumruk atacak kadar sinirlendi?

    emre hırçın oyuncu mesela. her sahaya çıkan takım bunu biliyor ve emre'nin üzerine oynuyor. 4. yediği tekmeden sonra dünyanın en sakin adamı bile çıldırır eğer cezalandırmazsan. ama emre'nin adı çıktığından savunulamıyor işte. peki ya keita'nın elano'nun günahı ne?

    hakemler ayrı rol oynuyor bu olayda.

    türkiye'de aptal bir inanış vardır. bir faulün sarı kartla cezalandırılması için mutlaka "sert" denilen müdahaleden olması lazım gelir. ayağı kırılmadan sarı kartı fazla kabul ederiz.
    bu anlayış yüzünden bugün bu oyuncular bu halde.
    5 tane faul yapıyor adam aynı oyuncuya, bezdirircesine. kart çıkarmıyorsun, şöyle afili bir taban girmedi diye.
    ulan sen top oynamaya çıkan adamı mı koruyacaksın, oynatmamaya çıkan adamı mı?
    bugün antalyaspor'un sağ beki vederson'u defalarca düşürdü. hiçbiri tek tek bakıldığında sarı kart değil belki ama be arkadaş, bu işin bir de toplamı var ya.
    illa adamın ayağının kırılması mı lazım senin oyuncuyu cezalandırman için.

    bırakın oynasın şu ligde ardalar, keitalar, elanolar, alexler, dos santoslar.
    birkaç hafta önce brezilya-arjantin dünya kupası elemeleri maçı vardı. faul oldu. topun başında iki isim. dos santos ve elano.
    sen bu adamı biçmeye sahaya çıkıyorsun ya, yazık günah! hakem de sizden beter. "anadolu" takımlarını "ezmedi" desinler diye canını çıkarıyor her biri maaşallah.

    messi filan gelecekse bile gelmesin bu lige. o adamın bir diz darbesiyle hayatının kararmasına ne yüreğim el verir, ne beynim izin verir.

    --- spoiler ---
    fenerbahçe'nin kazanmasını canı gönülden dilediğim, ama bu gidişle ilk puan kayıplarını yaşayacağı, aynı zamanda kazım kazım'ın cezalı duruma düşmesi de gelecek hafta özer'i görme umutlarımızı yeşertmiş maçtır. en azından yedek olarak.
    --- spoiler ---
  • (bkz: adım polat 30 yaşındayım samsunluyum)
  • özetle;
    "fenerbahçe balla kazandı abi valla çok güldüm, götünüzle mi seyrettiniz lan beş altı olurmuş o iki gol bile fazla size, antalya son dakika olmuş hala saldırıyor çirkefleşmiyor 1-1 in üstüne yatmıyor galibiyet için bastırıyor çok komik lan tarihe geçer bunlar" tarzı yorumlara gark olmuş karşılaşma.
    ben maçı seyretmedim ama bu ve benzeri yorumların gerizekalılıktan, melislikten (ağlama denilen) veya futbolu bilmememekten kaynaklanmadığı salt fanatiklikle yoğrulmuş yorumlar olduğunu anlamak için maça falan ihtiyaç yok. bu fanatik bakış açısı daha çok çektirir bize rakip kazanınca şans, bal, ayarlanmış satılmış maç, düğmeye basılmış, sen kazanınca en büyük sen şampiyon sen.
    bıktırdınız ulan futboldan da bıktırdınız. gençliğinde maç kaçımayan ben özetlere bakıyorum artık sadece gün gelecek bırak bu başlıklara yorum yapmak girip bakmayacam bile ondan sonra sen ballı o satılmış, bu son dakkada sen hakemi ayarlarla o kaleciyi satın alsın koy götüne rahvan gitsin...
  • satış maçın kolay olması gerekmiyor mu ? ben mi yanlışım ? ben mi çok iyi top oynayıp 1-0 öne geçip birden tekleyip 3 4 gol yiyen takımlar görüyorum budur satış maç. maçı satsan 90 dk köpek gibi koşmazsın gol vuruşları yapmazsın dk 80 de hala karşı kaleye gitmeye çalışmazsın babalar gibi golünü yer yatarsın. dk 90+ bilmem kaça kadar beklemez aziz başkan emin olun parasını verse dakika 45 de ister parasının karşılığını hiç acımanız hiç saygınız yoksa sahada koşan 11den de utanmıyorsanız mehmet özdilekten utanın ayıp yahu ayıp
  • fenerbahçe'nin golünde alex pası attığı anda semih ve guiza orta saha çizgisini geçmediğinden ofsayt yoktur.*
  • semih'in attigi golden sonra guiza'nin verdigi top ofsayt olsaydi fenerbahce taraftari olarak kendisinin takimdan kovulmasi ve ulkesine donerken bir grup fenerbahce taraftari tarafindan dovulmesi gibi beklentilerimiz olabilirdi fakat lanet olsunki pozisyon ofsayt olmadi. bir dahaki sefere.
  • semih şentürkün attığı gol sayesinde 1 ekim 2009 fc sheriff fenerbahçe maçı nda güizanın ilk 11de oynamayı garantilediği maçtır..
hesabın var mı? giriş yap