• "gonuller $ampiyonu $ikagospor" tarzi, turk kulturunu amerikaya adapte etme olayiydi.. cizgiroman teknigi yuksek soner gunday'in bu alanda hunerini ortaya koydugu projeydi.

    fbi ba$kaninin ak$am i$ ciki$inda fbi binasinin kepenklerini bizzat kapatarak "kendi dukkanina ilk giren de, son cikan da sen olacaksin" dedigi karesi unutulmazlar arasindadir.

    (bkz: mr fucirtens)
  • sayesinde iddiada tereyağlı 1.5 iskender kazandığım muhteşem eser, şöyleki,

    üniversitede yurttaki oda arkadaşımla ilk lemanyak aldığımızda kendileri bir miktar saçmaladı,
    yok efenim neymiş cizgiler amerikan kökenli yabancı bir cizgi romandan ithalmişte soner günday abimizde bunların
    konuşma balonlarını ve yazılarını silerik kafadan senaryo yazıyormuş...
    öyle mi böyle derken girdik iddiaya ..
    2 ay sonra lemanyakta o meşhur düğün sahnesinde yüzbaşı albert ve albay henry omuz omuza
    kafada kravat belde ceket bağlı şekilde halay çekerken cizilmiş görününce arkadaş yelkenleri indiridi.
    aynen böyle oldu.
  • henri yeni eve taşınmıştır. kapı çalar. gelen ellerinde tepsi tutan bir kadındır.

    - rahatsız ettim. ben yan komşunuzum. yeni yerleşiyorsunuz, evde yemeğiniz yoktur diye zenci böreği getirdiydim size.
  • albırt, efbiay helikopteriyle ıssız çölde kaybolan kadim dostu albay henriyi aranmaktadır. henrinin yakınından geçerler ama göremezler. henri helikoptere taş atarak onların dikkatini çeker. helikopter henriye yaklaşır. kısa bir "allahıma şükür, sonunda bulduk" faslında sonra albırt:
    - "abi biraz ileri yürüsene...burası bayır, park edemem, makinanın altı vurur."
    demiştir.

    yine bir macerada albay henri konettikıt motor meslek lisesinde milli güvenlik derslerine girmiş ve hatta ordan bir hocaya aşık olup, açılmıştır.

    soner günday böyle güzel bir insandır işte. külliyatı bir eserinde toplasada yarıla yarıla gülsek..
  • albirtin ailecek disari cikarken henriyi arayip,

    - abi clara yengeyi de al. arabayi cikarma, tek araba gidelim.

    dedigi kare de unutulmazlar arasinda yer almaktadir.
  • başkanin helikopterle , fbi in tepesinde gezerken heringtın i aramasi vardir , dillere destan dir.

    b: ulan bizim meseleyi hallettin mi
    h: valla başkanim haril haril çalişiyoruz işte biliyosunuz efbiay zor iş
    b: ne çalişmasi ulan , 2 saattir götünde pireler uçuşuyo görmüyom mu saniyosun?
    h: nasi yani başkanim?
    b: ulan helikopterle 2 saattir tependeyim görüyom ne yaptiğini , doru konu atarim bombayi kafana..

    işte bu "atarim bombayi kafana" lafi beni bitirmiştir.. şarki bile yapilir yani.

    bi de bu albırt ın dudak okuma teknikleri vardi , bahşiş alamadiği için kendi kendine söylenen benzinciyi dövmüştü bu sayede , eğlene eğlene okuduyduk.

    bi keresinde de bi düğün sahnesi vardi. albay henri , albırt , mohawk bi tip (ama takim elbiseli evet haha) , bi de zenci bi adam halay çekiyodu , arkadaki şarkinin sözleri şöleydi:

    "gürül gürül gürül gürler , niyagara şelalesi
    çok değişti nazli yarin sosyal hayat çehresi
    tinaneey.. tinanet canim zinaneeey"

    işte böle kopmalara sebep vericek bi seri bu.. özletti kendini.. tirt star da iyiydi ama , ayni tadi yakalayamadi..
  • sonet günday ın yarattığı kahraman...
    ilanlar vardı baktığı bir gazetede.... "sahibinden acele satılık 1.5 iskender not: soğursa birşeye benzemez" gibisinden bir ilan koparmıştır
  • komutani olan henri'nin bakkal brus li ile olan diyalogu da bu serinin unutulmazlarindandir.

    h- brus li naber guzelim nasilsin?
    b- iyidir abi hamdolsun.
    h- bana bi niyork tayms, bi ekmek, yarim kilo da ancuez.
    b- abi nefis ka$ar geldi. nevada ka$ari. yarim kilo da ka$ar yapiyim mi?
    h- yap guzelim.
  • faili belli olmayan bi cinayeti maydanozlu lahmacun yiyen katilin dişindeki maydanozu görerek aydınlatan yüzbaşı, hatta sırf güldürüp dişlerini görebilmek için deminden beri fıkra anlatıyorum ulan diye çıkışmışlığıda vardır, bir tanedir o...
  • çocuğunun kaçırıldığı kendisininse havaya uçurularak ortadan kaldırılmak istendiği macerasında general herringtın ve albay henri esasen albırt ı üzerinde çalıştığı bi davadan almak, sindirmek istiyolardır. velhasıl işte albırt patlamadan sağ kurtulur. ceysın dayıdan da olayın iç yüzünü öğrenir ve efbiayı basmaya gider. yannız şehirlerarası otobüse binmiştir bu mukaddes seyahat için. öyle olmuş böyle olmuşken otobüste ufak bi vukuat yaşanır. albırt muavinden su ister, muavin pek iplemez. albırt üsteler müsteler sonunda dayanamaz kavga çıkar. fekat idmansız ve güçsüz kalmış olan albırt muavinden bi temiz sopa yer. hatta bu sebeple çiftlik evine geri dönüp antremana başlayıp form tutmaya karar verir albırt.

    esasen bu soner günday ın çoklukla bahsini ettiği bi ruh halidir. tam aklına bişeyi koymuş hamle edecekken vazgeçen / vazgeçirilen karakterleri sıklıkla görürüz öykülerinde kii benim vurulduğum bir noktadır bu. pek lezizdir yüzbaşı albırtın maceraları böyle şık ayrıntılar barındırdıkları için...
hesabın var mı? giriş yap