yukarı

• cümlenin öğeleri konusu işlenirken, zarf tümleci ya da dolaylı tümleç olabilmesi bir anlık değişime bağlı olması hasebiyle kafa karıştıran ve müteakiben de sınavlarda insanları ters köşeye yatıran kelime.
  
  "yukarı" çıktık.. cümlesinde zarf tümlecidir. ` :yön belirtir`
  "yukarı"ya çıktık.. cümlesinde ise dolaylı tümleçtir. ` :yer belirtir`
• orhun yazıtlarında "yokgaru" şeklinde geçen sıfat. anadolu türkçesinde "yukardan" yerine "yokardan" denir. "o" sesi kaybolmamış.
  
  yok +garu. yok: yüksek (yokuş kelimesi de yok'tan türemiştir) garu: karşı.(garu orta türkçede yön gösterme hal ekidir)
  
  benzer şekilde yagıgaru=yagı + garu . yagı: düşman.
  
  yagıgaru: düşmana karşı
  
  ilaveten: içeri sözcüğünün atası da iç-gerü'dür. zamanla g düşmüş, içerü olmuş, sonra da içeriye dönüşmüştür. osmanlı türkçesinde içerü sözcüğünün kullanımı da dikkate değerdir.
• (bkz: up)
• zarrab'ın rüşvet dökümlerinden 2100000 canlı yollandığı gözlemlenebilen zat. merak ediyorum zorro'nun de la vega hâlini.
• osmanlıca yazımdan latin temelli alfabeye yanlış geçirilmiş bir söz daha. doğrusu yokarı olacaktı.
• halk dilinde kabaca yokar, yokarı denebilen yön. yoharı da onlardan olabilir.
  
  yokuş yukarının hem yokuşu hem yukarısı kökende türkçe yok sözcüğünden geliyor. bu olasılıkla türk imgeleminde yukarıdaki hava yokluğundan veya tanrı yokluğundan geliyordur. gerçi gök tengrileri var ama, her zaman ortalıkta görünmüyor diye mi düşündüler? çok büyük spekülasyon ama psikiyatri şefi ali nahit babaoğlu zamanında sözlü olarak yoganın da türkçe yoktan geldiğini söylerdi. yoga sanskritçe olduğundan hak vermek zor, dedikodu ve spekülasyon olarak kalır. bir de fethiye'nin eski kokulu kendini veya nesnesini yukarı vurmak, yukarıya sürmek anlamındaki yukarılamak (yerel söylenişi yokarlamak) sözcüğü vardır. o söyleyiş türü yukarının yoktan gelmesini daha iyi hissettiriyor. (bkz: yokuş yukarı/@ibisile)
  
  (ilk giri tarihi: 14.10.2016)
  
  (bkz: okarı), okarıyın
  (bkz: yukarısı), yukarıda, üst
  (bkz: ak yüz yukarı)
  (bkz: tepesi yukarı olmak)
  (bkz: iğne iplik makara)
  (bkz: örge)
• klavyelerimizde yer alan bir tuş. [tuş ney la: (bkz: tuş)]
• bakılabilen, gösterilebilen, gidilebilen bir yön.
• uc boyutlu kordinat sisteminde bulundugunuz noktadan daha yuksekteki y kordinatlarinin tamamina halk arasinda verilen sifat.. orn: "hamit ben yukari cikiyorum istedigin bir$ey war mi?"
• kentsel isimlendirmelerde ayni isimli iki yeri bişrbirindwen ayırmak icin kullanilan soz... daha tepede olan veya yoldan uzan olan icin yukarı kullanılır...