• - mahalle bakkalımıza hortlaklı şaka
    - sıtarbaksta yaşadığımız sipariş rezaleti
    - 38 kilo borakssız slaym yapıyoruz
    - sevgilim beni halamla aldattı
    - annem uyurken yanına çıplak yattım devamı videoda
    - 17 yaşındayken 38 yaşında kokain bağımlısı gibi görünmenin 6 püf noktası - makyaj tavsiyeleri
    - babama gayim dedim.
    - kankamla öpüştük.
    - 3 porsiyon iskenderin üstüne 7 tabak künefe gömme çelınç
    - 37 saat lol oynadım - videolu anlatım
    - yeni ayfon aldım

    türk içerikleri maalesef bu minvalde.
  • iş yapan çiğköfteciye özenip 100 metre ötesine kendisi de açan yurdum insanın yeni modası. genelde oyun oynayarak izleyici çekmeye çalışıyorlar, ama bir kaçı dışında geneli çok sayıda izleyici toplasalar bile rezalet. oyunu oynamayı beceremeden küfrederek, bağırarak liselileri başına toplayanlar işte bu ekip.

    last of us gibi sanat eserini film aralarında "bunlar ne gonuşuyor la" diyerek geçmeye çalışan dangalak gördüm. türkçe altyazı da vardı üstelik.
  • 1- hiç bir youtuber 1 ayda izlenme rekorları kırmıyor.
    2- hiç bir youtuber başkalarını taklit ederek bir yerlere gelemez. içerik üretemiyorsanız yapmayınız boşa vakit kaybedersiniz demicem pekala çok şey kazanırsınız ama istediğiniz başarı gerçekleşmez.
    3- bunu para için yapmayı düşünüyorsanız yine başarısız olacaksınızdır. yaptığınız çekimlerden ilkönce kendiniz zevk almalısınız. eğer sizi doyurmuyorsa izleyici kitlesinin oluşmasını beklemeniz biraz hayal olur.
    4- kendinize timeline çıkartmanız gerek. bunu açacak olursam içeriğiniz sizi ne kadar götürecek? sonu olmayan sürekli güncel tutabileceğiniz içerik üretiyorsanız ki hedef bu olmalıdır işte o zaman hedeflerinizi biraz optimist ama gerçekci koymanız gerek. örnek: 3 ay içerisinde 1k izleme 1 yıl içerisinde 30k abone gibi.
    5- hiç bir şeye aceleniz olmadığını hatırlatmak isterim. sabırlı olun. evet belki 3-6 ay kendi kendinize konuşuyormuş gibi gelebilir ama kim bilir 1 senenin sonunda 100.000 takipçisi olan bir youtuber olabilirsiniz.
    6- pahalı ekipmanlarınız olmak zorunda değil kendi imkanlarınızla çekimlerinizi yapabilirsiniz ve zamanla gerek hardware gerek software donanımlarınızı yükseltebilirsiniz. heves ile başlayıp binlerce lira masraf yapıp 2 ay sonra vazgeçen milyonlarca insan var unutmayın.
    7- kesinlikle kolay olmadığını bilmeniz gerek. kolay olsaydı herkes yapardı diye kendinizi motive etmeyi unutmayın.
    8- arkadaşları dalga geçecek diye çok güzel fikirleri olan insanlar youtuber olmaktan çekiniyor. böyle salaklardan olmayın bırakın geçsinler 1-2 sene sonra sizinle dalga geçenler "abi nasıl başardın yaa" diye salya akıtacaklardır.
    9- içerik bulmak zordur veya ne yapıcağını tasarlamak kolay iş değildir kabul ediyorum ama bu demek değildir ki önümüzde ki 5 sene içerisinde yeni youtuberlar olmayacak. bu artık app kalmadı hepsi yapıldı demek kadar salakça.
    10- diğer youtuberları izleyerek aynılarını yapmayın mutlaka izleyin fikir edinin ama her zaman gelişin, geliştirin kendinizi. izlediğiniz kişi yapıyorsa sizde yapabilirsiniz hemde daha iyilerini bunu unutmayın.

    böyle bir bilgi verme ihtiyacı duydum malum sözlüğün yaş ortalaması çok düştü ve gençlerin anlayamadığı bazı noktalara değinmek belki de bazılarının işine yarar düşüncesiyle.
  • youtuber'lara neden bu kadar çemkirildiğini hiç anlamıyorum.

    eskiden evlerde tv izlenirken medya patronları kimi dayatıyorsa onları izliyorduk çünkü başka seçeneğimiz yoktu. şimdi herkes kimi takip etmek istiyorsa, kendine kimi uygun görüyorsa onu takip edebiliyor. eğlence sektörü artık 15-20 kişinin tekelinde değil. youtube tam anlamıyla bir deryadır. içine girdiğinizde akla gelen hemen hemen her konuda içeriklerini takip edebileceğiniz milyonlarca seçenek sunar. yabancı dil de biliyorsanız o derya sizin için 100'e katlanır. kendi kişisel takip listenizi oluşturup istediğiniz içeriği istediğiniz saatte istediğiniz sıraya göre izleyebilirsiniz.

    böyle bir imkana neden cemkirilir anlamıyorum. medya patronlarıyla atışanların boykot yediği, sadece medyanın seçtiği 5-10 kişinin çevrilip çevrilip gösterildiği günleri çok özlediniz galiba.
  • artık ipini koparan ergenin olmaya çalıştığı lüzumsuzluk. geçenlerde parkta kulağımda kulaklık yürüyüş yapıyorum. önümde giden ortaokul çağında bir çocuktan yere 20 tl düştü. "paranı düşürdün genç!" demem üzerine arkasını dönüp gayet yapmacık bir sırıtışla "sağ ol abi" dedi. tabi ben çaktım naneyi. çalılıkların arasından iki çocuk ellerinde telefon bizi çekmiş. "yerim len sizin sosyal deneyinizi" dedim, videoyu telefondan sildim, yoluma devam ettim. ergenlerin sosyal deney malzemesi olmamışlığımız kalmıştı o da oldu. biz ne güzel atari oynardık lan. bu nesil bir başka, bir de bunların çocukları olacak... üüüüü...
  • son 5 yildir video formatinda bilgi veren insanlarin turemeye basladigi ve ozellikle de koronavirus sayesinde neredeyse bir ihtiyaci kapatir hale gelen youtuberlik ve youtuberlarin kalitesi hakkinda konusmak gerekiyor biraz. buradan hemen bilime baglayacagiz bunu cunku youtube ve youtuberlar ile bilim ve bilim yapanlar arasinda bir iliski kuracagiz.

    cesit cesit youtuber var su an piyasada, kimisi cok kaliteli icerik uretiyor, kimisi samata videolari yapiyor, kimisinin tarzi daha cok ufuk acmak uzerine, kimisi gezdigi yerleri gosteriyor filan. ben burada ozellikle, bu ufuk acalar tayfasi uzerinde bir seyler soyleyeecgim. siz de aslinda bu gorunuste cok guzel gorunen, tadi da fena olmayan, ama icinde yine hala bir seyler eksikmis hissi olan hissiyattan bahsdecegiz. bunu da soyle ornekleyelim. hani ilk ciktigi zamanlar bu mcdoland's burger king gibi hamburgerciler, ne bileyim, starbucks coffee, pizza hut vs gibi isletmeler basta yuksek kalite hissi verip sonra git gide tekrar dusup tatsizlasiyolar ya, bu durumdan bahsediyoruz aslinda.

    bunlarin bana gore en basinda geleni serdar kuzuloglu. serdar kuzuloglunu uzun zamandir takip ediyorum. kendisi son zamanlarda yeni bir podcast serisi de yapmaya basladi. bir saat bir bucuk saatlik filan konusmalar yapiyor. ilginc seyler soyluyor mu? evet ilk bakista soyluyor. bir dakika ya, gercekten soyluyor mu? ya da soyle sormak lazim soruyu. laf onun agzindan cikiyor diye, onun sozleri mi olmus oluyor bu soyledikleri? laf boyle bir sey mi? laf en son hangi agizdan cikarsa onun dnasini mi tasiyor? serdar kuzuloglu gibi insanlar, tembellere ya da hadi biraz daha az carpici olsun "vakti olmayanlara" dunyada neler olmus (gecmisten bu yana) onu anlatiyor. bir hikaye anlaticisi. bakin burada facebook gruplarinda post acanlara bir mahlas verilir oldu. bunlar bosuna degil. kim dikkat cekti simdiye kadar gormedim. ama storyteller denen bir sey var. iste uzun bir yazi postu atinca oyle oluyorsunuz. visiual bilmem ne var. fotograf atinca oyle oluyorsunuz. bunlari cok yapinca, bir tur public figure oluyorsunuz. marka tanitimi yapinca, influencer oluyorsunuz. e peki ben, sen, o biz ne oluyoruz? kutle! baya baya mass yani. biz bir kutlenin parcasiyiz. cuzdanindan parasi cekilecek guruh. ya da iste bir sekilde uzerinden para kazanilacak guruh. simdi biri cikip diyebilir ki, serdar kuzuloglu para mi kazaniyor bu isten? para kazandirmiyorsa hicbir is yapilmaz bu zaten master kural. ikincisi de, direkt olarak yaptigi videodan para kazanmasi gerekmiyor. reklam meklam bunlar isin gorunur kisimlari. olusan trafik ve onun daha meshur olmasi ise ikinci turev. peki bu adamlarin asil pesinde olduklari sey ne? birer public figure olmalari.

    yeni cagin elitleri, eski zamanlardaki gibi ruhbanlar, savasci elitler, bunlara daha sonra katilan tuccar ya da mutesebbis elitler yani zengin elitler olarak ayrilmiyor ya da ayrilmayacak. e peki nasil olacak. bu soyle olmus eski dunya'da da: onceleri iste bu ruhbanlar varmis, avrupa da kilise cok onde, vergileri bunlar topluyor filan. topraklar bunlarin. sermaye bunlarin elinde yani anlayacaginiz. bir de savascilar var. savascilar da iste kaba kuvvet sahibi olduklari icin. onlar da elit. hatta bunlara, elites of robes and elites of sword deniyor, yani sirti cubbeli elitler ve eli kilicli elitler. bunlar iste baya bir sure ortama galebe calmis vaziyetteler. gunluk hayatin icinde tabii ki daima ne var? insanlarin yasamasi gerekiyor, bunun icin yeme icme var. yani uretim var, uretilen malin ticareti var. bu tuccar tayfa elit olmadan once, elitlerin ayrimi soyle yapiliyor hatta, "yasamak icin ticaret gibi rezil islerle mesgul olmak zorunda olmayanlar " diye bir turnusol kullaniliyor. yani adam zengin ama zenginliginin sebebi belli degil bir bakima. aileden gelen bir elitlik soz konusu. kilisi de bu elitligin daha dogrusu elit sayisinin artmasini istemiyor. bunlari biraz bastirmanin pesinde. bunlar da ellerinde topragin ve paranin miktarini korumak istiyorlar. o yuzcen celibacy denen bekar kalma yoluna gidiyor elit ailelerin gencleri. kimse evlenmiyor. boylece de iste miras ya da ne diyelim buna zenginlik bolumuyor. bunlar cok genel gecer olarak boyle. ayrintilari da var. kimisi kuzenleri evleniyor. kimisi iste evlilikle hanedanlik kuruyor, bunlarin en meshuru iste habsburglar filan. otekiler oyle yapiyor berikiler baska turlu derken, toplumda uc temel bacak oluyor. ikisi elit, biri cubbeli oteki kilicli bir de peasant denen tebaa, kul, kole toplulugu. kolelik derken, bir donem kelime anlamiyla kolelik var sonra bir donem kalkiyor. yukarida girisini yaptigim uzere de, daha sonra tuccarlar biraz para yapinca, onlar da elit mi olsun ki filan gibi bir tartisma cikiyor. iste elit idi degil idi bir 100 yil filan daha gecip bunlar da sonunda elit oluyor.

    guzel degil mi? yeni bilgiler filan var. daha da parlatmak mumkun, yaziyi daha albenili yapabilirim. daha ilginc seyler ekleyebilirim. mesela bunu calisip yazabilirim. bogarim yani ilgi ceken seyler ile. o zaman iste serdar kuzuloglu olamasam da, vektorun ucu onunla ayni yonu gosterir. serdar abimiz daha buyuk cunku. ama onunla ayni magnitude sahibi olmasak da, ayni seyi yapiyor olurdum. yani ne yapiyor olurdum? bir kitaptan okuduklarimi gelip buraya geri kusan biri olurdum. icine daha hic vitru zerrecigi girmedi. daha dogrusu vitru'nun zihin izi yok. vitru'nun nesi var, olsa olsa hikaye anlaticiligi. bu is gorur mu? e iste alicisi var. ama istenen kalite bu olmamasi lazim. yeni bir sey koymuyor bu cunku. o kitabi sen de okusan ayni seyi alacaksin. ee peki ne bu yani boye invariant seyleri sevmiyoruz biz. sevmemeliyiz. bizler birer zihiniz. bizim zihnimize giren, birazcik degisip cikmali. icine de yeni bir seyler girmeli. dusundurmeli. novel olmali. bunu yapmak kolay mi sorusu geliyor hemen akabinde. degil tabii ki iste o yuzden cok degerli olacak. kuru bilgiyi, bedevi tuccar gibi oradan alip burada satmak yok. icine katacaksin, yani seyler ureteceksin. e bunu yapsam ben zaten akademik makale yazarim, oyle reputation toplarim. bilemiyoruz yapabilir misin? ya da gercekten bilimsel ortamlar dusunuldugu gibi gercekten de daima novel seylerin yazilip cizildigi yerler mi? yoksa oralar da biraz youtubevari bir corruption icinde mi?

    simbi bu novelty olayini biraz anladik. bunu test edecek turnusolu hemen veriyorum. bir sy duydunuz mesela, bu bilgi kacinci katman bilgi?

    1. katman: direkt bir kitapta yazan, ya da google aramasi ile bulunabilecek olan
    2. katman: bir kitapta yazarin yorumu olarak bulunan
    3. katman: bir kitapta yazan ve o sirada guncel olarak tartisilmasi yani sira, birden cok kisinin kolektif olarak katkida bulundugu bir ne diyelim, konu diyelim evet
    4. katman: yorumlar ile sizi kendi yeninize goturecek vizyon acan bilgi. ne kadar az kisi soylemisse o kadar novel olacak.

    ornek verelim hemen

    1. katman: turkiye'de gelir vergisi orani bilmem kac tl'ye kadar yuzde bilmem kactir.
    2. katman: turkiye'deki gelir vergisi oranlari cok yuksek avrupa ulkelerine gore
    3. katman: turkiye'deki gelir vergisi oranlarinin dusurulmesi icin yapilmasi gerekenler, ayni zamanda ekonominin de iyilesmesi icin yapilmasi gerekenler ile benzerlik gosteriyor, bunun icin de sunlar sunlari yapmak faydali olur
    4. katman: vergisi yasamin mumkun oldugu bir idelojinin mumkun olup olamayacagina dair yapilan bir tur felsefesi tartisma bunun temelinde, eski toplumlarin vergileri nasil topladigi, bunu yaparken toplum uzerinde nasil tahakkum kurdugu vs vs genellikle isin icinde cok ciddi tartismalarin dondugu ve cok disiplinli konularin yer aldigi tarzda bilgiler. bu bir tur tren gibi bir vagon da siz eklersiniz.

    simdi kimse size gelip de oyle kolay kolay 4. katmani vermez. aslinda verir. ama kimler verir? bu biraz usta-cirak iliskisi, biraz ata-dede iliskisi. biraz taht devretme, biraz da mutual-interest denen, karsilik cikar ilisikisi seklinde olur. yani bunu yapan biri direkt olarak bir sey bekler karsisindakinden. fakat ben tuketiciyim. bu kaliteyi isteyecegim yakinda. cunku ilk 2-3 katmani veren var bir suru. senin farklilasman lazim. 4. katman bilgiyi her daim uretebilecek kadar yetkin ve genis vizyonlu ve dagarcigi yeterli insan var mi acaba bu camiada? belki oyleler ama simdi bunu vermiyorlar. yeri gelince verecekler. bilemiyoruz ama gorecegiz. onumuzdeki 2-3 sene icerisinde, bu kitap okuyup bunu da youtubedan konusan insan sayisi iyice artacak ve bu da siradan bir is haline donecek. bunlardan belki birkaci kendisini yorum yapabilen novel seyler ureten insanlar olarak bir ust kademeye atabilecekler kendilerini. fakat burada cogu icin uzulerek sunu soylemem gerekiyor ki, iste isin o kismi gercek olacak. yani -mis gibi yapmakla olmayacak, daha dogrusu yetmeyecek. bu konu icin cok rahat sekilde emin olabiliriz ki, kapali kapilar ardinda donen, akademik dergilerin editorleri ve hakemlerinin cevirdigi katakulliler burada islemeyecek cunku burada milyonlarca insanin huzuruna cikacak yapilan isler. vualaa post-modernizm at its best. ama bu sefer kotu olmayacak. yani tabii ki kylie jenner hanimkizimizin cok buyuk bir eksikligi kapatarak turlu zorluklar icerisinde kurdugu yeni makyaj markasi gibi isler olduysa ya da oluyorsa benzeri olmaya devam edecektir. bu cogunlugun dikkatinin toplandigi yerler olarak bu tur siradan alanlar daima var olacaktir. benim demek istedigim burada otantik icerik urettigini dusunen insanlara giden bir tas bu. daima yeninin istendigi bir yerden bahsediyoruz. bunun icin muthis bir zeka gerekiyor. bunu kimler yapacak, yabilecek gorecegiz hepimiz zaten.

    simdi bu entry'i ben 3 asamali olarak dusundum birincisini burada youtuber basligi altinda yazdim. ikincisini de vergi basliyi altinda yazacagim. ucuncusunu de bilim basligi altinda yazacagim. bunlari da su an yaziyorum. o yuzden firindan cikacak ekmek gibi biraz beklemek gerekecek. metne hic son dokunus filan yapmiyorum direkt yolluyorum.
  • 35 yaşındayım. teknolojinin ucundan yakalamaya fırsat bulmu ama aynı zamanda kasetçaları da görmüş son neslin bir ferdiyim.

    yazacaklarımı okurken de bu bakış açısının kaynağını göstermek açısından jenerasyonumu ortaya koymayı doğru buluyorum...

    90 ların sonu ben lisedeyim.
    internet cafelerin cirit attığı dönem.

    bir nesil hatırlar.
    irc'nin meşhur olduğu internet=chat olduğu zamanlar.
    #zurna ,#geyik kanallarının meşhur olduğu dönemler.

    abi bir kanal kurduk siz de gelin sağlam muhabbet var, abi be ben 2 saat her gün kanalda durabilirim bir op versene denilen zamanlar.

    sonra scriptler çıktı, millet deli gibi, abi yüzük script kullanıyorum, yok oğlum burda büzük script var o daha iyi dediğimiz zamanlar

    sonra icq dönemleri 75946610 numaralı icq sahibiydim. icq numarası ne kadar düşükse o kadar iyiydi.
    kendine has o mesaj sesi, çiçek benzeri logosu ile bir döneme damga vuran mesaj yazılımı.

    sonra msn messenger girdi devreye. messenger plus ile ne dinliyorum özelliği ile ortama hava attık.

    forumlar havalarda uçuştu.
    forumtr nin klas olduğu zamanlar.
    emeğe saygı, rep gibi terimler.
    birbirinin aynısı içeriklerin, "1500 görüntüleme var 5 teşekkür daha da paylaşım yapmam" denilerek pazarlandığı zamanlar.

    sözlüklerin cirit attığı dönem. önüne gelenin hazır bir sözlük scripti ile sözlük açtığı zamanlar.

    ve daha niceleri.

    bugün ise youtuber'lık revaçta. yarın başka bir şey...
    ama içerik hep aynı, sağdan soldan toplanmış, daha önce yapılmış, kısmen başarıya ulaşmış yöntemlerin ucuz tekrarları.

    o günün abi yei bir irc kanalı kurdum diyen gençliğinin çocukları kardeşleri, yeğenleri bugün youtube yorumlarında kanal daveti yapıyor.

    belki ilk defa içerik üretmenin reel bir maddi karşılığının alındığı zamanlar.

    özgün, farklı, inovatif, omurgalı bir duruşu yapan adam her zaman başarılı oldu olacak. kimi ise, paçavra gibi içeriklerle popüler olacak.

    on kişinin girdiği irc kanllarından milyonların takip ettiği youtube kanallarına evrilen ortamda içerik adına bir şey bulmak çok zor...

    kendi kardeşim youtube videoları çekiyor, oyun videoları vb. ama kim neden senin videonu izlesin dediğimde bir cevabı yok.
    özgün bir içerik yok
    farklılık yok.

    bir kere popüler olduğunuzda bok yayınlasanız izlenir. ama yolun başlarında işiniz zor.

    ama kaliteli ürün ortaya koyan öyle ya da böyle hakkını alacaktır...

    ve amacınız izlenmek olmasın. amacınız reel, işe yarayan, fark ortaya koyan içerik sunmak olsun...

    popülizm nankördür. popülist olmaya değil, efsane olmaya ya da klasik olmaya oynayın....
  • yıllık geliri 30 milyon doların üstünde olduğu tahmin edilen ve en ünlüsü pewdiepie olarak bilinen youtube'da kanal sahibi kimselere verilen ad.

    tabii türkiye'de bu işi layıkıyla yapan çok az kişi olduğu için kaliteli kanallara denk gelmek oldukça zordur.

    affiliate marketing ortaklık sistemi ile para kazanmak mümkün. araştırmalarıma göre en çok para kazandıran sektör, çocukların ilgisini çeken sürpriz yumurta açma videoları, oyuncak kutularının açılışları. bu tip videolar 3-4 ayın sonunda 20-25 milyon izleme rakamına ulaşıyor.

    izleme başı para veren socialblade gibi şirketler varken gerçek anlamda zenginliğe götüren bir sistem.

    youtuberlıkta iyi para var gibi görünse de, zaman ve sabır gerekiyor.

    dip not: bu işi yapacaksanız lütfen oyun captureları ile girmeyin.
  • turkiye'de de dunyada da, para ve hit ugruna sacmalayan insanlar.

    yemin ediyorum bu insanlarin cogu kafayi yemis. mesela demin youtube onerilerinden denk geldigim bir tanesi sevgilisine olum sakasi yapmis. sakada, bir adet turk kadini, bir adet baba, bir de ambulans var. evet bildigin devletin ambulansini bile bu ise alet etmisler. o kadar igreniyorum ki artik sosyal medyadan.. nereye goturduler o guzel insanlari, o vefakar insanlari da boyle kendini bilmez, bencil, paragoz insanlar geldi :(

    not: bahsettigim sakanin linkini koymuyorum buraya sirf daha fazla hit almasin diye; ama cok merak eden olursa yesillendirebilir.
hesabın var mı? giriş yap