• ne kaptan cartermış yahu. 9 bölümün 8'inde bunun tekme tokatla süper kötülerle mücadelesini ve işe yaramaz erkek kahramanların yancılığını zorla izlettiler. sevgili cinsiyetçi sjw'ler, bu marvel zamazingosunu yoktan var eden, o seviyede tutan genç erkek kitlesidir. aynen böyle devam edip kendilerini bitirsinler diyip geçicem ama, bunların el atmadığı bi yer kalmadı ki.
    - marvel ve dc'deki tüm yeni projeleriniz gişede batıyor.
    - yüzüklerin efendisi dizisi gezegen çapında rezil oldu,
    - büyük tantanayla piyasaya giren zaman çarkınızı basitçe görmezden geldi izleyici,
    - witcher'ı izlenir kılan tek şey olan henry reyizi kovdunuz,
    - matrix 4, hiç bir şey demiyorum…

    bitirdikleri şey aslında dünya eğlence sektörü oldu. bi kaç, diş geçiremedikleri, ismi büyük yönetmen olmasa izlenecek bir sey çıkmayacak 2020'lerden.
  • televizyon serileri özellikle karakterlerin güç dengeleri konusunda marvel sinema evreni'nde önemli sorunlar yaratıyor. fakat bu çizgi romanlarda da olan bir şey. çok fazla farklı yazar tarafından aynı evrende geçen çok fazla farklı eser üretildiğinde canon konusunda tutarsızlıkların başlaması çok normal.

    --- spoiler ---

    the falcon and winter soldier'daki winter soldier filmlerdekinin gölgesi gibiydi, loki'deki loki'nin ne buz devliği ne tanrılığı kaldı. bu seride de thanos'u yamulttular. "final boss when you fight him when you unlock him as a playable character" diye bir meme var internette yıllardır dolaşan, dizi serileri tam olarak bunu doğruluyor. filmlerde "final boss" olarak yeri göğü inleten kötüler iyilerin yanında savaşmaya başladıklarında eski hallerinden eser kalmıyor. bu elbette iyilerin tarafında geçtiklerinde daha kontrollü savaşıyorlar, daha az acımasızlar gibi gibi biraz zorlanarak açıklanabilir ama bu kadar olmasa da olurdu.

    yine de marvel için what if, dc için elseworlds benim en sevdiğim çizgi roman serileri arasında zirveye oynar. zaten marvel'ın 2000'lerin başında bu "guardians of the multiverse" konseptine odaklanan exiles diye sıkı takip ettiğim bir çizgi roman serisi de vardı. what if ve loki'deki multiverse koruyucuları konseptini sevenlere öneririm. dolayısıyla burada bazı hikayeleri zayıf bulsam da genel itibariyle izlerken çok keyif aldım.

    bazı karakterlere ayıp edildi ancak üç karakter var ki filmlerde göremediğimiz tam potansiyellerini burada gördük; hank pym, ultron ve doctor strange.

    ultron'un gerçek yaratıcısı olan, süper dengesiz ve süper zeki olan hank pym filmlerde aksi yaşlı adamlıkla sınırlı kaldı. burada ne kadar tehlikeli olabileceği gösterildi. zaten ultron'un dengesizliği de hank pym'in karakterini temel almasından kaynaklanıyordu çizgi romanda. filmlerde yaratıcısı tony stark olduğu için daha tony stark egosunda bir karakterdi.

    seride "age of ultron" isminin de hakkı verildi, çizgi romandaki namına layık bir ultron görebildik. filmdeki olay ismine rağmen age of ultron'dan çok birkaç gün süren ultron tatsızlığıydı. olması gereken buydu. ama özellikle o dönem işlerin başında ike perlmutter varken ve filmi joss whedon yönetirken böyle cesur bir film görmememiz normal. thanos seviyesinde bir tehlike olabilecek ultron bölüm sonu canavarlığıyla sınırlı kaldı.

    ve doctor strange. filmlerde gücünün boyutlarını gösterdiler aslında fakat özellikle kendi bölümü hem serinin en iyi bölümüydü hem de 30 dakikalık animasyon haliyle bile pek çok mcu filminden daha iyiydi. pek çok insan gibi ben de what if'in mvp'sinin doctor strange olduğu kanısındayım. aynı hikayeden iki saatlik mükemmel bir live action film de çıkabilirdi, çok daha detayına inilebilecek derinlikte bir hikayeydi.

    benzer şekilde marvel zombies de uyarlanırken bu kadar üstten geçilmemesi gereken, derinine daha fazla inilebilecek bir hikaye. çizgi romanlarda çok tuttuğu için marvel bunun tonlarca farklı serisini çıkarttı. burada tek bölümde keserlerse ayıp ederler. ikinci sezon olacaksa tekrar eğilmelerini istediğim konulardan biri kesinlikle bu olur. sony burada tom holland'ın benzerliğinin ve sesinin kullanılmasına izin vermemiş fakat büyük problem olmadı açıkçası.

    thor bölümü serinin eğlenceli olsa da zayıf bölümlerinden biriydi fakat burada takdir ettiğim nokta bir ara çok büyüttükleri captain marvel'a kalbimizin gerçek en güçlü avenger'ı thor'u ezdirmediler. bir de bu daha kendini keşfetmemiş, sırtını mjölnir'e yaslayan, loki olmadığı için zekasını kullanmayı öğrenememiş görece daha zayıf bir thor'du. ikisi de gerçek güçlerini kullanmasa da oldukça başa baş geçmesinden memnun oldum.

    finalde ise başlarda "bunlar mı tüm evrenleri kurtaracak en iyi versiyonlar" sorusu kafama takıldı uatu ekibi seçtiğinde. ancak amacın o olmadığını gördük, bu da akıllıca bir hareket. en iyi versiyonlar değil fakat orada olması gereken versiyonlar o karakterlerdi. captain carter'a o evrendeki black widow'un güvenini kazanmak için, bro thor'a ultron'un dikkatini çekmesi için, killmonger'a ultron'u ve zola'yı onunla birlikte cep evrenine hapsetmek için, star-lord t'challa'ya taş çalması için, gamora'ya ve aslında işe yaramayacak yok edicisine killmonger'la taşları cep evrenine edecek yolu açması için ihtiyaç vardı. kendi evrenini yok eden doctor strange'in de amacı o cep evreninin koruyucusu olarak kalmaktı.

    belki bir şikayetim star-lord t'challa konusunun fazla abartılması olabilir. chadwick boseman'a saygı duruşu olmasından dolayı bir nebze anlayabiliyorum ama her şeyi süper kusursuz yapması, tüm evrenin kahramanı olması, yağmacıları efendi adamlara dönüştürmesi, koskoca thanos'u bile konuşarak ekibinde yancı olmaya ikna etmesi çok "mary sue" hareketler. tamam what if de o kadar da what if değil. gerçi yine sonunda quill star lord olmazsa ego'nun başarıya ulaşacağını yapıştırıp tatlıya bağladılar konuyu. quill'i yedirmeyiz.

    --- spoiler ---
  • türkiye'ye ikinci sezonun getirilmemesi saçmalığını biraz araştırdım. altyazıdır, dublajdır, gerekirse sansürdür gibi hazırlıkları anlıyorum ama bunlar bahane değil. netflix ve amazon prime video tüm bunlara rağmen kendi işlerini dünyayla aynı anda getirebiliyor. sunucularda sorun var gibi açıklamalar gördüm fakat bu da inandırıcı gelmedi.

    konu disney'in yaşadığı finansal krizlerden sonra (allah allah neden acaba) bölgesel disney plus yatırımlarının altını kısmasından kaynaklanıyor gibi gözüküyor. ama bazı yerlerde daha az bazı yerlerde daha çok kısmışlar. çünkü şöyle bir kimlerde çıkmış kimlerde çıkmamış diye bakıldığında kuzey amerika ve avrupa ülkelerinde ikinci sezon yayınlanırken orta doğu, afrika, asya bölgelerinde platforma eklenmemiş olduğu görülüyor. yani zengin ve refah sahibi batı ülkelerine marvel var, sokaklarında toz ve deve olan doğu ülkelerine yok. we don't ride camels desek de türkiye orta doğu bölgesinde kabul ediliyor.

    türkiye hesabından henüz bir duyuru yok fakat disney plus mena instagram hesabı ocak 2024 olarak duyurmuş. bize de muhtemelen aynı zamanda gelecek. neresinden tutsan aptalca bir strateji. disney tat kaçırmaya devam ediyor.
  • --- spoiler ---

    killmonger tam bir siyasal islamcı.
    --- spoiler ---
  • loki sonrası marvel studios'un dördüncü disney+ projesi olan what ıf'in geçtiğimiz günlerde resmi fragmanı yayınlandı. fragmana geçmeden önce what ıf konseptinin çizgi romandaki başlangıcına bakmamız lazım. marvel ana sürekliliği bilindiği üzere earth-616 olarak anılıyor. bu evrenin dışında ultimate evreni (earth-1610), old man logan evreni (earth-807128), house of m evreni (earth-58163) gibi sonsuz sayıda başka evren daha var. bu evrenler marvel multiverse'ünü oluşturuyor. what ıf hikayelerinin her biri ana süreklilik olan earth-616 dışındaki evrenlerde geçen hikayelerden oluşuyor.

    ilk what ıf çizgi romanı 1977 yılının şubat ayında eğer spider-man, fantastic four'a katılsaydı ne olurdu sorusuyla başlıyor. ikinci sayı eğer hulk, bruce banner'ın zihnine sahip olsaydı ne olurdu sorusunun yanıtını arıyor. konsept olarak what ıf, marvel karakterlerinin bildiğimiz süreçlerinin dışında başlarına bi'şeyler gelseydi ne olurdu sorusuyla yola çıkıyor.

    dizi ilk kez 2019 yılında san diego comic-con'da duyurulduğunda itiraf etmeliyim ki en az merak ettiğim proje olmuştu. bunun birinci sebebi marvel cinematic universe içerisinde what ıf konseptinin işlevselliğinin düşük olacağını düşünmemdi. diğeri ise animasyon olmasıydı. star wars evreninden örnek vermek gerekirse bir çok canon star wars animasyonu olmasına ve hepsini izlememe rağmen asla live-action projeler kadar heyecanlanamıyorum. bir noktadan sonra izlerken kendimi kopmuş hissediyorum. lakin bütün düşüncelerimi 180 derece değiştiren bir şey oldu; loki

    loki dizisi mcu'da bir çok şeyi sonsuza kadar değiştirdi. hikaye anlamında baktığımız zaman loki'nin captain america: civil war, avengers: ınfinity war, avengers: endgame kadar önemli olduğunu söylemek mümkün. mcu'nun yeni büyük villain'ı olan kang'i evrene katmasının yanında, multiverse konseptini derinlemesine bir şekilde evrene yerleştirdi. loki'nin bu hamlesi what ıf dizisinin de mcu içerisindeki yerini biranda üst sıralara taşıdı. what ıf'e karşı oluşan beklenti loki dizisi ile birlikte hiç olmadığı kadar arttı. eğer şöyle olsaydı ne olurdu gibi alternatif hikayeler sunacak olan yapım loki'nin müdahalesiyle mcu'nun yepyeni ve taze olan multiverse hikaye akışının ilk yapımı oldu. dizi yeni multiverse için canon hale geldi. benim gibi yapıma karşı ilgisi daha düşük olan insanların dikkatini olabilecek en güçlü şekilde çekti.

    marvel studios, evren kurma ve bu evreni yaşatma konusunda kendisini çoktan ispatlamış olmasına rağmen bazen olağanüstü fikirlerle şaşırtmaya devam edebiliyor. geriye yönelik filmlerin ve hikayelerin değerini de arttırabiliyor. başarılarının en büyük sebeplerinden biri bu olsa gerek. örnek vermek gerekirse avengers: endgame'de thor ve annesinin ilişkisi belki de en zayıf mcu filmlerinden olan thor: the dark world'ün değerini arttırıyor. captain america: the winter soldier ve captain america: civil war kendilerinden biraz daha zayıf olan captain america: the first avenger'ın değerini arttırıyor. eylül ayında vizyona girecek shang-chi and the legends of the ten rings'in mandarin üzerinden ıron man 3'ün değerini arttıracağına eminim. benzer şekilde loki bir proje olarak soru işareti bırakan what ıf'i biranda en çok beklenen yapım haline getirebiliyor. işte bu gerçekten başarılı bir yönetime işaret ediyor. geçmiş ya da gelecek bütün projeleri dinamik halde tutmak gerçekten önemli bir iş.

    artık fragman geçme zamanı geldi. fragmanın ilk sahnesi son derece akıllıca bir şekilde mcu'nun ilk sahnesi ile açılıyor. tony stark'ın geçirdiği kaza. ama bir farkla bu sefer olay olmadan killmonger tarafından kurtarılıyor tony ve ilk sorumuz sorulmuş oluyor; eğer tony stark, killmonger tarafından kurtarılsaydı ne olurdu ? ardından doctor strange, t'challa gibi karakterlerin başlarına farklı olayların geldiğine şahit oluyoruz. doctor strange karanlık bir yola sapıyor. yondu ise t'challa'yı kaçırıyor. kavanoz içerisinde scott lang'in kafasını görüyoruz. howard the duck ve shuri gibi tanıdık yüzler fragmana serpiştirilmiş halde.

    ilk avengers filmindeki toplanma sahnesinin tamamen farklı bir versiyonunu görmekte mümkün. bu sefer guardians of the multiverse adı verilecek olan bir ekip bizi karşılıyor. gördüğümüz kadarıyla bu ekipte t'challa star-lord, captain carter, party thor ve bir çeşit killmonger var. ki başka sürpriz karakterlerde olacaktır. bu ekip belki de gelişimini tamamlamış bir ultron ile ya da dünya'yı yönetmeye başlayan bir loki ile karşılaşacak. what ıf konsepti ile artık her şey mümkün görünüyor.

    ilk gelen bilgiler dizinin mcu filmlerinin takip edeceği yönündeydi. yani ilk ıron man filmindeki olaylar farklı olsa ne olurdu ? captain america: the first avenger'daki olaylar farklı olsa ne olurdu şeklinde. mesela ilk captain america filminin alternatif versiyonunda süper asker serumunu agent carter alıyor ve captain carter'a dönüşüyor. muhtemelen steve rogers ise fragmanda gözüken ıron man zırhına benzeyen bir zırh giyiyor. spider-man'in olduğu bölüm ise zombi bölümü. o bölümdeki spider-man'e zombie hunter spidey diyecekler. marvel evrenindeki sevdiğimiz bir çok karakteri zombi olarak göreceğiz. ki spider-man ve zombi mevzusuna spider-man: far from home'da göz kırpılmıştı.

    bölümlerden sanki birbirinden bağımsız gibi bahsettik ama fragman dikkatli izlenildiğinde bir çok karakterin yollarının kesiştiği görünüyor. nasıl ki phase 1 filmlerinde karakterleri bir araya toplayan ve onlara rehberlik eden nick fury varsa what ıf hikayesinde ise uatu olacak. uatu karakterlere karışmasa da en azından bize rehberlik edecek.

    uatu'nun kim olduğuna da bakmamız lazım elbette. uatu the watcher çizgi romanlarda ilk 1963 yılında fantastic four'un 13. sayısında gözüken the watcher ırkına mensup bir karakter. the watcher ırkı evrende olup biten her şeyi izleyip kaydeden ama karışmayan bir ırk. uatu ise ayda yaşayan dünya gezegenini ve çevresini takip eden bir watcher. her ne kadar karışmaması gerekse de uatu diğerlerinden biraz farklı bir karakter. özellikle reed richards ve fantastic four ile iletişime geçmekten pek çekinmiyor. dizide nasıl bir yapıda olacağını henüz bilmiyoruz. karışacak mı ? sadece izleyecek ve bize mi rehberlik edecek ? bunlar dizi çıktığında cevaplanacak olan sorular.

    what ıf dizisi ile ilgili olarak merak edilen bir diğer şeyde elbette what ıf dizisinde gördüğümüz karakterleri live-action olarak görüp göremeyeceğimiz. ben what ıf'ten live-action'da çok sayıda geçiş olacağını düşünmüyorum. yani yeni black panther, what ıf'ten gelmez. ama doctor strange in the multiverse of madness filminde captain carter cameo'su ya da ant-man and the wasp: quantumania filminde ufak bir gönderme ya da loki ikinci sezonda animasyondan bir olaya referans verme gibi şeylerin olacağını düşünüyorum.

    marvel studios'un ilk animasyon projesi olsa da son animasyon projesi olmayacak what ıf. stüdyonun içerisinde bir minik animasyon stüdyosu kurulması planlanıyor. önümüzdeki yıllarda what ıf dışında da animasyon projeleri göreceğiz. böylece marvel studios hem kendileri için hem de seyirciler için yeni bir alan açmış oldu. bu konuda ne kadar başarılı olacaklarını da what ıf yayınlanmaya başlayınca göreceğiz.
  • bir ruh hastası var. kim olduğunu televizyon dünyası ile ilgili başlıkları takip eden herkes biliyor. bu tür başlıkların neredeyse hepsinde var ve sadece dikkat çekmeye çalışan psikolojik bir vaka kendisi.

    henüz yayınlanmayan, izlemediği diziye bile not vermiş yukarıda.

    20 senedir sözlük okuyorum bu adam gibi değişik bir ruh hastası ben hiç görmedim diyebilirim. tamamen aklını kaçırmış. dayanabilirseniz girip profilinden entrylerini okuyun biraz ve ne çeşit bir deli olduğunu görün derim. büyük ihtimalle evinde dizi izlemek dışında hiç bir şey yapmayan bir sosyopat kendisi.

    tanım: bugün harika bir fragmanı yayınlanan yeni animasyon projesi. çizimleri, sanat yönetimi akıl almaz güzel ve akıcı görünüyor.
  • --- 1x4 spoiler ---

    4. bölümüyle çıtayı arşa çıkaran dizidir.
    mcu'daki doctor strange'in potansiyeli hakkında bilgilendirici bir bölüm izledik.

    doctor strange in the multiverse of madness filminin çıkışı için sabırsızlanıyorum. hafiften kafayı sıyırmış olan wanda maximoff'un da filmde yer alacak olması çok heyecanlandırıyor.

    --- spoiler ---
  • 8. bolum ile citayi baya yukari tasidilar.

    --- spoiler ---

    salam gibi ikiye bolunen thanos'a baya yarildim.
    galactusa guzel gonderme vardi.
    watcher abimiz bildigin saitama imis :)

    --- spoiler ---
  • 6. bölümünü izlediğim dizidir.

    --- spoiler ---

    wakandalıların tam bi yetmez ama evetçi gavat sürüsü olduğunu gördük. davar güder gibi güdüyor killmonger yoldaş.
    --- spoiler ---
  • peggy carter niye bu kadar önemli biri açıklayabilir mi? kim buna ölüp bitiyor takip ediyor? filmi çekilse kimse izlemez. kime yaranıyorlar illa kadın karakter hypelayınca. mcu bu işe iron man, cap, hulk, thor ile başlayıp yavaş yavaş hepsini sattılar. hayran kitlen güç gösterisi seven erkeklerden oluşuyor çoğunluğu da ergen. birkaçı hariç kadın karakterleri kimse takmıyor kimse kusura bakmasın. bütün baba karakterler ya kadına evrildi ya siyahi birine. zorla güzellik olmuyor.
hesabın var mı? giriş yap